İsimsiz

19. Bölüm - Kesik

Gözlerim korkuyla açılırken hiçbir şey yapamadım.

Kızlar Eylül'ün arkasından "Eylül dur, yapma!" diye bağırdı.O sırada zil çaldı ve herkes ayaklandı. Bulut ve Burak da herkes gibi ayağa kalkınca Eylül Burak'ın önünde dikilip Bulut'a 'kaldır beni' işareti verdi. Bulut Eylül'ü kaldırmak için bacaklarından tuttu ve Burak'la aynı seviyeye getirdi. Hepimiz korku ve endişeyle olacakları izledik. Eylül Burak'a tam kafa atacakken dirseğini yanlışlıkla Bulut'un kafasına geçirdi. Bulut dengesini kuramayıp yere düşünce Eylül de onun üstüne düştü.

Sınıftaki herkes onlara gülerken Burak garipseyen bakışlarının ardından sınıftan çıktı. Bulut acıyla inleyince Eylül " Özür dilerim." dedi ve dirsek attığı yere elini koydu. Bulut gülerek "Kalksana üstümden gülüm." dediğinde Eylül öğürme taklidi yaparak ayağa kalktı. Eylül sınıfta Burak'ın olmadığını görünce "Senin yüzünden kaçırdım çocuğu!" diye kızdı Bulut'a. O da sinirlenerek "Benimle ne alakası var ya?! Kendin kaçırdın." deyince Emre arkadan gelip "Hadi aşağıya inelim." dedi. Esen'e koluna girmesi için kolunu uzatırken Esen sırıtarak koluna girdi.

İkisi birlikte merdivenlere doğru giderken Merve ve Nihal de arkalarından gitti. Ben de daha fazla durmayıp merdivenlere gidince Eylül arkadan "Nereye? Beklesenize beni!" diye bağırdı ve o da koşa koşa peşimizden geldi. Hepimiz birlikte aşağıya indikten sonra oflayarak "Eve tek başıma gideceğim galiba yine." dediğimde Esen "Biz geliriz!" dedi. Nihal de Eylül'ü ve Merve'yi kendine çekip "Biz de geliriz." deyince sırıtarak "Tamam o zaman." dedim. Emre'yle Esen vedalaştıktan sonra hepimiz birlikte benim evime yürümeye başladık.

Nihal ortamıza geçip sağ kolunu benimle ve Merve'nin, sol kolunu Esen'le Eylül'ün üstüne atıp tüm yol boyunca öyle yürüdü. Arada onunla dalga geçtiğimizde konuyu değiştirmek için Merve'nin otobüs kartındaki fotoğrafın konusunu açıyordu. Ve biz her zaman olduğu gibi yine kahkahalarla gülüyorduk. Benim evime yaklaştığımızda kızlarla vedalaşıp caddede onlardan ayrıldım. Apartmandan içeriye girdiğimde hızlı adımlarla merdivenleri çıktım ve eve girdim. Üstümü değiştirip yatağıma uzandığımda annem odaya girdi ve "Buse misafir gelecek, çabuk pijamalarını çıkar." dedi.

Oflayarak "Kim gelecek?" diye sorduğumda annem "Esma Teyzenler." dedi. Gözlerimi devirip "Anne Esma Teyzeye ayıp olmaz, n'olcak pijamadan?" deyince annem "Kız ne demek ayıp olmaz, bir sürü kişi gelecek eve." dedi. Dolaptan kıyafet çıkarmaya kalkınca "Kim gelecek diye ikinciye soruyorum." dedim. Annem kapıyı kapatmadan önce "Komşular." dedi ve gitti. Hayır komşularda bu aralar fazla etkinlik yapmaya başladı. Yapın da beni işin içine katmayın komşular! Bir gün düğün olur, bir gün misafirlik.

Üstümü değiştirip mutfağa gittiğimde göz kırpıp saçımı savurarak "Nasıl olmuşum?" diye sordum anneme. Annem bana kızarak "Buse saçın girecek yemeklere, savurma oraya buraya." dedi. Anneme kalsa benim saçım dökülmekten artık ben kelim. Evde nerde saç görse benim saçım oluyor zaten. Yaklaşık yarım saat sonra kapı çaldığında açmaya gittim. Adlarını hatırlamadığım dört teyze salona geçerken annemle ve benimle selamlaştılar.

Birkaç dakika sonra kapı tekrar çaldığında bu sefer karşımda Esma Teyzeyle Burak'ı gördüm. Elim ayağım birbirine dolaşırken Esma Teyzeye "Hoşgeldin Esma Teyze." dedim. Bakışlarımı Burak'a çevirip "Sen niye geldin?" dediğimde bana "Kovuyor musun?" diye sordu. Gözlerimi kırpıştırarak "Hayır, teyzelerin içinde ne yapacaksın o yüzden sordum." deyince bana "İsimsiz'i getirdim." dedi. Öyle dediği sırada kucağındaki kediyi fark ettim.

Burak da herkes gibi içeriye girince kucağındaki kediyi yerine bıraktı. Karşı komşumuz gülümseyerek "Aa, bu kedi sizin mi?" diye sorduğunda "Sayılır, her gün annesini belki bulur umuduyla kaybolduğu parka götürdük. Ama hâlâ bir şey yok." dedim. Karşı komşu İsimsiz'i kucağına alıp sevmeye başladığında "Bazen anneleri bırakıp gidiyor yavrularını. Ya da annesi öldüyse felan bulamaz." dedi. Ne kadar karamsarsın ya? Kadın daha sonra "Ben yavruyu evime götürüp bakayım mı? Benim kedim var hem onunla oynarlar, canı sıkılır burda. İstediğiniz zaman sevmeye gelirsiniz." dediğinde Burak'a sorarcasına baktım.