BÖLÜM 19

7K 233 9
                                    

İçimdeki o suçluluk duygusuyla, utanıyordum ve sarılamıyordum bile. O ise belimden sımsıkı beni kavramış, sımsıkı sarılmıştı. İkimizde ağlıyorduk.

N:Özür dilerim. Çok özür dilerim.

T:Şş Şş Şş.. Gidersen suçluluk duy. Burdayken suçlu değilsin.. Nefes.. Yanımda kal. Bu acıyla tek başıma bırakma.

İçimdeki o birikmiş acı beni bırakıyordu sanki. O acının elimi kolumu bağlaması Tahir bana sarılana kadardı. Bende tüm gücümle, o kaybetme korkusunun gitmesiyle birlikte sımsıkı sarıldım. Biliyordum. Tahirle beraber bunu da aşacaktık..
Geri çekildi ve sol elimdeki yüzüğü tüm içtenliğiyle öptü.

T:Benim karımsın. En önemlisi Nefessin.

Içindeki acıya rağmen kendini unutup bana destek olmaya çalışan adama bir kez daha aşık olmuştum. Bu sefer gözümden akan yaşlar gururdandı. Aşktandı.

N:Ben seni hakedecek ne yaptım acaba?

T:Bu Tahir yolunda ölsün Nefesim.

Tekrar sımsıkı sarıldım. Tüm gücümle içimdeki sevgiyle sıkı sıkı sarıldım.

N:Seni seviyorum. Çok seviyorum.
.
.
.
.
.
1 Hafta sonra..
.
.
Aradan tam bir hafta geçmişti ve biz ilk şoku atlatmıştık. Tahir değilde, ben alışmaya başlamıştım. Bugün ilk tedavi günümdü. Bir hafta boyunca hastalığımın belirtilerini, olası durumları araştırdım. Ama mide bulantılarından başka bir belirtim yoktu.
Güne Tahirin göğsünde uyanarak başladım. Gözlerimi açtığımda dün gecenin hüznü vardı yüreğimde. Bana bir haftadır dokunmayan kocamı arzulamıştım dün gece. Ama o korktuğu için kabul edememişti. Hastalığım geçene kadarda dokunmayacağına yemin etti. Kendinden çok beni düşünüyordu biliyordum ama bu konuda ona eksiklik yaşatmak beni üzüyordu.
Tahirin kokusunu uyanır uyanmaz burnumda hissetmek yine güne umutla, huzurla başlamama sebep olmuştu. Birden kapıyı bir hızla tıklattı.

M:Tahir kalk! Kalk Tahir koçum! Nefes! Uyanun!

A:Nefes. Ablam uyanun cabuk!

Kapıyı hızla dövercesine vuran kişi Mustafa abi ve Asiye ablaydı. Hemen toparlanmaya başladım. Tahir de uyanmıştı.

T:Noliyi?

N:Bilmiyorum önemli bir şey var galiba.

Hemen koştum ve kapıyı açtım.

N:Asiye abla? Mustafa abi? Noluyor?Ne bu telaş?

Gülümsüyorlardı.

M:Nefes bacım sen hasta değilmişsin!

Rüya falan gördüklerini düşünmüştüm. Saçmalıyorlar bunlar dedim kendi kendime. Tahir de toparlanıp kapıya, yanıma geldi.

T:Abi noliyi sabah sabah!

A:Yengem anlatacaklarumuz var! Aşağı inin. Hayde!

Bizi beklemeden Mustafa abi de Asiye abla koşarak aşağı indiler. Güzel bir haber olduğu kesindi. Ama Mustafa abinin sen hasta değilsin demesi kafamı karıştırmıştı.

Hemen beklemeden Tahir elimi tuttu ve aşağı indik. Tahir sandalyemi çekti ve beni sandalyeye oturttu. Kendi de Mustafa abinin yanına geçti.

T:Abi anlat artık ne anlatacaksan ne bu telaşunuz?

M:Bak şimdi sağa birini çağıracum ama sakin olacasun anlaştuk mi?

T:E iyi tamam hayde kimi getirecesun?

Mustafa abi içeriye doğru yönelip bağırdı.

M:Vedat!!

Ne? Vedat mı? Vedatın burda olduğunu duyunca Tahir de bende şok olmuştuk.
O içeri gelir gelmez oturduğum yerden aniden kalkıp korkarak Tahirin yanına koştum.

SEVDAYI ANLAT | 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin