Profilimde ki 'Skin' ve 'Amenta' isimli kitapları okursanız sevinirim
SA BEN GELDİM XD 19 gündür bölüm yoktu. İlk 1 hafta sınır geçmedi daha sonra hiç görmediğim amcamlar bize geldi ve ben yazamadım. Bundan dolayı özür dilerim. 85.bölümü final yapma kararı aldım çünkü gelen saçmaladı artık bitir yorumlarına hak vermeye başladım. En geç pazartesiye kadar final yapmak gibi bir düşünce var aklımda. Bu hafta 2 bölüm daha eklemek istiyorum ama tabii siz sınırı geçerseniz. Sınırı düşürüyorum sırf beğenilsin ve ben bir an önce yazayım diye. Değerimi bilin ayol. Bu arada hikaye 1 yaşına çoktan girdi. :') önümüzdeki 3 bölüm kısa-kısa zaman atlamaları yapacağım haberiniz olsun. Ehm tamam susuyorum.Yeni bir hikayeye daha başladım Zayn hikayesi. Fight Or Love profilimde bulabilirsiniz. Oda sevildi güzel bir kurgusu var onunda. Bölüm şarkısının cuk diye oturduğunu düşünüyorum. Her neyse. Facebook'ta bölüme koyduğum sınır geçince yazmaya başlarım bu yüzden hikayenin sınırı geçmesi için One Direction Team Hikayeleri sayfasından +50bin beğenisi var dış bağlantıda link var açamayanlar profilimde mevcut. Bana ulaşmak için instagram hesabı'mı takip edebilirsiniz [@rihfectt ]. Yazım hatalarım varsa kusura bakayın bölüme geçerbilirsiniz
Dinleyin : Enrique Iglesias - Heartbeat
'' Dünyanın en güzel kadını. ''
****
Israrla beni öpmeye çalışan dudaklarından kurtulmak için onu itmeye çalışıyordum. Daha fazla dayanamayıp elimi kaldırdım ve saçına attım. Saçlarını kavrayıp sertçe çektiğimde acıyla inledi ve geri çekildi. O çekilir çekilmez oldukça sert bir tekmeyi hayalarına geçirdiğimde acıyla bağırdı ve iki büklüm oldu. Hiç beklemeden sert bir tokadı yüzüne geçirdiğimde otoparkta yankı yapan vuruşumun yanağının kıpkırmızı olması ile gururla eserime baktım ve sinirle bağırdım. '' Seni adi orospu çocuğu sen kimsin de beni öpersin ha? '' ayakkabımın topuğuyla bir kez daha tekme attığımda yere düştü. '' Senin varya ben ağzına sıçarım. Sen kimsin beni öpersin bir hamile bayanı üstelik yakında evlenecek bir hamile bayanı. '' hızla yere eğildim ve saçlarını kavrayıp çekmeye ve bir yandan vurmaya başladım. '' Bir daha karşıma çık bak ne yapıyorum sana. Şerefsiz seni '' Yüzüne tükürdüm ve yerde kıvranan bedenine son kez tekme atıp arabaya ilerlerken bağırdım. '' İt herif!'' arabanın kapısını sinirle açtım ve bindikten sonra aynı sinirle kapıyı çarparak kapadım. Kontağı çevirip gaza bastıktan sonra açılan ve dağılan saçımı elimin tersiyle düzeltip sakinleşmek istercesine derin nefesler aldım. Otoparktan çıktıktan bir süre sonra arabayı sağa çekip başımı direksiyona yasladım ve derin nefesler aldım. Kendi-kendime 'Bebeğin için sakin olmalısın Lucy' diye mırıldanırken kısa bir sürede burada oyalandım. Kaç dakika kendimi sakinleştirmeye çalıştım bilmiyordum fakat tek bir gerçek vardı. Beni Zayn'den başka kimse öpemezdi. Hele ki en son onunla kavga edip buralardan gitmeden önce öpüştüğümüz gerçeğini varsayarsak. Sahi yaklaşık 5 aydır onun dudaklarının özlemiyle yanıp tutuşuyordum. Ve piçin teki benim aklımı karıştırmak için ortaya çıkıyordu. Tamam belki bu aralar fazla sürtükçe davranmış olabilirim ama orada onun beni öpmesiyle aslında kime ait olduğumu ve kime aşık olduğumu tekrar hatırlamış ve o piçe gereken dersi vermiştim.
****
'' Hoş geldiniz efendim. '' 30lu yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim koruma kapımı açtığında arabadan indim ve gülümsedim. '' Şey bagajda birkaç poşet var onları nereye götüreceğini söyleyim. '' Başını salladı ve arabaya girip bagajın açılma tuşuna bastıktan sonra beraber arabanın arkasına ilerledik. Beyaz poşetleri gösterdim. '' Bunlar mutfağa. '' Adam başını salladı ve benim asla kaldıramayacağım poşetleri tek eline aldı. Bir süre şaşkınca ona bakıp diğer poşetleri gösterdim. '' Bunlar odaya. '' onları da aldı ve sağ eliyle poşetleri tuttu. Bana başıyla selam verip eve ilerlerken çok geçmeden bende ve ilerlemeye başladım. Açık olan kapıdan girip kapattıktan sonra koruma merdivenlerden indi. '' Poşetler dediğiniz yerlere kondu efendim. Bir isteğiniz olursa kapının önündeyiz seslenmeniz yeterli. '' Başımı salladım. '' Teşekkürler '' adam salondan çıkarken ben çoktan yayılmıştım bile. Başımı arkaya atıp bir süre böyle durduktan sonra aldıklarımı yerine yerleştirmek için koltuktan kalktım ve uyuşuk adımlarla merdivenlere ilerledim. Topuklu ayakkabımın çıkardığı tok ses dışında ev oldukça sessizdi. Sanırım Zayn gitmişti. Aldıklarımı yerleştirdikten sonra Zayn'e bakacağımı aklıma not ederek son basamağı çıktım ve hemen karşıda duran odaya girdim. Ama sabah bıraktığım gibi düzgündü ve poşetler yoktu. Hay aksi. Koruma poşedi Zayn ile eski odamıza koymuş olmalı. Odadan çıkıp koridorda ilerlemeye başladım. Sonunda görkemli siyah kapının önüne gelince derin bir nefes aldım ve kapıyı tıklattım. Bir süre ses gelmeyince tekrar tıklattım. Beklerken kimsenin olmayacağını düşünerek kapının kolunu kavradım ve aşağı çektikten sonra hafifçe kapıyı ittim. Kapı açılınca boş bir oda beni karşıladı. Yatağın önünde yere konulmuş poşetleri görünce odanın içine tamamen girdim ve poşetlere ilerledim. Sağ ve sol kollarıma kadar poşetleri aldım ve ayağa kalktım. Arkamı döndüğümde çarptığım kaslı beden yüzünden sendeledim ve yatağa düştüm. Başımı kaldırınca Zayn'le karşı-karşıya geldim. '' Beni korkuttun ''diye nefes-nefese konuştum. Tebessüm etti ve yatağa ilerleyip yanıma oturdu. Önüme gelen saçları eliyle kulağımın arkasına sıkıştırıp gülümsedi. '' Üzgünüm. '' diye mırıldandıktan sonra eğilip yere düşen poşetleri aldı. Elimi ensesine yerleştiğimde dik bir konuma geldi. Elini uzatıp bacağımı kavradı ve yavaşça beni kendine çekti. Göğüslerimiz birbirine değince durdu. Tek elim ensesinde tek elim yataktan destek alırken yüzlerimizi birbirine yaklaştırıyorduk. Bacağımda gezinen eli belime çıktığında dudaklarımız neredeyse buluşmak üzereyken belimi kavradı ve hızla ayağı kalkıp beni sertçe yatağa yatırıp üzerime çıktı. Yutkundum. Yatakta iki yanımda duran ellerime baktı. Elleri yavaşça kollarımda gezdikten sonra parmaklarımızı birleştirdi. Kalçamı kaldırıp bedenimi-bedenine bastırdığımda çok geçmeden dudakları yüzümde gezintiye çıktığında dayanamadım ve yüzümü çevirdim. Amacım aylar sonra ilk defa dudaklarının tadına varmaktı fakat Zayn benden hızlı davranmış ve yüzünü çevirmişti. Boynuma eğilip kokumu içine çekerken bende aynısını yapıyordum. Huzur dedikleri şey bu olsa gerekti. Huzur onun sarılışıydı. Huzur onun varlığıydı. Huzur onun kokusuydu.
Yüzünü boynumdan çekip keskin bakışlarıyla gözlerime bakarken onun elalarında kendimi görmek beni mutlu etmişti. Ellerimizi kaldırdı ve benim ellerimi beline doladı. Aynı işlemi oda bana yaptıktan sonra resmen sürünürcesine yatakta ilerledik ve kafamı yastığa yerleştirdim. Hızla hareket edip beni üste aldığında onun kucağında olmanın rahatlığı ile hızla bir elimi belinden çekip ayakkabılarımı çıkardım ve rastgele bir yere attıktan sonra elimi beline yerleştirip başımı göğsüne yasladım ve yerinden çıkacak gibi hızlı atan kalp atışlarını dinlemeye başladım. Çok geçmeden uykunun kollarına teslim olurken sesini işittim. '' İyi geceler günışığım. ''
Dinleyin : Miley Cyrus - Goodbye
-Zayn'in Anlatımı-
Şuan içinde bulunduğum duygulardan en yoğun olarak hissettiğim mutluluktu. Sabahın ilk ışıklarıyla gözlerimi araladığımda kollarım arasında onun olmasıyla tüm günüm aydınlanmıştı adeta. Benim ellerime oranla küçük kalan elleri belimi sıkıca kavramış başını boynuma gömmüştü. Onu biraz kendimden uzaklaştırdım ve dirseğimi yastığa yaslayıp onu izlemeye başladım. Ellerim saçına gittiğinde yüzümdeki tebessüm eşliğinde onu izliyor ve saçlarıyla oynuyordum. Dün ki kıyafetleri hala üstündeydi fakat o rahatsız gibi durmuyordu. Ağzını şapırdatıp bir şeyler mırıldandıktan sonra gülümsedim. Yatağımda bir tanrıça yatıyordu. Bu minik kadın her şeyiyle benimdi. Hayatıma yön veriyordu ve beni aptallaştırıyordu. Karnında benim bebeğimi taşıyordu. Ve biliyorum oda bana aşık. Fakat bu aralar aklı karışık güzelimin. Ama ben onun yanında olacak ve bu karışık düşünceleri aklından atmasına yardımcı olacaktım. Eskisi gibi hatta eskisinden daha iyi olmamız için çabalayacaktım. Çünkü ortada bir bebek vardı. İkimize ait bir bebek.
Saçlarında gezinen elim ve yüzümdeki tebessüm silinmemiş vaziyette ona bakarken gözlerini aralamasıyla gülümsemem genişledi. '' Günaydın '' diye mırıldandım ve elimi saçından çektim. Gülümseyip gerindi ve gözlerini açıp konuştu. '' Günaydın. '' hala iki yanda olan kollarının arasına girdim. Kahkaha attı ve kollarını boynuma sardı. Bende belinden tutup boşta olan elimle yataktan destek alıp kalktım. Kucağımda rahat bir konuma geldikten sonra bacaklarını belime sardı. '' Ehm doğum gününe gitmemiz gereken bir cadı var. '' Güldü. '' O zaman hemen hazırlanmalıyım Zayn. Bırakta ineyim. '' Başımı salladım ve onu nazikçe yere bıraktım. Koşarcasına odadan çıktığında arkasından güldüm.
-Birkaç saat sonra Lucy'nin Anlatımı-
Rahat hareket edebilmek adına pembe beyaz çizgileri olan bir elbise giymiştim. Eteği biraz kabarıktı ama dediğim gibi oldukça rahattı. '' Zayn bu sıcakta o bere ne tanrı aşkına '' Zayn güldü ve çatalına aldığı pastayı bana uzattı. Ağzımı açıp pastayı aldığımda Doniya konuştu. '' Ne kadar salak bir kardeşim var. O bere ne ya '' Hepimiz gülerken Zayn rahatsızca homurdandı. '' Kes sesini Doniya. '' Waliyha ufak bir çığlık atıp telefonunu bize çevirdi. Ekranda ki Rihanna'ya hayranlıkla bakarken konuştu. '' Şu kadına bakın ya ne kadar güzel. Dünyanın en güzel kadını '' Hepsi onaylarcasına bir şey söylerken Zayn beni biraz daha kendine çekti. '' Bence dünyanın en güzel kadını şuan kollarım arasında '' utançla yanağım kızarırken başımı Zayn'in göğsüne saklamaya çalıştım. '' Iy ne kadar itici. Bu ne ya burası fazla aşk dolu odamdayım ben '' Doniya yanımızdan giderken kahkaha attım. '' Ee düğün kesin olarak 1 aya kadar oluyor yani? '' Birkaç saat önce geldiğimizde ilk olarak Waliyha'nın doğum gününü kutlayıp hediyelerimizi vermiş ardından bahçede geniş puf koltuklarına yayılıp keyifle pastalarımızı yerken ne zaman evleneceğimizi kararlaştırmıştık. Göbeğim tam çıkmadan istediğim gelinliğin içine girmek adına 1 aya kadar evlenelim diye öne sürmüştüm ve Zayn kabul etmişti. Dünden beri aramız çok iyiydi. Her an bir bokluk olup bu muhteşem anların bozulmasından korkuyordum. Onlar aralarına konuşurken Zayn'in omzumda olan elini tuttum ve başımı geriye atıp boynunda rahat bir konumda durmaya başladım. Çok geçmeden Zayn'in fısıltısını işittiğim sırada gözlerimi kapadım ve gülümsedim. '' Kollarım arasındasın ve ben sanırım cennetteyim '' Ne diyebilirim ki bende cennetteydim. Çünkü cennet onun kolları arasında saklıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bad Boy
Fanfiction... ''Bana bir söz ver '' nefesi yüzüme çarparken zorlukla yutkunup ela gözlerine baktım. Bakışlarında o kadar çok duygu besliyordu ki saatlerce gözlerine bakmak istiyordum. Aşk-Nefret-Özlem-Hüzün-Acı ve daha bir çok duygu dolu bakışları dudaklarıma...