5 Seconds Of College

36 - Ninja Tödul

Ece

"Black Widow Captain America'nın tarafında olur kesin."

"O zaman Hawkeye da onların tarafındadır." diye onayladım Görkem'i. Okulun karşısındaki kafelerden birine oturmuş, yeni çıkacak Civil War filmi hakkında teoriler üretiyorduk.

"Ne konuşuyorsunuz?" diye yanımdaki sandalyeye oturdu Michael birden. Onlar derste oldukları için çocukların ve Deniz'in gelmesini beklerken Görkem'le bir şeyler içmeye karar vermiştim. Diğerleri de masaya doğru gelirlerken Michael'ın lafa atlamasına kıkırdadım.

"Selam. Şey, Civil War'da kimler Captain America'yla kimler Ironman'le olacak onu tartışıyorduk. Black Widow ve Hawkeye'ın Captain America'nın tarafında olacağına karar vermiştik." diye açıkladım Michael'a.

"Yok." dedi Michael dirseklerini masaya dayayarak. "O ikisini ayırırlar bence. Hatta Black Widow Ironman'in tarafında bile olabilir."

"Ay, cidden!" dedim hayranlıkla, söylediği şeyi mantıklı bularak. O sırada da Deniz ve diğerleri de Görkem'e selam verip yanımıza oturmuşlardı.

"Çocuklar sizi tanıştırayım, bu Görkem. Ve Görkem, bunlar da Michael, Ashton, Calum ve Luke." diyerek hepsini birbirlerine teker teker tanıttım.

Görkem oldukça konuşkan ve enerjik olduğundan çocuklarla kolayca kaynaşmıştı. Hem üçüncü sınıftan hem de dördüncü sınıftan ders aldığı için programı çok yoğun olmasına rağmen, beni hiç şaşırtmayarak bizimle konuşmaya dalıp dersini ekmişti.

"Ya, zaten girmeyecektim." dedi Görkem, Ashton ona bizim için dersi ekmemesi gerektiğini söyleyince. "Maça gidecektim ama gerçi bizim çocuklar tam siz gelmeden önce arayıp maçı iptal ettiler."

"Ne maçıydı?" diye sordu Calum ona ilgili görünerek.

"Futbol. Ama şimdi bir kişi son anda caydığı için kişi olarak eksiğiz."

"Ben oynarım kabul ederseniz." diye omuz silkti Calum. Onun önceki senelerde profesyonel olarak futbol oynadığını bildiğim için bu olay hoşuma gitmişti çünkü böylece belki de buraya çok daha hızlı ısınabilirdi.

"Futbol oynuyor musun?" diye sordu Görkem hevesle yerinde doğrularak. Calum onu onayladığındaysa hemen telefonunu eline almıştı. "Ben o zaman bizim çocuklara haber vereyim de başka plan yapmasınlar. Sen yarım saate eşyalarını alabilir misin?"

"Tabii." dedi Calum ona omuzlarını silkerek ve gitmek için ayaklandı. Ben ise bu kadar kısa bir süre içinde böyle bir şeye karar verdikleri için hala şoktaydım. Çünkü ben hem böyle son dakikada planlanan şeyleri sevmezdim hem de... Üşenirdim ki...

"Calum Hood, 1996'dan beri arkadaş edinmede dünya birincisi." diye kıkırdadı Ashton onu arkasından, bizi de güldürerek.

"Yani, bu duruma seviniyorum tabii ama" dedi Deniz sırıtarak. "Calum'u o ortama sokmak ne kadar iyi bir fikir bilemiyorum."