"Hayat çoğu zaman böyledir; sevdiğin başka sevenin başka!"
Yaklaşık bir haftadır kimse ile görüşmüyor sadece kickboksa gidip vakit öldürüyordum..
Hiç bir şey yemiyor sadece sıvı kaybı yaşamamak için yada baygınlık geçirip orada burada bayılmamak için sadece su ile besleniyorum..
Bir haftada yaklaşık 7 kilo vermiştim.
Bu şekilde beslenerek daha doğrusu sadece su içip ölümüne spor yapıp bir haftada yedi kilo vermek çok sağlıksız.
Farkındayım ama migdem almıyor.
Bilir misiniz birşey yemeye çalıştığınız da miğde bulantısından neredeyse kusma derecesine gelmenin nasıl olduğunu?
Bilir misiniz babanızı ve kardeşinizi trafik kazanında kaybedip günlerce ölümle dans etmenin nasıl olduğunu?
Bilir misiniz aylar sonra karsınıza tanımadığınız bir adamın çıkıp babanızı ölürdüğünü söylediğinde neler hissedildiğini?
Bilir misiniz öldüğünü düşündüğünüz kardeşinize ne olduğundan bir gram fikriniz olmadan yaşamanın ne olduğunu?
Bilir misiniz siz okul degiştirdiğinizde annenizden bir tek telefon beklediğiniz halde , nasılsın kızım özledim seni demesini beklerken uzaktan da olsa onun sesine muhtaçken anneniz sizi arama teşrifinde bulunmadan yaşamaya çalışmanın nasıl bir his olduğunu?
Bilir misiniz erkek arkadaşınız tarafından aldatılmanın ne demek olduğunu?
Belki söylediğim şeylerden bir veya iki tanesine evet iyi bilirim diyen olabilir.
Fakat ben bunları yaşıyorum.
Hayat işte.
Yüzümüz güldü de, yüreğimiz gülmedi hiç bizim.
Mert olduk, namertliği gördük.Vefalıydık, vefasızlığı yaşadık.Tutunduğumuz dallar elimize geldi. güvendiğimiz dağlara karlar yağdı. Sevdik söyleyemedik. Hep yanlış anlaşıldık. Hayat işte ; Sınandık , Aldandık , Yüreğimiz Yandı . Ve Biz Hep Kaybettik ; Hayat Kazandı. İşin içinden nasıl çıkacağımı da bilmiyorum. Bana yardım eli uzatan biri olurmu sizce?
Evet olur diye söylenişlerinizi duyar gibiyim. Kim peki kim o yardım elini uzatacak kişi?
Ateş mi?
Aslında sürekli gerçekler gerçekler deyip duruyor.
Belki beni bu kuytu , karanlık kuyudan gün yüzüne çıkartacak kişi ateştir.
Ha? Ne dersiniz?
***
Artık düşünmekten kafayı yemek üzereyim.
Ciddi anlamda ayağa kalkıp bir silkinip artık kendime gelip gerçekleri öğrenmeye hazırlandım.
Hala yatakta uzanıp duvar ile bakışırken , siyah pikeyi üzerimden kaldırıp dolabıma yönelip siyah deri pantolon siyah saten gömlek siyah deri çeket ve siyah postal giydim.
Saçımı düzleştip siyah çantamı alıp içine sigara telefon cüzdan üçlüsünü koyup yurttan dısarı çıkıp okula yöneldim..
Sınıfa girdiğimde kuzey esra mert ve çağrı gözleri yuvalarından çıkarcasına bana bakıyorlardı..
Bu kadar mı kötü görünüyorum.?
Of.
"hayırdır noluyo?" dediğimde kendilerine gelip..
Hepbir ağızdan.
"ne olmuş sana!?"diye bağırdılar..
" ne olmuş ya!?"Artık tutamadım kendimi ve bagırdım..
Esra bana doğru yaklaşıp yüzümü ellerinin arasına alıp.
" kuzum ne oldu sana böyle neden bu kadar zayıfladın. Şu gözaltlarına bak. Ne kadar da mor. Biraz birşeyler ye artık ne olur!" dediğinde ister istemez gözlerim doldu..
Tam cevap verecekken sınıfın kapısı açıldı ve içeri hoca girdiğinde yerinize oturmak zorunda kaldık.
Bir yerden sonra ders sıkıcı gelmeye başladı..Başımı sıraya koyup uyumaya çalıştım.Fakat kapının tıklanması ile uykum yarım kaldı.Başımı sıradan kaldırmadan öylece bekledim.
Hoca "gel"deyince..
İçeri biri girdi.
" Hocam ben gece. Arel kolejinden geliyorum. Kaydımı bu okula aldırdım. Artık bu sınıftayım."
Başımı sıradan kaldırıp baktığımda..
Evet bu geceydi.
Kampta bizim okula gelmek istedigini söyleyince pek inanmamıştım.
fakat gerçekten burada..
arkadası yoktu.
Esra ile ben ona hem arkadaş hemde kardeş olacaktık..
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kolej Aşkı'm #Wattys2017
Teen Fictionİstanbul'a taşındıktan sonra okul kayıtlarımı halletmem gerekiyordu ve bilin bakalım nereye nakil oluyorum .. GİRİŞİM KOLEJİ... Onlar kadar iyi olmasa da benim de maddi durumum yerindeydi , zengin zübbelerin olduğu koleje düşmüştüm. *** Gün...