49. BÖLÜM

11.1K 1K 243
                                    



"Kathra, hemen oradan çık!"

Rein kaşlarını çatarak kapıları kapalı olan dolaba baktı. Kathra son günlerde bunu daha sık yapmaya başlamıştı. Karanlık ve dar alanda güvende hissettiğini bildiğinden bu durum Rein'i endişelendiriyordu.

Bir şeyden mi korkuyordu, bilmiyordu.

Dolabın kapısı ses çıkararak yavaşça açıldığında küçük kızın koyu renk saçları aralıktan göründü ve kırmızı gözleri içinde bulunduğu karanlıkta parladı.

"Össsür dilerim.." diye fısıldadı Kathra. Fısıldaması konuşmasını daha korkunç yapıyordu. Rein bunu ona defalarca söylemişti ama o hala yüksek sesle konuşmaya alışamamıştı.

"Konuşması sinir bozucu.."

Dha kafasının içinde huysuzca mırıldandığında Rein kaşlarını çattı.

"Yeni öğrendiğini biliyorsun."

"Her zaman s'leri daha çok kullanacağını da biliyorum. Dili çatallı bu yüzden dile alışamayacak. Konuşması bir yılanın tıslaması gibi, bunun farkındasın."

"Evet.."

İçinden düşünürken başını sallamıştı Rein. Dha'nın her zaman yanında olmasının nasıl bir his olduğunu defalarca hayal etmiş olmasına rağmen bu durumun gerçekliğine inanmakta zorluk çekiyordu. Çünkü hala rüyadaymış da her an uyanabilirmiş gibi hissediyordu.

Evinden ve aile saydığı kişilerden ayrı kalması dışında hayatında bir sorun yoktu. O gün Dha'ya ulaştığından beri on dört gün geçmişti. On dört gündür Dha ile birlikteydi.

O günden sonra Dha'nın sesini kafasının içinde duymaya başlamıştı. Tüm bedeninde onu hissedebilmesini saymıyordu bile. Bu değişikti. Kendisiyle konuşmak gibiydi ama değildi. İki kişiydiler ama bir bütündüler. Bunu açıklayacak ifadeyi bulamıyordu.

Rein başardığı için mutluydu. Dha'yı o duvarlardan kurtarmıştı. Şimdilik bununla seviniyordu ama içinde bir yerlerde Dha'nın bir bedene sahip olamaması onu üzüyordu. Dha ile arasındaki duvarı kırdığında Dha'nın bedeni kontrol etme şansını elinden almıştı.

Dha'nın ona söylediği buydu. Bağın, ilk zamanlarına benzer bir hale geldiğini söylemişti Dha. O zamandan bir farkı Dha'nın sadece geceleri değil Rein'in uyanık olduğu her zaman yanında olmasıydı. Diğer farkı ise Dha'nın bedenle bağının kopmuş olmasıydı. Dha bedeni hissedemiyordu ve Rein'in düşüncelerini göremiyordu. Sadece Rein ne görürse onu görüyor, ne duyarsa onu duyuyor ve ona göre Rein'e yorum yapıyordu.

Rein'i üzen buydu. Onunla olmaktan mutluydu ama onu kendine hapsetmekten nefret ediyordu. Aralarındaki bariyer yok olmadan önce Rein bunun ayrımına pek dikkat edememişti ama şimdi onunla konuşurken bundan nefret ediyordu. Onun da bir bedene sahip olmasını istiyordu. İçinde değil yanında, karşısında, çevresinde durmasını istiyordu.

Özgür olmasını istiyordu.

"Ne düşünüyorsun?"

"Hiçbir şey.." dedi Rein. Dha onun bu şeyleri düşünmesine kızıyordu bu yüzden Rein bu duruma kendi başına bir çözüm bulmak zorundaydı.

"Buraya gel Kathra, konuşmamız gereken şeyler var."

Rein küçük kızı yanına çağırırken odasındaki masaya yürüdü ve sandalyelerden birine oturdu. Kathra sessizce dolabın içinden çıkıp başı eğik yürüyerek Rein'in karşısına geldiğinde Rein onu süzdü.

KIZIL EJDERİN UYANIŞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin