Linda koşarak odaya girdiğinde Akça onun pati seslerine gözlerini açmıştı. Hafifçe başını kaldırarak göz göze geldi. Hala gözlerinden uyku akarken gülümsedi.
"Noldu, kıskandın mı?" dedi gülerek. Kafasını yastığa geri koydu ve Bera'nın onu saran kollarına daha sıkı sarıldı. Bu hareketle Linda havlarken Bera gözlerini açmadan kaşlarını çattı.
"Bir kere de kafamız şişmeden uyansak ne olur sanki?"
O sırada köpeğin yatağa zıplamasıyla kafasını Akça'nın karnına koyması bir oldu. Minik patileriyle kadının tişörtünü tekmeliyordu. Akça Bera'nın kollarından kurtulup Linda'nın başını sevmeye başladı.
"Noldu annem, acıktın mı sen? Kardeşin nerede?"
Luca'nın da içeri girip yatağa atlamasıyla Bera açtı gözlerini.
"Al sana kardeş." dedi eliyle gösterip. Akça kahkaha attı.
"Ne var ya, ne güzel ailecek uyanmışız şurda. Ettiğin laflara bak."
Bera Linda'nın hala kadının karnında yatmış olduğunu görüp sevdi onu.
"Ya sen biraz duygusal bir kız mısın acaba? Görüyor musun, kardeşini koruyor." dedi Akça'ya bakıp.
Daha sonra bakışlarını Luca'ya çevirdi.
"Peki sen beyefendi? Öyle uzaktan uzaktan izlersin anca. Kıskanç." dedi ve köpeği yanına çekip öptü. Kollarının arasında sıkıştırmıştı onu. Luca ise hiç halinden şikayetçi değildi.
"Örnek al lan örnek, bak kız haliyle koruyor annesini. Sen bekçi düdüğü gibi anca yan gelip yat bütün gün."
Akça Linda'yı da alıp onlara yaklaştı.
"Aslı uyanmış mıdır?"
"Uyansa mutlaka gelirdi." dedi Bera gülerek. Tek kolunu açtı ve hepsini kanatlarının altına aldı. Uzanıp kadının saçlarına bir öpücük kondurdu.
"Bugün Ayaz'ın odasını tamamen bitirelim diyorum Akça. Köşeye oyun bahçesi kuracaktık. Çocuk gelecek hala daha orası boş duruyor."
Akça kafasını olumlu anlamda salladı.
"Bitiririz ya, ne var ki onda? Çocuk sanki yarın doğacakmış gibi bir telaş var senin üstünde." dedi ve güldü. Luca Bera'nın kollarının arasından çıkıp yataktan aşağı inerken Akça Linda'yı kucaklayıp kalktı yataktan.
"Sucuk kızartmamı istemiyorsan hemen kalk yataktan." dedi Bera'ya dönüp. Bera kaşlarını kaldırıp indirdi.
"Bu ne biçim bir tehdit şeklidir ya?"
Akça omuz silkti.
"Ne yapayım Bera, çok ayakta kalınca yoruluyorum." dedi ve dudak büzdü.
"Ne olur yani iki yumurta kırsan, ne olur kahvaltı hazırlasan?"
Bera teslim olur gibi ellerini havaya kaldırdı.
"Tamam, giyinip geleyim hazırlayacağım. Bir şey demedim."
Akça tatlı bir gülümseme gönderdi adama.
"O zaman biz kızımla salonda biraz uzanacağız."
Odadan çıktığında Luca da kadının peşine merdivenlerden iniyordu.
"Bu evdeki iş bölümü çok adaletsiz olmaya başladı!" diye bağırdı Bera Akça'nın arkasından. Kadının kahkaha sesini duymasıyla istemsizce o da gülmüştü.
Yataktan çıktı ve giysi dolabını açtı. Siyah bir tişörtle kot pantolon giydi. Hava bugün güneşliydi. Etrafı da topladıktan sonra kapıyı kapattı. Yan odaya ilerlediğinde içerden hiç ses gelmediğini fark etti.
