5.Bölüm - 1408 Numaralı Oda (Part II)

13 2 3
                                    

Hey sen,
Müziği başlatmayı sakın unutma 👆🏻

Hey sen,Müziği başlatmayı sakın unutma 👆🏻

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Üst Bilgi: Leo Martinez)
***

Kapıyı tıklatıp içeri girdiklerinde gördükleri ilk kişi dün gece Sonny Müzik Şirketi üyeleriyle gelen o uzun saçlı adamdı. Kim olduğunu bilmiyorlardı ama bu adam daha önce olduğu gibi yine Derin'e huzursuz hissettirmişti ve bu kez hislerinde yalnız da değildi. İki parçaya ayrılmış servis örtüsünün kenarından fark edilmeden dışarıya göz atarken, Aylin de onunla benzer hisleri paylaşıyordu.

O adam Mickey Rivera'ydı. Sonny Müzik Şirketinin sahibi ve Leo Martinez'in menajeriydi. Derin, onu özellikle tekinsiz duruşundan tanımıştı.

Adamın yan tarafındaysa Leo Martinez'in gitaristi Peter Vincent oturuyordu. Ellerini koltuğun iki yanına yaslamış, sıkılmış bir yüz ifadesiyle Mickey Rivera'yı dinliyordu. Derin, onu gördüğünde gözlerini kaçırdı. Ama bu kez bunu, üzerinde yarattığı etkiden ziyade tanınma ihtimaline karşılık kendini ondan gizlemek için yapmıştı.

Tam karşılarındaysa Leo Martinez oturuyordu. Kurulduğu koltuğunda bir ayağını öteki dizinin üzerine atmış, kollarını göğsünde birleştirmişti. Bu haliyle fotoğrafta gördüklerinden çok daha yakışıklıydı. Hafif kirli sakalı ve üzerindeki tişörtüyle fantezilerle süslenmiş hayallerinden fırlayıp önlerine gelmişti işte. Derin, gözlerini ona dikti ve bir süre uzun uzun inceledi onu. Bu anı olabildiğince zihnine kazımak, mümkünse de ömrünün sonuna dek hatırlamak istiyordu. Sevinçliydi. Büyük oranda da oracıkta çığlığı basmak istiyordu. Ama sakinliğini korudu ve Aylin aşağıda telefonuyla birkaç fotoğraf çekerken görünmemesi için onu kolladı. Aylin telefonu düşürmediği için şanslıydı. Leo Martinez'in yüzü yalnızca birkaç adım ötedeyken gözleri sadece onu görüyordu.

"Bak Leo, anlamıyorsun," dedi Mickey Rivera. Ciddi görünüyordu ve her ne hakkında konuşuyorlarsa bunun onun için önemli olduğu belliydi. "Bu düeti yapman demek büyük bir kazanç elde etmen demek. Neden böyle bir fırsatı elinin tersiyle itiyorsun?"

Leo kollarını çözdü ve elini önemi yokmuş gibi salladı.

"Ne yapmamı bekliyorsun Mickey. Düet yapmamı istediğin kişi Robin Garcia. Adamla tarzımız bile uyuşmuyor. Sırf ikimiz de İspanyol'uz diye kabul etmemi bekleyemezsin. Ortaya çıkacak uyumsuzluğu hayal edebiliyor musun?"

Ardından koltuğunda doğruldu ve daha fazla konuşmaya gerek yokmuş gibi kenarda duran bardaklardan içkisini yudumladı. İkisi de geri adım atmaya yanaşmıyordu. Mickey Rivera, her ne kadar ilişkilerinin başından beri onu desteklemiş ve gözetmiş olsa da iş ile ilgili bazı konularda fazlasıyla ısrarcı olabiliyordu. Leo, onu yalnızca bir çalışma arkadaşı olmaktan öte bir dost, bir yol gösterici hatta bazen hayatındaki baba figürü gibi görmüş olsa da çoğu zaman fikir ayrılıklarına düşüyorlardı. Mickey'i önemsese de Leo ona fikrini açıkça söylemekten de çekinmiyordu.

BENİM DÜNYACA ÜNLÜ SEVGİLİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin