22- En Kıymetlim

1.9K 156 428
                                    

Sana sevgimi anlatamıyorum ama sen anla beni ne olursun.

×

Kapıyı açtı Hazal. Ama Bera'nın harıl harıl bir şeyler yazdığını gördü. Yavaşça yanına ilerleyip omzuna dokundu. Bera kafasını kaldırıp gülümsedi kadına.

"Günaydın."

"Senin günün pek aymayacak gibi duruyor süper Mario."

Bera bilgisayarın kapağını kapattı.

"O nedenmiş?"

"Başkomiser seni çağırıyor."

Sıkıntılı bir nefes aldı adam.

"Yine ne oldu ya?"

"Bilmiyorum, söylemedi."

Bera göz devirerek kalktı oturduğu yerden. Odanın önüne geldiğinde kapıyı tıkladı.

"Gel!"

Derin bir nefes aldı ve içeri girdi.

"Beni çağırmışsınız?"

"Gel, otur."

O sırada üstlerinin de odada olduğunu fark etti. Büyük ihtimalle yine bir şey isteyeceklerdi.

"Sana çok dikkatli ol demiştim Bera."

"Anlamadım komiserim?"

"Aşık oldun değil mi o kadına?"

Bera ne diyeceğini bilemezken yutkundu.

"Kime aşık oldum komiserim?"

"Salağa yatacak en son kişisin Bera. Sana profesyonel ol, ve o kadının babasını yakala dedim. Sen ne yaptın, gittin o kadına aşık oldun."

Sadece Bera'nın duyabileceği bir sesle ona doğru eğildi.

"Bir de çocuk yaptın."

Bera yavaş yavaş sinirlendiğini hissederken dudaklarını ıslattı.

"Siz bana aşık olma mı dediniz komiserim, ben kaçırmışım."

Adamın sert bakışlarıyla gerilmişti.

"Benim ailevi meselelerim sizi ilgilendirmesin komiserim. Levent için bizi evlendirirken duygularım umurunuzda değildi. Evet Akça'ya aşık oldum, ama bu da sizin umrunuzda olmasın. Hala daha Levent'in peşindeyim, kızına aşık oldum diye yaptıklarını unutup boyun eğecek değilim. Gördüğüm anda deliğe tıkacağım zaten."

Komiser bir iki dakika düşünüp ayaklandı.

"O bebek Levent'e ulaşmamız için ikinci seçenek olabilir Bera."

Bera bunu duymasıyla sinirlendi ve dikleştirdi kendini.

"Ben çocuğumu kimsenin eline malzeme yapmam." dedi tok bir sesle.

"Ne Levent için, ne de sizin için. Bugüne kadar her şeyinize tamam dedim ama bunun da bir sınırı var. Çocuğum, hiçbir kirli oyunun parçası olmayacak."

Komiser tam ağzını açacakken Bera kapıya ilerledi.

"Son sözüm budur. Başka da bir şey söylemek istemiyorum komiserim."

Kapıyı yavaşça kapatıp odadan çıktığında gergindi. İşin buralara kadar uzayacağını düşünmemişti. O sırada Hazal'ın sesiyle kendine geldi.

"Ne istiyor?"

"Boş yapıyor."

Odasına girdi ve ceketini giydi. Hazal şaşırmıştı.

TuzakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin