8- Mavi

1.3K 164 58
                                    

Akça gözündeki yaşı sildi ve adamın sakince gidişini izledi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Akça gözündeki yaşı sildi ve adamın sakince gidişini izledi. Bu muydu yani, koskoca devlet görevlilerinin koştuğu şart annesinin canı mıydı? Bir kadının hayatı bu kadar mı basitti onlar için? Bu insanların bile isteye kendisini hedef seçtiklerine emindi. Ama sebebini bir türlü bulamıyordu.

Derin bir nefes alıp kendine gelmeye çalıştı. Lavaboya girip birkaç kere su çarptı yüzüne. Aynadaki yansımasına baktı. Bera hayatına girdiğinden beri omuzları çökmüştü kadının. Ne zaman biraz içi soğusa, adama yakınlaşsa hemen ardından bir felaket kopuyordu. Bir kere ısınacak olsa, on kere nefret ediyordu ondan.

Yüzünü havluya kurulayıp lavabodan çıktı ve sarsak adımlarla aşağı inmeye başladı. Bir yandan da ne yapacağını düşünüyordu. Açıkçası, blöf yaptıklarını düşünmüştü.

Mutfağa girip ayılmak için kahve makinesine kahve koydu ve çalıştırdı. O başında beklerken çalan zille kendine geldi.

Gördüğü yüzle gülümsemeye çalışırken, yorgunluğu gözlerinden okunuyordu.

"Akça, iyi misin sen?"
"Gelsene içeri."

Akça bir iki adım geri attığında Sinan telaşla içeri girdi.

"Ne oldu sana?"
"Bir şey olmadı ya, uyuyamadım dün gece. Uykusuzum."

Sinan kaşlarını çattı ve mutfağa girdi.

"Bana pek öyle gelmedi."
"Sinan lütfen, yorgunum. Gerçekten."

Makineye biraz daha kahve ekleyip iki tane fincan çıkardı.

"Bera mı buradaydı?"

Akça şaşkınlığını gizlemeye çalışarak adama döndü.

"Bera ne alaka?"
"Ne zaman onunla olsan ruhun çöküyor da ondan Akça."
"Hayır, onunla bir ilgisi yok."

Sinan inanmasa da ses etmedi. Kadının üzerine gitmek istememişti, gerçekten yılmış görünüyordu. Akça kahveleri fincanlara döküp bir tanesini adama uzattı ve karşısına oturdu.

"Hazal nasıl, aşabildiniz mi aranızdaki sorunları?" dedi konuyu dağıtmak için. Şu an en son konuşmak istediği konu Beraydı. Sinan gülümsemeye çalıştı.

"İyi. Yani aştık demeyelim. Biz o mevzuları aşamayız Akça. Unutmamız lazım anca."

Akça uzanıp adamın elini tuttu dostça.

"Anlatmak ister misin? Neler oldu aranızda?"

Sinan dolan gözlerine engel olamıyordu. Ne zaman Hazal adı geçse kalbi hareketleniyordu.

"Sekiz yaşındaydım. Kaldığım yetimhaneye bir kız çocuğu getirdiler."

O an aklına gelince gülümsedi istemsizce.

TuzakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin