Şu an fotoğrafa düşüyorum bi sn.
Tamam devam edebilirsiniz.
Şu an bavulları toplamış İstanbula gidiyoruz. Kafamda onlarca soru ama hepsi cevapsız.
Bir anda iki adamın gelip bir şeyler zırvalamasıyla hiç bir şey yapmadan Istanbula gelmek ne alakaydı.Benim tanıdığım Tahir ne yapar eder aile yadigarı konağı bir başkasına teslim etmez ki. Bu işte bir şey yoksa ben de Nefes değilim!
.
.
.N:Ee Tahir? Denizler gelmedi hala?
Konaktan çıkarken sadece ben ve Tahir binmiştik arabaya. Diğerleri arkadan hazırlık yapıyorlardı ve peşimize takılıp geleceklerdi halbuki.
T:Yoldalarmış. 1 saate burda olurlar merak etme sen. Gel biz şu oda işini halledelim.
Tahir araba anahtarını valeye teslim etmiş önden yürürken arkadan verdiği cevapla tatmin olmamış bir şekilde yürüyordum.
Aklıma takılan onca sorunun cevabını almamak beni korkutuyordu. Belki de hamileliktendi?
Elimi Tahirin koluna atıp bana dönmesini sağladım. O an ki şaşkınlıkla bana baktığında derin bir nefes verip kaşlarımı çattım içimdeki korkuyu anlaması için.N:Tahir biz neden burdayız?
T:Ne demek neden burdayız?
N:Neden burdayız işte. Iki adam gelip konaktan çıkın dedi diye sen kabullenip onlara mi teslim ettin yani?
Yandan bana bakarken tamamen bana döndü ve omuzlarını düşürdü.
T:Ne yapmamı bekliyordun? Başka bir çözüm yolu var mı aklında Nefes Kaleli?
N:Benim aklıma gelmeyen çözüm yolu hep senin aklına gelir Tahir. Bu kadar pasif kalmanı beklemiyordum ki ben!?
T:Bak bu konu çok canımı sıkıyor. Konuşmayalım başka bir çözüm yolu bulana kadar.
Anlamsızca ona bakarken gözlerini sımsıkı kapatıp tekrar açtı.
T:Olur mu?
N:Peki iyi tamam!
Hızlı adımlarımın arkasında kalmış şaşkınca bana bakarken sadece yükselttiği sesini duyuyordum. Sinirle..
T:Atar yapma bana!
Tahir oda işini hallettikten sonra odamıza çıktığımızda odanın efsane dizaynı gözümden kaçmamıştı. Etrafa göz gezdirirken görevliler de bavulları içeriye alıyordu.
T:Çok beğendin galiba?
Etrafımda tam tur dönüp yüzümü Tahire çevirmistim ama gözüm hala etraftaydı.
N:Tahir burası.. Burası çok güzel.
Yandan sırıtıp yanıma geldiğinde ellerini yüzüme koyup ona bakmamı sağladı.
T:Bugün bir şey olabilir mi?
N:Bir şey olabilir mi derken?
T:Yani gün olarak. Her zaman ki günlerden farklı olabilir mi sence?
Aklımı yokladım. Ama bugüne dair özel bir şey gelmemişti aklıma.
N:Bilmem ki. Aklıma bir şey gelmedi. Ha! Konağın elimizden gittiği gün diye tarihe geçtiyse..
Ellerini yüzümden çekip sıkıntılı bir nefes verdi ve kendini yatağa atıp ellerini ensesinin altına yerleştirdi. Yanına gidip yatağın kenarına oturdum.