"Bunca yıl izini sürdüğüm şeylerin hep bir ortak noktası oldu. Ejderleri öldüren.. anneni öldüren, büyük ihtimalle Phandor'da Rein."
Theo söyleyip söylememekte kararsız kaldığı sözleri söylediğinde dikkatle Rein'in yüzüne baktı. Nasıl davranacağını öğrenmeliydi.
"Anlamadım.. Theo amca" dedi Rein. Yeşil gözlerindeki parlaklık kaybolmuştu. "A-Annemi öldüren kişi.. karşıma çıkabilir?"
Theo'nun gözleri Rein'in birkaç adım ötesinde titremeye başlayan masaya kaydı. Masanın üzerindeki ikramlar sarsıntıyla tabaklarından dökülmüştü.
"Rein, oğlum.." dedi Theo Rein'in omzunu tutup ona bakmasını sağlayarak. Rein'in burada kontrolünü kaybedeceğini hiç düşünmemişti. "Burada olmaz, sakin olmalısın!"
Arkalarından bir kırılma sesi geldi ve bir kadın çığlığı duyuldu. Theo hemen Rein'i buradan çıkarmalıydı. Theo Rein'in kaskatı kalakalmış bedenini çekiştirmeye çalışırken kendilerine doğru gelen oğlunu gördü.
Odadaki diğer bakışlar az önce çığlık atan kadına çevrilmişti. Herkes gürültülü bir şekilde konuşuyordu. Kadının kıyafeti kırılan bardaktan dökülen koyu renkli sıvı ve kesilen elinden akan kanla kirlenmişti.
"Parçalayacağım.."
Theo duyduğu sesle başını arkasına sakladığı Rein'e çevirdi. Onun yüzünü göremiyordu çünkü başı yere dönüktü. Theo ondan yayılan kan dondurucu hisle geriye doğru sendelediğinde Rein başını kaldırdı ve artık yeşil olmayan gözleriyle Theo'ya baktı.
"Parçalayacağım.. anneme dokunanların hepsini parçalara ayıracağım!"
"S-Sen.." dedi bir anda yanında beliren Cynan. "..Dha?"
"Kim yaptı?" dedi Dha Cynan'a odaklanarak. Theo onun konuşurken Dhakear'a benzediğini fark etti.
Yuran'ın dediği gibi Dha, Rein'den çok farklıydı.
"Sen ne yaptığını sanıyorsun?" dedi Cynan Rein'in-Dha'nın önüne geçip onu diğerlerinden saklayarak. Elini kesen leydi şimdilik dikkatlerini çekse de bu çok uzun sürmeyecekti. "Diğerleri seni böyle görecek!"
Cynan şu anda babasının odasında olsaydı Rein'in bu halini ağzı açık izleyebilirdi. Onu böyle görmek.. dehşete düşürücüydü. Nasıl tarif edebileceğini bile bilmiyordu. Ama şimdi, burada birilerinin onu böyle görebileceği düşüncesi daha üstün geliyordu.
"Soruma cevap ver!" dedi Dha elini yanındaki sütuna vurarak. Dha'nın eli sütundan taş parçaları koparıp arkasına doğru savurduğunda Theo etrafına baktı. Herkesin onlara arkası dönüktü. Hepsi kapıya doğru götürülen yaralı kadını izliyordu.
"Beni dinle Dha" dedi Theo sertçe. "Öfkene hakim ol, durumun farkında değilmiş gibi davranma! Rein'in güvenliğini tehlikeye atıyorsun.."
Dha'nın etrafından yayılan kan dondurucu his- Theo bunun öldürme arzusu olduğunu düşünüyordu- Rein'in adıyla seviyesini azalttığında Theo az da olsa rahatladı. Odada onlardan başka büyücüler de vardı ve kimsenin onu fark etmesini istemiyordu.
"Theo.." dedi Dha gözlerini kısarak. "Ne olursa olsun biz de Saleran'a gidiyoruz."
Dha bunları söyledikten sonra sendeledi. Cynan onu düşmeden önce omzundan yakaladığında Theo ikizlerin kendilerine doğru geldiğini gördü.
Şanslı mıydı yoksa değil miydi, bilemiyordu.
****
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL EJDERİN UYANIŞI
FantasyKIZIL EJDERİN KANI hikayesinin 2. kitabıdır. "Baba?" "Ben babamız değilim" diyerek Rein'e doğru bir adım attı Dha. Rein kaşlarını çattı. Babamız sözü kafasını karıştırmıştı. "O zaman.. sen kimsin?" "Ben senim."