Hey sen,
Müziği başlatmayı sakın unutma ☝🏻***
Sonraki birkaç gün yarı tatil, yarı koşturma havasında geçti. Tatil planıyla düğün planını birleştirmek çoğu açıdan keyifli sayılabilirdi tabi... Ancak Natalie ve tuhaf sevgilisiyle bu daha farklı bir etkinliğe dönmüştü. Natalie sürekli kararlar değiştiriyor, Dax Kanguru çiftliğinde yem ihracatıyla ilgili bir sorun çıktığı için yana yakıla telefon görüşmeleri yapıyor, kızlar ve çocuklar ise tüm bu karışıklığın arasında düzgün bir tatil yapmaya çalışıyorlardı. Neyse ki her şey büyük bir problem çıkmadan çözüme kavuşturuldu ve düğün günü geldi.
Kızlar sabah erkenden kalkıp hazırlandılar.
Ardından Natalie'nin özel isteği üzerine ona yardımcı olmak adına çocukları bile görmeden ilk iş onun yanına gittiler. Bunun için pek hevesli oldukları söylenemezdi ancak Natalie'nin yanında otelin sözde düğün organizatörü olan ellilerinin ortasındaki Meryem hanımdan başkası olmadığı için içleri rahat etmedi. Sabahtan beri onun gelinliğine eklemeler ve çıkarmalar yapmaktan hiçbirinde beyin kalmamasına rağmen çocukları görme isteğiyle her şeyi ellerinden geldiğince hallettiler ve bahçeye çıktılar.
Kalabalık değildi, aksine hayli az insan vardı mekân seçiminden dolayı ancak bu Natalie'nin gerçekten umurunda değil gibi görünüyordu. Kızlar onun belki de doğru bir seçim yapmış olabileceğini düşündüler. Dax'ın Türkiye'deki birkaç müşterisi kibarlık edip düğüne gelmişti. Kızlar pek de derin olmayan ve alışverişe dayalı bir ilişki için başka şehre gitmeyi mantıklı bulmadılar önce. Ancak daha sonra kanguru satın alan bir insan için bunun pekâlâ normal olduğuna kesinlik getirdiler aralarında.
İnsanlarla biraz konuştuktan sonra çocukların oturduğu masayı gördüler ve yanlarına gittiler böylece. Çocukların onlar için ayırdıkları tüllü sandalyelere oturdukları an masa tamamlanmış, canlanmıştı.
"Sabahtan beri ortalarda görünmüyordunuz," dedi Peter merakla.
"Natalie biraz heyecanlıydı ve bizde onu yatıştırmadan gelmek istemedik," diye açıkladı Derin yarım bir gülümsemeyle. Aslında bu çok daha kibar bir tanımdı, kızların hepsi biliyordu bunu.
"Umarım heyecanının tek nedeni mutluluğudur," dedi Chris başını sallayarak. "Ani kararından dolayı pişman olmasını istemiyorum."
Lucas onun omzunu sıvazladıktan sonra güldü.
"Sen şu şarkı sözlerini hazırlamaya başlasan iyi edersin. Natalie'yi ilk defa bu kadar kararlı görüyorum."
Chris gizli bir gülümsemeyle ona bakarak gözlerini devirdi.
"Haklısın," dedi. "Senin de harika bir besteci olduğunu bilmek isteyecektir."
"Neyse ki benden pek hazzetmiyor," dedi Leo ellerini kaldırarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM DÜNYACA ÜNLÜ SEVGİLİM
Novela JuvenilPartiler, kovalamacalar, pembe dizilerden fırlamış tekinsiz adamlar, yüzümüze patlayan flaşlar ve bir de... DÜNYACA ÜNLÜ SEVGİLİM. Kendilerini entrikaların kasıp kavurduğu bu gösterişli dünyada bulan dört genç kızın çılgın hikayesi.