43. Bölüm- Aşk Her Şeyi Affeder mi? (Part I)

1 0 0
                                    

Hey sen,
Müziği başlatmayı sakın unutma ☝🏻

Hey sen,Müziği başlatmayı sakın unutma ☝🏻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***
(Üst Bilgi: Peter)

Peter bir telefon görüşmesi yapmıştı.

Arayan Esin'di ve ona Misery Of Sound'dan ayrılmak üzere olduklarını, Derin ile son kez konuşmayı düşünecek olursa, bunu şimdi yapması gerektiğini söylemişti kendisine. Çünkü başka türlü bu çok zor olurdu; kendisi de biliyordu. Veda ya da herhangi bir şey... Bunların hiçbirini istemiyordu Peter. O sadece Derin'i istiyordu; sanki hiçbir şey olmamış gibi devam etmelerini istiyordu. Her şey ortada ve açık olduğuna göre neden bu kadar güçtü eskisi gibi olmak? Aradan tüm engeller kalkmasına rağmen, neden mesafeler kalkmıyordu?

Derin tanıdığı en aklı başında kızdı; onu hala suçlamadığına emindi Peter. Oraya gidip veda konuşması yapmak istemiyordu Peter; oraya neden gittiğine dair hiçbir fikri yoktu. Sadece bir beklenti, bir adım. Eli kolu bağlı oturmaktan başka her şey.

Misery Of Sound'a girerken aklından geçenler tam olarak böyleydi işte.

Derin ise tam bu sırada kalabalığa içki servisi yapıyordu; akşam saatinde çalıştığı günlerden biriydi ve etrafta müthiş bir karmaşa hakimdi. Buradaki karışıklık özlemeyeceği şeylerin başında yer alıyordu Derin'in. Ne kadar ayak uydurursa uydursun, bir acemiymiş gibi bir yerde çuvallıyordu mutlaka. Neyse ki bu gece sorunsuz geçiyor gibiydi; bir de şu yoğunluk olmasa. Yoğunluktan içeri giren Peter'ı bile görmemişti gözü. Ancak Peter onu içeri ayak bastığı ilk anda seçmişti; her zaman olduğu gibi gözüne çarpmıştı Derin. Beyaz gömleği ve siyah eteğiyle diğer garsonlara hayli benzese dahi, ondan hep farklı bir şeyler vardı. Peter'ın ilgisini çeken farklı bir şey.

Ve onu gördüğü ilk anda onunla konuşmasının asla mümkün olmayacağını anladı Peter. İşten ile koşturuyordu Derin; başını kaşıyacak vakti bile yoktu. Ancak selam verebilirdi belki. Ama konuşmak imkansızdı. Ancak şartlar değişirse, bu elbette mümkün olurdu. İlk zamanlar onunla konuşmak için uyguladığı taktikleri düşündü. Misery Of Sound hep kalabalık olur ve Derin'de hep böyle meşgul olurdu. Ancak Peter onun boş kalmasını sağlamaktan keyif alırdı. Yine böyle yapacaktı işte.

Masaların arasından dikkatle ilerleyerek Derin'e yaklaştı Peter. Derin'in sırtı ona dönüktü, elindeki içki tepkisini tutuyordu özenle. Peter derin bir nefes alarak birkaç adımla yanında belirdi onun.

"Hey," dedi çekici gülümsemesiyle. "Nasılsın?"

Ardından Derin'in elindeki tepsinin üstünden birkaç tane içki alıp servis etmeye başladı çok normal bir şey yapıyormuş gibi memnuniyetle. Derin onu gördüğü an önce gözlerini irilendi, ardından kaşlarını çattı anlam veremiyormuş gibi.

"Şey, iyiyim," dedi beceriksizce. Peter'ın elindeki içkileri gördüğünde daha çok karıştı yüz ifadesi. "Ne yapıyorsun Peter?"

Bir yandan içkileri dağıtmaya devam ederken cevap verdi Peter.

BENİM DÜNYACA ÜNLÜ SEVGİLİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin