Emre'nin dediği şeye kafa salladım.
"Tabii ki yapacağım. Siz ne yapacaksınız?"
Emre omuz silkip "Hiç bilmiyorum." deyince Esen "En iyi arkadaşının doğum günü ve sen ne yapacağını bilmiyor musun?" diye sordu. Emre "Amaan, son gün yaparız bir şeyler." dediğinde Esen "Benim doğum günüme de sekiz ay kaldı." dedi.
Emre onun yanağını sıkarken "Hiç unutur muyum gamzelim benim?" diye sorduğunda Esen gülümseyerek "Unutma, unutturmam." dedi. O benim gamzelim! Ellerimle gözlerimi kapatıp "Tamam, tatlı hoşsunuz da aile var burda." dedim. "Ne yaptık acaba? Sanki sen Burak'la bizim yanımızda yapmıyorsun."
Emre'nin dediği şeye gözlerimi kocaman açarken "Ne yaptık?! Bir şey yapmadık ki, uydurma." dedim. Nihal bana işaret parmağını sallarken "Oo, ne yaptın Buse?" dediğinde "Hiçbir şey." diye yanıtladım onu. Emre "Geçen, Burak'ın senin kulağına miyavladığını duymadık sanki." dedi.
"Ne?! Geçen miyavlayan agresif kelebeğim miydi? Hem de bunun kulağına mı miyavladı?!"
Bulut kapıda bize bakarken "Sensin 'Bu'!" dedim. Elini kalbine götürüp vurulmuş gibi yaparken "Ah Burak'ım, bunu da mı yapacaktın bize?" diye sordu tavana bakarak. Ona gözlerimi devirdiğimde Emre, Bulut'a "Sen nasıl geldin buraya? Uyuman lazım değil mi? Dün malum kudurdun." deyince onu "Dün ne kudurukluğu yaptım canım?" diye yanıtladı.
Eylül kafasını olumsuzca sallarken "Allah'tan hatırlamıyorsun." dedi. Esen saçlarını geriye atarak "Vatoz felan mısın sen?" diye sordu. Elimi havaya kaldırıp Esen'le ellerimizi tokuşturduğumuzda Emre güldü. O sırada Burak sınıfa girerken boğazlı kazak giydiğini gördüm gülmemi tutmaya çalışırken Bulut "Komik olan ne be?" dedi.
Burak aniden yerinde durup hızlıca Bulut'a döndüğünde "Dünkü olaydan sonra hâlâ komik olanı mı soruyorsun?" dedi. Bulut ellerini yanaklarına koyarak "Oğlum dün ne yaptığımı biriniz çıkıp söylemiyorsunuz." dediğinde Burak çantasını sırasına koyup yanıma oturdu. Ben de çantamdan kapatıcımı çıkarttım.
Yerimde yavaşça Burak'a doğru döndükten sonra boynunda morluk olan yeri açtım. Bulut şaşkınca "Aa!" diye bağırdıktan sonra "Buse sen ne yaptın?!" diye sordu.
Eylül kollarını göğsünde birleştirip "Buse yapmadı, sen yaptın." dedi. Bulut'un gözleri dehşetle açılırken "Ne?!" diye bağırdı. "Ben mi yaptım?! Oğlum saçmalamayın! Ben yapmam öyle bir şey!"
Emre "Altı kişi de buna şahit oldu Bulut." deyince Bulut "Burak mal mısın? Niye itmedin geri zekalı?" dedi. Burak sinirle ona bakarken "Uyuyordum Bulut, rüyamda da mı seninle uğraşayım?" diye sordu. Bulut çantasını sırasına bıraktıktan sonra gülmeye başladı. "Hiç hatırlamıyorum ya, siz beni mi kekliyorsunuz?"
Emre gülerek "Hatırlamazsın tabii. Düğündeki dayılar gibi içtin." deyince herkes gülmeye başladı. Nihal kahkaha atarken "Sevgililerinizin iyiliği için onları Bulut'tan uzak tutun." dedi.
Burak'ın boynundaki morarıklığı kapattıktan sonra arkamı dönüp Merve'ye "Sevgili demişken, tenefüste konuşalım bu olayı." dedim. Ellerini ben masumum dercesine kaldırınca "Sevgili değiliz." dedi.
Bulut Merve'ye dönüp "Kimle? Murat'la mı kız? Bak Murat iyidir, severim o çocuğu." deyince Esen "Parti ikiye ayrılıyor. Biri Bulut ayıkken olan dönem, biri de Bulut içtikten sonra olan dönem." dedi.
Herkes onun dediğine gülerken Eylül "Hayır, Can." dedi Bulut'a. Bulut'un gülen yüzü düşünce "12. sınıf olan Can değil mi?" diye sordu. Kapatıcıyı çantama koyduktan sonra "E sınıfındaki Can." dedim. Bulut şaşkınca "Lütfen biri 'Buse şaka yapıyor.' desin." deyince Burak kafasını olumsuzca salladı. "Yoo."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İsimsiz
HumorBirbirlerinin kardeşi gibi olan, mutsuzken bile birbirlerini güldürebilen, kavga etseler de iki dakika sonra unutan beş kız. İşte bu hikaye onlara ait. ×××××××××××××××××××× Beşimiz aynı anda sarıldığımızda "Ne olursa olsun ayrılmak yok." d...