Profilimde ki 'Skin' ve 'Amenta' isimli kitapları okursanız sevinirim
****
-Katy Perry - E.T. ile okuyun biterse başa sarın. :)
'' Ne zaman pişman olursun biliyor musun? Yarım bıraktığını, birisi tamamladığında. ''
****
''İnan bana bunu bilmek istemezsin Lucy. '' Yerimde rahatsızca kıpırdanıp Stefan'a odaklandım. Kahverengi gözlerindeki öfke beni korkuturken sanırım bu konuyu şuan için üstelememem gerek diye düşünerek önüme döndüm. '' Pekala'' diye kestirip attıktan sonra bacaklarımı tekrar karnıma doğru çekip kollarımı bacaklarıma sardım. Dudaklarımı dizime yaslayıp dışarıyı izlerken olmak istediğim yerden çok uzakta olduğumu fark etmem zamanımı almadı. Gözlerimi kapatıp bir süre öylece durdum. Başımı cama çevirince ağzım şaşkınlıkla açıldı. Zayn'i gördüm. Gülüyordu. Yavaşça elimi cama değdirince gülümsemesine dokunmuş gibi vücudumdan elektrik akımı geçti. Gözümden bir damla yaş aktığında oda kayboldu.
-Zayn'in Anlatımı-
'' Ne yapacağımı bilmiyorum Finn. '' gözlerimi camdan dışarıya kilitlediğimde dışarıyı izlemeye başladım. Ama ne zaman camdan dışarıya baksam onu görüyordum. Gözlerimi yumup derin bir nefes aldım. '' Sen aşık olmuşsun. '' Finn'e baktığımda aptalca sırıtarak bana bakıyordu. Böyle bakmasına sinir olsamda evet . Sanırım aşık olmuştum. '' Hey baksana Stefan iyi dövmüş seni '' gözlerimi devirip Finn'e baktım. '' Neyse. Malı alanlar sorun çıkarmış diye duydum. Doğrumu. '' Finn bir şey demeyip başını salladı. '' Bu gece bir ziyaret edelim şunları. '' Finn bir şey söylecekken onu dinlemek istemediğim için seri hareketlerle salondan çıkmış odama gitmek üzere merdivenlere yönelmiştim. Basamaklardan tek-tek çıktıktan sonra telefonumu cebimden çıkarıp bir kez daha Lucy'i aradım. Kapalı. Hala kapalı.
Lanet
Olası
Telefon
Hala
KA-PA-LI!
Odamın kapısını açtığım hızla kapattığım sırada yavaşça yatağıma ilerledim. Aklımda dolaşan tonlarca kötü düşünceleri bir kenara atıp yatağıma uzandım. Gözlerimi bir süre kapattım. Sadece düşünmek istiyordum. Sadece. '' Zayn?'' Gelen sesle gözlerimi yavaşça aralarken karşımda onu görünce hızla yatakta doğruldum. ''Lucy? '' Şaşkınlıkla ona bakarken gözlerimiz buluştu. Onu çok özlemiştim. Bakışlarını. Gülüşünü.Sarılışını. Herşeyini. '' Mutlumusun?'' bir şey demeden ona bakarken alayla gülümsedi. '' İki kişinin kalbini kırdın. Mutlusundur. '' Sözleri beni kırmaya başlarken onun gerçek olmadığını biliyordum. O gerçek Lucy olsaydı ağlardı , bağırırdı , ama asla beni kırmazdı. Yani sanırım. '' Sen hayatımda tanıdığım en şerefsiz insansın. '' Lucy etraftan kaybolurken salaklaşmış bir ifadeyle ellerimi saçlarımdan geçirdim. Derin bir nefes alıp kendimi sakinleştirmeye çalışırken ortamın bu derece sessiz olması beni ayrı bir deli ediyordu. Sanki tüm duvarlar üzerime yıkılacak gibiydi. Bu böyle olmamalıydı. Kollarım arasında Lucy olmalıydı. Güven verici bir şekilde gülümseyip ellerimle oynaması gerekti. Ne bileyim bana kızması , senden nefret ediyorum dedikten sonra pişman olması gerekti.
Onun
Yanımda
Olması
Gerekti.
Yutkunup yataktan hızla kalktım ve kotumun arka cebinden telefonumu çıkarıp David'i aradım. David'in kalın sesi kulağıma dolduğunda gereken talimatı vermek üzere son kez pencereden dışarıya baktım. '' Lucy şuan neredeyse buldur David. Akşama adamları 2 katına çıkartın. Stefan'ın mekanına da ziyarete gidelim. '' Telefonun diğer ucundan David'in homurtusunu duydum. '' Yine ne yaptı? '' ses tonundan anladığım kadarıyla bana üstü kapalı 'Şu kızla ilgilenmeyi kes , piç ' demeye çalışıyordu. Derin bir nefes alıp seri bir hareketle pencereden uzaklaştım. '' Dediğimi yap David. Önce Lucy nerede onu bul , daha sonra akşam ki kavgadan sonra Stefan'ın çöplüğüne ziyarete gideceğiz. '' parmağımı dudağımda gezdirip telefonu kapadım ve odamda bulunan gizli kasamı açıp içinden silahımı ve mermileri çıkarıp yatağa oturdum. Her bir mermiyi silaha takarken Stefan , Lucy ile beraber ise bu mermilerden bir kaçını götüne farklı pozisyonlarda kaç tane sokarım diye düşünüyordum. Dışarıdan gelen su sesleriyle pencereye baktım. Klasik Londra havası diye geçirip ıslanmaya başlayan camdan gözlerimi çektim ve son mermiyi silaha takıp ayağa kalktım. Seri adımlarla odamdan çıkıp aşağıya indim. Finn yaklaşık 20 adama emirler yağdırırken sert ses tonumu takındım ve konuşmaya başladım. '' Akşam ki kavgadan sonra bir yere daha ziyarete gideceğiz. '' meridvenin son başamağını inip Finn'i umursamadan konuşmama kaldığım yerden devam ettim. '' Size saldırın dediğim zaman yaşayan bir kişi kalırsa hepinizi öldürürüm. Bunu yaparken zevk alacağımı siz biliyorsunuz. İnsanları öldürmek hobim. '' Boğazımı temizleyip kaşlarımı havaya kaldırdım ve adamlara baktım. '' Ölmeniz gerekirse , ölün. '' son kelimeyi söyleyip bodruma inmek üzere merdivenlere yöneldim.
-Lucy'nin Anlatımı-
Sigaramın dumanını sertçe içime çektikten sonra başımı duvara yaslayıp dumanı üfledim. Stefan sigarasını dudaklarına götürürken sigaranın ucunun kırmızılaşmasını izledim. Daha sonra gözümün önüne o anlar geldi.
-Geçmiş-
Elimi çantama attığımda sigara kutusu çıkardım ve içinden bir tane sigara aldım. O sırada Zayn kutuyu ve sigarayı elimden alıp camdan dışarı attı. '' Napıyorsun be salak. '' '' Bir daha sigara içtiğini görürsem Lucy ağzını sikerim. '' '' Gerizekalı gibi davranmayı kes!'' '' Sende orospu gibi davranmayı kes ''
-Şimdi-
Alayla gülümseyip başımı sağa-sola salladım. Bakışlarımı bana bakan Stefan'la buluşturunca gözlerinde gördüğüm merak parıltısıyla utanmadan sordum. ''Sence ben orospu muyum Stef?'' Stefan sigaranın dumanı yüzünden öksürürken kıkırdadım. '' Bunuda –Öksürük- Nerden –Öksürük- Çıkardın –Öksürük- Lucy –Öksürük- '' Gözlerimi devirdim. '' En son sigara içtiğimde *Zayn'in sesini taklit ettim* orospu gibi davranmayı kes diyen bir Malik sayesinde. '' Stefan'ın gözlerine koyu sinir bulutları düşerken alayla ona baktım. '' o tam bir erkek fahişesi '' Stefan'a katılırken kalbimin acıdığını hissettim. Ona böyle hakaret etmesi beni üzerken ' Tam bir götsün Lucy. O sana neler yaptı? ' diyen iç sesim daha haklı olduğu için kalbime küfür edip sigaramı keyifle içmeye başladım. '' Senin sikip attığın kızlar arasına girmemem için beni kullandı. '' Stefan'a baktığımda kaşları şaşkınlıkla kalkmıştı. '' Senin güçsüz bir piç olmanı hissetmen için beni kullandı. '' Elimi çenemde gezdirdim ve keskin bakışlarımı Stefan ile buluşturdum. '' Ama şu gerçeği unuttu '' diye sözlerime devam edecekken soğuk duvara yasladığım sırtımı arabaya yaslanmış Stefan'a ilerlemek üzere çektim. Adımlarım tam onun karşısına gelince durdu. '' İster senin yanında olurum. '' ellerimi tereddüt etmeden tişörtünün içinden sokup karın kaslarını okşamaya başladığım sıra zevkle titredi ve dudaklarını ısırdı. '' İster yatağında olurum. '' Son sözümden sonra hiç beklemeden Stefan'ın dolgun , kiraz pembesi dudaklarına yapıştım. Birkaç saniye sonra ellerini kalçamda hissettiğim sırada bacaklarımı beline dolayıp ellerimi saçından geçirdim. Stefan beni yavaşça arabanın kaputuna bırakıp üzerime çıktığında aynı anda inledik. Madem bu oyunun kuralları vardı. Bende oyunu kurallarına göre oynardım. Madem o can yakmayı seviyordu. Bende onun canını yakardım.
****
'' Kes şunu '' Stefan'ın büyük ellerini omzumdan iterken o ise zevkle gülüyordu. '' Ciddiyim stef çek ellerini yoksa kıçına sokarım. '' Stefan kahkaha atıp otele ilerlerken arkasından bende gidiyordum. Elimi ceketimin cebine sokup arkasından tısladım. '' Güzel popo '' Stefan yavaşça bana dönüp baştan aşağıya beni süzerken size yemin ederim bir an çalılıklara beni atıp becerecek sandım. '' Mükemmel vücut. Güzel kıvrımlar , Pürüzsüz yüz hatları. İşte karşınızda bayan yanak Lucy!'' Kıkırdayıp başımı sağa-sola salladıktan sonra Stefan'ın önünden ilerlemeye başladım. '' Güzel popo '' Stefan'a bakarken gülmeye başladım. O sırada birine sertçe çarptığım zaman sıkıca beni belimden tutup düşmemi engelledi. Başımı kaldırıp beni tutan kişiye bakınca gerçekten şoka uğradım. Zayn gibi gece karası saçları-Rampalıydı hemde!- Zayn'in tersine okyanus mavisi gözler , öpülesi dudaklar ve tapılası uzun kirpikleriyle karşımda duran ve beni belimden tutan meteor'a öylece bakarken yavaşça beni doğrulttu. '' Yürürken önüne bakmalısın prenses '' önüme gelen saçımı parmağıyla geriye itip bana göz kırptı. '' Bir dahakine seni tutmam çünkü. '' şaşkınca ona bakarken gülümseyip yanımdan ilerledi. '' Luke Cuthbert '' diye bağırıp yanında ki kas yığını ile ilerlerken arkasından bakakalmıştım.
Luke
Meteor
Cuthbert.
Evet hikayeye Zayn'in baş düşmanı Luke ve John giriş yapmış oldu. Sizden ufak bir isteğim var. @troublebrunette kullanıcısının hikayesi ''TROUBLEMAKER'' I okuyup oylarsanız gerçekten beni çok mutlu etmiş olursunuz. *External linke basp hikayeye gidebilirsiniz* Multimedia'da ki fotoğrafı ben yaptım. Alacaksanız sormanızı rica ederim. Bir sonra ki bölüm görüşmek üzere :))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bad Boy
Fanfiction... ''Bana bir söz ver '' nefesi yüzüme çarparken zorlukla yutkunup ela gözlerine baktım. Bakışlarında o kadar çok duygu besliyordu ki saatlerce gözlerine bakmak istiyordum. Aşk-Nefret-Özlem-Hüzün-Acı ve daha bir çok duygu dolu bakışları dudaklarıma...