Profilimde ki 'Skin' ve 'Amenta' isimli kitapları okursanız sevinirim
Evanescence - Hello ile okuyun.
"Önce umutlar ölüyor,sonra insanlar."
****
Yoğun hastane kokusu ile gözlerimi araladığımda görüş açıma kızarık gözleriyle bana bakan Carly girdi. Bir kaç saniye ona baktıktan ve neden burada olduğumu düşündükten sonra beynimin içinde David'in sesi yankılandı "Zayn vuruldu Lucy durumu kritik " hızla yataktan doğruluğumda dönen başımı umursamamış ve kolumda ki serumu çıkarmıştım. Carly beni durdurmaya çalışıyordu onu sertçe iterek düşmesini sağladım ve koşarak odadan çıktım. Resepsiyonu görünce beklemeden oraya ilerledim. Sarışın kıza nefes-nefese sordum "Zayn.Zayn Malik " "Hastanın nesi oluyorsunuz 1.dereceden yakını olmayanlara bilgi veremem. " beklemeden yanıtladım "Eşiyim" anlayışla başını sallayıp bilgisayarda uğraşmaya başladı 2 dakika sonra istediğim yanıtı verdi "2.kat 4 numaralı yoğun bakım " koşarak merdivenlerin olduğu yere ilerledim. Asansöre baktığımda bu katta olduğunu gördüm. Hızla asansöre binip 2 yazan tuşa bastım. Asansör hareket ettiğinde yutkunup ağlamamak adına gözlerimi sıkıca yumdum. Hayır ona bir şey olmayacak o beni bırakamaz , bırakmaz. Asansörün durduğuna yönelik sesi işitmemle kapıya ilerledim. Kapı açılırken yutkundum. Koşar adımlarla yoğun bakımları geçerken Finn , Trisha , Carly ve David'i gördüm. Onları umursamak yerine koşarak yoğun bakıma ilerledim. Küçük pencereden içeri bakarken onu gördüğümde gözlerime hücum eden yaşlarla omzumda hissettiğim el ile irkildim. Başımı çevirdiğimde Trisha kızarmış gözleriyle beni karşıladı. Beklemeden dönüp ona sarıldığımda hıçkırıklarım koridoru inletiyordu. Trisha benim gibi ağlıyordu ama sessizce ağlıyordu. "Trisha " zorlukla çıkan sesimle seslendim. "Ona bir şey olmayacak değil mi? " Trisha bir şey demeyip ağlamaya devam ederken ona daha sıkı sarılıp ağlamaya devam ettim. Kalbim yerinden sökülüp , bıçak saplanıyor gibi acıyordu. İçimde kopan fırtınalar ve beynime giren keskin acı ile titreyen dizlerim beni zor taşıyordu. "Nolur uyan" diye bağırdım , sesimin yettiği kadar "Nolur uyan Zayn. Uyan ve bana karıcığım de sevgilim" Trisha beni kolları arasından ayırdı. "O çok güçlü Lucy uyanacaktır benim oğlum" dudaklarımı ısırıp yere çöktüm. Sırtımı soğuk duvara yaslayıp bacaklarımı Karnıma kadar çektim. Saç uçlarıma kadar canım acıyordu. Ona bu derece bağlandığımı ben bile tahmin edemiyordum. Sanki şuan derilerimi yüzüp yarama tuz basıyorlar gibi hissediyordum. Etlerimi koparıp tekrar dikiyorlar gibi hissediyordum. Öyle ki bir an gerçekten etlerimi koparıyorlar sanmıştım. Canım o kadar acıyordu ki uçurumdan atlasam bu kadar acımazdı canım. Ona bir şey olursa asla yaşayamazdım , ben ondan ayrı kalamazdım.
****
"Hadi güzelim gel içeri bak soğuktan morarmışsın" Carly'e göz ucuyla bakıp boş boş bakınma işime devam etmeyi sürdürdüm. "Burada oturarak eline ne geçecek Lucy?" Omuz silktim "Hiç" evet koca bir hiç. "Onun sana ihtiyacı var burada saatlerce oturup ona destek çıktığını mı sanıyorsun? " Evet haklıydı. "Canın acıyor biliyorum ama güçlü olmalısın" ona sinirle baktım " o uyanana kadar mutlu olmak bana yasak anladın mı? " Mavi gözlerini devirdiğinde yutkundum. "Ben gidiyorum. Eğer gelmek istersen içerideyiz" başımı salladım. Onu o makinelere bağlı bir şekilde görünce nefesim kesilmiş , kalbim sızlamıştı. Hayatımda kimseye bu denli sevgi beslememiştim. O yanımda , kolları arasına sıkıca beni sararken güvende hissediyordum. Ama şimdi o yoktu. Uyuyordu. Beni koruması gerekirken , beni beklemediğim anda bırakmıştı. Canımı acıtan ve beni korkutan konu onun uykusuna düşkün olmasıydı. Ya bu sefer de uyanmak istemezse? Gerçi o zaman bende kendimi öldürürüm çünkü beni hayata bağlayan tek şey o.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bad Boy
Fanfiction... ''Bana bir söz ver '' nefesi yüzüme çarparken zorlukla yutkunup ela gözlerine baktım. Bakışlarında o kadar çok duygu besliyordu ki saatlerce gözlerine bakmak istiyordum. Aşk-Nefret-Özlem-Hüzün-Acı ve daha bir çok duygu dolu bakışları dudaklarıma...