Profilimde ki 'Skin' ve 'Amenta' isimli kitapları okursanız sevinirim
Merhaba ben geldim! Ehm biraz kısa olmuş olabilir bölüm ama son 2 bölümdür yazarken tıkanıyorum işte. Ama güzel bir şey diyeceğim benim doğum günüm 20 Mayıs'ta ve bazı okuyuclarım bana bir sürpriz hazırlamışlar ben okurken ağladım Dış Bağlantı kısmında var. Ayrıca Lovatofect adlı kullanıcının Mutluluk Peşinde hikayesini okumanızı tavsiye ederim. Neyse şey beni instagram'dan takip ederseniz tanışırız falan (@rihfectt ) Yazım hatalarım varsa kusura bakmayın iyi okumalar!
Rihanna- Russian Roulette İle okuyun
'' Sen yanımdaysan eğer; hangi halde, nerede yaşadığım inan ki hiç mühim değil. ''
****
-Zayn'in Anlatımı
Deri ceketimi gelişi güzel koltuğa bıraktığımda Finn elindeki bira şişesiyle mutfaktan çıkmıştı. '' Ben Lucy'e bakıyorum '' Finn başını sallayıp birayı kafasına diktiği sırada boğazımı temizleyip siyah botlarımın bağcıklarını çözmek için eğildim ve hızla çözüp ayağımdan sıyırıp attım. Hızlı adımlarla merdivenlerden ikişer-ikişer çıktıktan sonra aynı hızla odaya gelince beklemeden içeri girdim. Yatağın bir tarafı bozulmuş bir şekilde benim yattığım tarafım ise gayet düzgündü. Tek fark yastığım Lucy'nin yattığı kısımdaydı. Gülümseyip banyoya ilerlediğimde usulca kapıyı tıklattım. '' Güzelim? '' Ses gelmeyince bir kez daha tıklattım '' Lucy? İçeride misin? '' Bir kez daha tıklattığımda son kez sordum '' Bak giriyorum ama çıplaksan gerçekten kendimi tutamam. '' Birkaç saniye sonra banyoya girdiğimde Lucy burada da yoktu. Banyodan çıkıp etrafa bakmaya başladım. Giysi odasına ilerleyip kapıyı açtım burada da yoktu. İçime düşen telaşla odayı iyice aramaya başladım. Odadan hızla çıkıp 2 oda sonrasına yani David'in odasına girdiğimde David yoktu. Hızla tekrar odamıza döndüğümde ışıkların hepsini yaktım ve yatağa baktım. Yatakta duran notla hızla yatağa ilerledim. Küçük notu elime aldım ve okumaya başladım.
'Sıradaki hedefimizin Lucy olduğunu bile-bile onu evde tek bırakmak oldukça aptallıktı Zayn. Merak etme kızın oldukça acı çekecek –Luke '
Not elimden yere düşerken odanın kapısı açıldı. Finn elinde telefonla bana doğru gelirken konuştum. '' Onu kaçırmışlar. '' Finn yutkundu. '' Bana da mesaj geldi kaçırmışlar. '' Başımı kaldırıp Finn'e baktım. Gelen ani sinir patlamasıyla Finn'e yumruğumu geçirdim ve bağırarak etrafı dağıtmaya başladım. '' Onu kaçırmışlar! Kızımı kaçırmışlar!'' Merdivenlerden gelen sesleri umursamayıp duvara yumruğumu geçirdim. '' Zayn?'' Kapıdan David'in sesi geldiğinde ona döndüm ve hızla üzerine ilerlemeye başladım. '' Seni sikeceğim David!'' Tüm sinirimle yüzüne yumruğumu geçirdiğimde yere savruldu. Burnunu tutarak sordu. '' Bu ne sikim?!'' Hışımla ona ilerleyip yakalarından tuttum ve ayağa kaldırdım. '' Ulan sana ben Lucy'nin yanında ayrılma demedim mi piç kurusu?!'' Bir kez daha yumruk atıp yere düşmesini sağlarken hızla odadan çıktım. Onu bulacaktım zarar görmeden onu bulacaktım.
-Lucy'nin Anlatımı-
Buz gibi suyun yüzüme dökülmesiyle ağırlaşan göz kapaklarım açıldı. Başım dönerken ellerimi hareket ettirmeye çalıştığım sırada bağlı olduklarını fark ettim. En son Stefan'ı görmüştüm ve gerisi yoktu. '' Günaydın küçük sürtük '' Boğuk Amerikan aksanını işittiğim sırada Stefan görüş açıma henüz girmişti. '' Açıkçası kendini çok özlettin. '' Ona anlamsızca bakarken Carly'nin sesini işittim. '' Lucy?'' Başımı sesin geldiği yöne çevirdiğimde gözlerim dolmuştu. Mavi ve neşeyle parlayan gözleri dayaktan kanlanmış vücudunda gözle görülür çürükler vardı. Yutkundum '' Onları bırakın'' Stefan gülerken onun iğrenç sesini işittim. '' Aaa öyle şey olur mu hiç? Siz misafirsiniz canım '' Luke mavi gözlerindeki nefretle bana doğru gelirken Stefan'a söyledi. '' Onu odaya alın. Hiç elektrik alamadım biraz elektrik aldıralım. '' Stefan güldü. '' Zevkle. '' Beni saçımdan tutup yerde sürümeye başladığında dudaklarımı ısırdım ve bağırmamak için kendime savaşa girdim. '' Her şey daha yeni başlıyor biliyorsun değil mi sevgilim? '' Diye sordu Stefan dalga geçercesine. '' Canın cehenneme '' güldü. '' Bayanlar önden '' Sinirle solurken bir odanın kapısını açtı ve beni içeri itti. Odada bulunan tek şey hastane yatağıydı. Yutkundum. Stefan kolumdan tutup beni kaldırdığında yatağın yanında bulunan birkaç alet gözümden kaçmamıştı. Beni yatağa zorla yatırıp ayaklarımı bağlarken odaya Luke dahil olmak üzere birkaç kişi girdi. '' Evet Lucy.İlk cezanı çekme vakti. '' Ona anlamsızca bakarken siyahi adamlardan biri yanda duran makineyi aldı. Luke emretti. '' 350 ye getirin '' Adam bir saniyeliğine beni süzüp 350 derece yazan yere bastığında bunun elektrik şoku olduğunu anlamıştım. Kalkmaya çalıştığım sırada çok geçti. Elektrik akımı vücudumda yayılırken şokla olduğum yere çakıldım ve boğazımı yırtarcasına çığlık atmaya başladım. Vücudum sarsılırken boğazım yırtılıyor vücudumu ikiye ayırıyorlar sanıyordum. Gerçekten acı çok fazlaydı. Gözlerim kapanırken şoku çektiler. Bacağım hala titremeye devam ederken hareket edemiyordum bile. '' Mmm hala elektrik alamadım 400 yapın '' Gözlerim irice açılırken birkaç saniye sonra şoku tekrar koluma batırdı. Aynı hissin daha kötüsünü bu sefer yaşarken ağzıma gelen kanla boğuluyorum sanmıştım. Çok geçmeden dudaklarım açılıp kan ağzımdan akmaya başlarken gözlerim kapanmıştı bile.
****
'' Kardeşimi öldürmek ha?!'' Bir kırbaç darbesiyle daha çığlık attım. Derimin kalktığını hissediyordum. Sırtım fena derecede acıyordu ve canım yanıyordu. Gözlerimi açmamla dayak yemem bir olmuştu. Gerçekten canım acıyordu. Katlanılacak bir acı değildi çünkü. Sırtımdaki ayak darbesiyle çığlık attığımda yüzüm yerle buluştu. Ayağını sırtıma bastırmaya devam ederken konuştu. '' Bu daha başlangıç Lucy! Bu daha her şeyin başlangıcı seni orospu!'' Karnıma yediğim tekmeyle nefesim kesilirken görüş açıma Stefan girdi. '' Luke yeter. Sıra bende '' Luke bir süre sessiz kaldıktan sonra hışımla odadan çıktı. Hareketsizce Stefan'ı izlerken bana doğru ilerledi. Ondan uzaklaşmak istiyor , kaçmak istiyordum fakat bunu yapacak gücüm yoktu. Yere eğilip başımı avuçları arasına aldı ve yüzümdeki saçları çekti. '' Bana , bize oyun oynamasaydınız bu halde olmayacaktın benim güzel Lucy'm '' Gözlerimi kapattığımda ellerini kanlı saçlarımda gezdirmeye başladı. Bana bir şey yapmayacağını sandığım sırada saçımı kavrayıp benden uzaklaştı ve başımı sertçe yerle buluşturdu. Ardı-ardına yüzümü yere çarparken burnumdan bir şerit halinde kanlar akmaya başlamıştı bile. Tek istediğim Zayn'di. Beni buradan kurtarmasını istiyordum.
-Zayn'in Anlatımı-
'' Efendim hala bir iz yok '' Karşımda duran korumalara bir bakış attım. '' Sizi ben niye tuttum? Size ben niye para veriyorum? Lucy'i koruyun diye ve siz angutlar onun kaçırıldığından şimdi haberdar oluyorsunuz ha? '' Bir şey demeden başlarını salladılar. Haklıydım çünkü onlara para ödüyordum ve kızım kaçırılırken ruhları duymuyordu. '' hepinizin işine son veriyorum. Siktirin gidin. Şimdi '' bir şey demeden çıkarlarken başımı ellerim arasına aldım ve derin bir nefesi içime çektim. '' Hala bir haber yok. '' Finn sıkıntıyla konuşup koltuğa oturdu. David elindeki buzu gözüne tutuyor ve sessizce bizi izliyordu. Ona olan sinirim hala geçmiş değildi fakat birkaç saat öncesine nazaran daha sakindim. '' Sikeyim '' Diye mırıldandım ve koltuğa oturdum. '' Eğer ona bir şey olursa bu dünyayı yakarım '' Finn sessizce beni izlerken David sonunda suskunluğunu bozdu '' Onu bulacağız. Onları bulacağız. Herkes yaptıklarının bedelini çekecek. Şuan en mantıklısı bütün adamlarımıza haber vermek '' Finn onaylayan homurtular çıkardı. Dudaklarımı ısırıp başımı salladım. Başka çarem kalmamıştı. '' Arayın adamları bulmaya başlasınlar o zaman '' derken ayağa kalkmış merdivenlere ilerlemeye başlamıştım.
-Lucy'nin Anlatımı-
Carly mor kollarını etrafıma sarmış öylece bana bakıyorken Lilly konuştu. '' Bizi bulacaklar mı sizce?'' İfadesizce kızlara bakıyordum. '' Bulacaklar '' diye konuştu Carly. Kendinden emin konuşurdu hep ama şuan neşeşsi ve kendinden emin laflarından eser yoktu. '' Bizi buradan kurtaracaklar. Onlara güveniyorum. '' Bir şey diyemedim. Bende çocuklara güveniyordum fakat ne kadar geç bulurlarsa o kadar kötüydü benim için. Luke bana sana bunları yapmamın sebebini John veya bize oynadığınız oyunla bir alakası olmasa başlı başına o piçe aşık olman hata demişti. Bu aşk benim ölümüm olacak. Ama biliyorum ki mutlu öleceğim.
Onu umursamamış ve gözlerimi devirmiştim. Piç kurusu.Ben Zayn'in beni buradan kurtaracağına inanıyordum. Sadece çok geç olmadan gelmesini bekliyordum. Gıcırdayan demir kapının sesi kulağıma dolduğunda yutkundum. '' Kızı alın '' Stefan duygusuzca konuşurken yüzünde derin bir kesik izi olan adam bana doğru gelirken tekrar aynı şeylerin başlayacağını anlamıştım. Korkuyla yutkunduğum sırada adam kolumdan tuttu. Lilly ve Carly beni adamın elinden çektikleri sırada Stefan sinirli ve bir o kadar hızlı şekilde yanımıza geliyordu. Çok geçmeden kendimi Stefan'ın peşinde sürüklenirken buldum. Buradan bir an önce kurtulmak istiyordum.
As my life flashes before my eyes
Hayatım gözlerimin önünden film şeridi gibi geçti
I'm wondering will I ever see another sunrise?
Merak ediyorum bir daha hiç güneşin doğuşunu görebilecek miyim?
So many won't get the chance to say goodbye
Çok fazla elveda deme şansım olmayacak
But it's too late too pick up the value of my life
Ama artık çok geç hayatımın değerini anlamak için
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bad Boy
Fanfiction... ''Bana bir söz ver '' nefesi yüzüme çarparken zorlukla yutkunup ela gözlerine baktım. Bakışlarında o kadar çok duygu besliyordu ki saatlerce gözlerine bakmak istiyordum. Aşk-Nefret-Özlem-Hüzün-Acı ve daha bir çok duygu dolu bakışları dudaklarıma...