Gözlerimi araladım. Nerede olduğumu bilmiyordum. Başımı biraz çevirdiğimde hemen yanımdaki sandalyede Atlas oturuyordu. Elimi başıma koyup yavaşça doğrulmaya çalıştığımda bakışlarını bana çevirdi ve beni tutup geri yatırdı.
"Kalkma, dinlen biraz."
Korkuyla etrafıma bakındım. Hastanedeyiz diye korkuyordum ama çok şükür ki okulun revirindeydik.
"Babama haber verdiler mi?" diye sordum halsiz bir şekilde.
"Bilmem. Vermişlerdir belki ama kimse gelmedi."
Ellerimi yüzüme koyup mırıldandım.
"N'olur haber vermemiş olsunlar."
"İyi misin sen?"
Sinirli bakışlarımı gözlerine çevirdim.
"Çok mu umrunda? Senin yüzünden bu haldeyim!"
"Ben-"
Tam konuşacağı sırada kapı açıldı. Seren gelmişti.
"Seren!" dedim korkuyla yattığım yerden doğrulurken.
"Sakin ol. Babanın henüz haberi yok."
Bakışları Atlas'a döndüğünde Atlas yavaşça ayağa kalktı. Başıyla Seren'e selam verip revirden çıktı.
"Öğrenecek ama!" dedim gözlerim dolarken. "Bittim ben!"
"Ben konuşacağım. Bir şey olmayacak."
"Şuana kadar hangi konuşman etkili oldu?"
"Bu sefer olacak. Hadi gidelim."
Yavaşça ayağa kalktım. Üzerimde hâlâ biraz halsizlik vardı ama daha iyiydim. Okuldan çıkıp arabaya bindiğimizde endişeliydim. Korkuyordum.
Uzun sürmesini istediğim o yol çok kısa sürmüştü. Çok geçmeden eve varmıştık. Çekingen bir şekilde arabadan indim ve eve girdim. Seren yoldayken babama haber vermişti. Birazdan o da burada olurdu.
Stresten dizimi sallayarak beklerken kapı çaldı. Hizmetlilerden biri olan Selma abla kapıyı açtı. Babamın sert bakışları anında beni buldu. Yanımda oturan Seren ayağa kalkıp babama doğru ilerledi.
"Hoşgeldiniz Devran bey."
"N'oldu?" dedi bakışlarını üzerimden ayırmadan. "Hasta mı oldun?"
Evet anlamında kafamı salladım. Bu sefer bakışları Seren'e döndü.
"Sabah bir şeyi yok muydu? Niye okulda ayılıp bayılıyor bu çocuk!"
Seren'e kızacağı sırada hemen araya girdim.
"Söylememesini ben istedim."
Seren'in yanından geçip önümdeki tekli koltuğa oturdu.
"Niye?"
"Kızarsın diye korktum."
"Okulda bayıldığında kızmayacak mıydım? Şimdi insanlar demez mi bu çocuğa nasıl bakıyorlar diye!"
Bakışlarımı kucağıma indirdim.
"Özür dilerim."
"Seninle sonra görüşeceğim. Odana çık ve biraz dinlen!"
Ayağa kalkarken bakışlarım Seren'e döndü. Gözlerini 'halledeceğim' der gibi kapatıp açtı. Hızlı adımlarla merdivenlere doğru ilerledim. Odama girip kapımı kapattım ve yatağıma yattım. Her korktuğumda olduğu gibi elim boynumdaki kolyeye gittiğinde endişeli bir şekilde yattığım yerden kalktım. Kolyem yoktu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
DerLas (Gay)
Romance|Tamamlandı| - Biliyor musunuz? Onun yerinde olmayı o kadar çok isterdim ki... Çok rahattı, çok umursamazdı. Bir şey yaparken sonunu düşünmezdi. Çünkü onu bekleyen kötü bir şey olmazdı. Etrafında bir sürü arkadaşı vardı. Herkes onu seviyordu. O onla...