Yuh! Tıp bilimine, hem fizyoloji hem de biyoloji alanına hatta ve hatta mikroorganizma alemine göre bu imkansız değil miydi yoksa ben mi yanlış biliyordum?
Tahir bana sarıp sarmalanmış bir şekilde sarılan Fatihin ensesinden tutup geri çekti. Gözlerimi pörtlemiş Fatihe bakıyordum. Deli gibiydi deli! Sevinçten deliriyordu.
Tahir iki elini Fatihin omzuna koymuş zıplamadısını, hareketlerini durdurmaya çalıştı ve Fatih kendini dizginleyince bu sefer elini Fatihin alnına koydu.
T:Ateşi de yok ama. Allah allah.
N:Dalga geçme Tahir. Çocuk sevinçten me yaptığını bilmiyor ki.
T:Ula benim bildiğime göre biz hamile kalamıyoruz ki.
N:Yuh Tahir araştırdın mı?!
Omuz silkip "Nee" dercesine kafa salladı.
Nolur bana araştırmadım de Tahir. Korkuyorum.
N:Kaş göz yapma Tahir? Tercihlerin mi değişti Allah aşkına?
Birden kaşlarını çattı.
T:Sacmalama Nefes?! Dediklerine dikkat et ne araştıracam. Küçükken okulda öğrendiğimiz şeyler iste.
Içim rahatlamıştı.
Tam olarak sakinlesmiş ve hamile olan kişinin Berrak olduğunu tescil etmistik. Berrakla Fatihi tebrik ettiğimizde bile sevinçten ne yaptıklarını bilmiyorlardı. Elleri ayaklarına dolaşıyordu.
Berrak hepimizle tebrikleştiğinde annemin de elini öpmeyi unutmaması yüzümü güldürmüştü.
Y.M:Aaalllaaaahhhh!!!!!
Arka bahçeden gelen çığlıkla hepimiz şok olmuştuk. Tahirle göz göze geldiğimizde yine bir kaos olacağı korkusuyla aynı anda arka bahçeye koşmamız bir olmuştu.
Arkamızda ki gelen sesle gülmeli miydim?
F:Allahım yeni baba olmuşum, kaos kaldıramam.
Cümbür cemaat pat diye bahçeye girdiğimizde karşımız da ki manzara ile yine anlamızca baktık Tahirle birbirimize.
Murat Büşrayı kucağına almış bağıra bağıra döndürüyordu. Büşra da elleriyle yüzünü kapatmış kahkaha atıyordu.
Bingo!
Elinde de gebelik testi...
Kalelilere üst üste 2 Kaleli birden katılacaktı belli ki.
D:Demek her kavga edenin bebeği oluyomuş anne.
T:Hiç sorma prensesim. Ula bunlar dün birbirlerini yediler ne ara...
D:Siz hiç kavga etmiyosunuz anne seviniyim mi üzüliyim mi ben anlamadım.
T:Anan hep kavga istiyi ama sonu gelmiyi ki..
Omzuna geçirdim bir tane.
N:Hay allahım çocuğun yanında... Tövbe tövbe ya.
Sırıttı. Sadece sırıttı.
Utanmaz arlanmaz adam. Ama gülünce ısırılası olan adam.
Kahvaltıya kalmamışlardı yangazlar. Eşlerini de alıp çoktaan tatile çıkmışlardı bile. Ne oldu ne bitti anlamadan iki elti dediğim "kadın" da diğer eltilerini satıp kocalarını ikna ettiler ve tatile çıktılar.
A:Göriymisın Mustafa! Sen iyice başı boş biraktin beni ha! Yarın öbür gün çocuğu doğurduğumda da gidemeyiz zaten. Yine bu sene de yattı bizim tatil işi.