Hey sen,
Müziği başlatmayı sakın unutma ☝🏻(Üst Bilgi: Esin)
***Kızlar üç ay ardından yeni yeni düzenlerini oturtmaya çalışırken, bir yandan da işlerine devam etmeye çabalıyorlardı. Yeni bir iş bulana kadar buraya katlanmak zorundaydılar ne de olsa. Hem çok özel anlarına hem de hatırlamaktan kaçındıkları anılara ev sahipliği yapan Misery Of Sound'a.
Aylin mahzende durmaktan hoşlanmamasına rağmen orayı düzenlemek kendisine düşmüştü; oranın düzenlemesini daha iyi bilen başkası yoktu çünkü. İşini hemen bitirip eve dönmek, hatta sadece üste çıkmak istiyordu. Derin ise gelen müşterilerle ilgileniyordu. Yoğun sayılmazdı. Bu saatte çok az kişi uğruyordu buraya. Günce ve Esin ise bar kısmında oyalanıyorlardı.
Dakikalar böyle sakince akıp giderken içeri Chris'in girmesiyle zaman yavaşladı sanki. Kapı direkt gözler önündeydi ve o içeri adım attığı anda kızların gözleri ona dönmüştü hemen. Kısa bir duraksamanın ardından Chris beceriksizce etrafa bakındı ve bir yere oturmaya karar verdi sonunda. Günce ve Derin'de Esin'e döndü tepkisini merak ederek. Esin tam anlamıyla donup kalmıştı ve bir saniye sonra yaptığı ilk şey elindeki bardağı tezgâhın üstüne bırakıp arka tarafa geçmek oldu. Kızlar takip ettiler onu hemen.
"Buraya geldiğine inanamıyorum," dedi Esin alnını ovalayarak. Telaşla bir duvardan diğerine volta atıyordu. Kızlar hemen onu yatıştırmak üzere harekete geçtiler.
"Sakin ol, biraz düşünelim tamam mı?" dedi Günce gözlerine bakarak. Tam olarak neyi düşünmeleri gerektiğinden ise emin değildi. Kendisi bile şaşıp kalmışken Esin'e nasıl destek olabileceğini sorguluyordu.
"Buraya bir şeyler içmek için gelmediğini biliyorsunuz herhalde," diyerek aklına gelen ilk şeyi söylemiş oldu Derin. Esin endişeli gözlerini ona kaldırdı bu sefer. Hepsi bu konuda hem fikir olduğu için üstüne uzun bir sessizlik oldu.
"Onunla konuşmayacağım," dedi Esin sessizliği bozarak. Kendinde değil gibiydi.
"Seninle konuşmadan gitmeyecektir, "dedi Günce hemen üstüne.
"Onunla konuşamam, anlıyor musunuz?" dedi Esin çaresizce. "Muğla'da yaptığımız şu veda şeysi..."
"Hey, seni çok iyi anlıyoruz," dedi Derin. "Sadece biraz düşünelim."
"Düşündüm," dedi Günce birkaç dakikanın sonunda. "Kesinlikle gitmeyecektir."
Hepsi birden gözlerini ona çevirdiğinde Günce 'ne yapabilirim' der gibi omuzlarını kaldırdı.
"Eğer onunla konuşursam duygularımı harekete geçirir bu ve her şeyi mahvedebilirim."
"Evet. Onu ilk görüşün olduğu için bu, düşüncelerini dengesizleştirir. ," diyerek onayladı onu Günce.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM DÜNYACA ÜNLÜ SEVGİLİM
Novela JuvenilPartiler, kovalamacalar, pembe dizilerden fırlamış tekinsiz adamlar, yüzümüze patlayan flaşlar ve bir de... DÜNYACA ÜNLÜ SEVGİLİM. Kendilerini entrikaların kasıp kavurduğu bu gösterişli dünyada bulan dört genç kızın çılgın hikayesi.