ULU EJDER VE İKİZ ŞEYTANLAR

301 38 7
                                    

Birkaç gün içinde mühürlü bir zindana vardılar. Zindanın kapısındaki ejderha desenlerinden, buranın doğru yer olduğu anlaşılıyordu. Katsu, sırtındaki Orenda'nın bedenini girişe bırakıp mührü çözmek için kapıya yaklaştı. Bu zindanı kendisi yarattığı için mührü çözmek için gerekli parolayı biliyordu.

[Katsu: Zlekt briam mulo utavu.]

Kadim Ejder dilindeki bu sözcüklerden sonra zindanın kapısı hareketlendi ve ardına kadar açıldı.

Karşısında, büyük bir salonun ortasında uyuyan Ulu Ejder vardı. 5 metrelik boyu ve 15 metrelik uzunluğu ile kimsenin bulaşmak istemeyeceği bir yaratıktı.

[Katsu: Uyku taklidini yemem Zesterie!]

Ejderha, kafasını kaldırıp kızıl gözlerini açtı ve Katsu'ya baktı.

[Zesterie: Adımı ve tuzağımı bilen bir insan mı...?]

[Katsu: İkiz şeytanları verirsen sana zarar vermeyeceğim.]

[Zesterie: Burayı Yüce Kahraman'dan başka kimsenin bilmemesi gerekiyordu. Kimsin sen?]

[Katsu: Sorularına cevap vermeyeceğim.]

[Zesterie: Böyle birinin beni geçmesine izin veremem!]

Zesterie'nin kükremesi, salon boyunca yankılandı. Ağzından taşan lavlar, Katsu'ya doğru fışkırdı.

Katsu, üzerine gelen lavlardan sıyrılıp buz büyüsü ile lavları engelledi. Zesterie ile arasındaki buz duvarın ardında bir büyü çemberi oluşturup bıraktı ve duvarın arkasından fırlayıp yıldırım zincirlerini ejderhanın boynuna dolayıp çekti.

Zesterie, pullarındaki büyü karşıtı taşları etkinleştirip serbest kaldıktan sonra havalandı. Salonun tepesinde kanatlarını sonuna kadar açtı ve yüzlerce büyü çemberi oluştu. Salonun tepesinden yağan alev topları, Katsu'yu hedef alıyordu.

Çevik hareketlerle çoğundan kaçtı ama bir tanesi pelerininin sol tarafını sıyırıp kolundaki sargıyı da yaktı.

[Zesterie: Arzu şeytanını çoktan almışsın!]

Zesterie de yapan alev toplarıyla birlikte dalışa geçti ve döne döne kocaman bir alev hortumuna dönüştü. Yeterince yaklaştığı sırada, buz duvarın arkasındaki büyü çemberi aktifleşti. Duvarın arkasından fırlayan devasa, zehir kaplı buz mızrak, Zesterie'nin boynuna saplandı ve mızrağın isabetiyle birlikte yere çakıldı.

[Zesterie: Sadece buz olsa hızlıca iyileşirdim...]

[Katsu: Bu yüzden zehrimi kullandım.]

[Zesterie: Anlıyorum...]

Katsu, Zesterie'nin başının yanında eğildi.

[Katsu: Sen kötü biri değilsin Zesterie, bu yüzden seni öldürmeyeceğim. İkiz şeytanları bana vermeni istiyorum.]

[Zesterie: Onları neden istiyorsun...?]

[Katsu: Bana güç katacak her şeyi toplayıp onlarla herkesi kurtaracağım.]

[Zesterie: İblis Lordu da bu arzu ile yola çıkmıştı... Yanlış yolda güçlenmeye çalışıyorsun çocuk... O şeytanlar ruhunu ele geçirecek...]

[Katsu: Buna bir önlem olarak beni öldürebilecek bir eşya yaratacağım ve onu sana vereceğim. Eğer ele geçirilip yanlış şeyler yapmaya başlarsam Yüce Kahraman bu şey ile beni öldürür.]

[Zesterie: Kabul... Yine de herkesi kurtarmak imkansız olacak...]

[Katsu: Bir yolunu bulacağım.]

Katsu, Zesterie'nin yarasına dokunup onu inanılmaz hızlı bir şekilde iyileştirdi.

[Zesterie: Eşyayı ver ve ikiz şeytanlar senin olsun evlat.]

Belindeki hançeri çıkardı ve birkaç büyü ile onu efsunladı. Artık Diona'nın hançeri, Katsu'yu öldürecek anahtardı.

[Katsu: Ona iyi bak.]

[Zesterie: Maceran bittiğinde gel ve onu al evlat.]

Zesterie'nin pençesi altında iki adet tomar belirdi. Katsu, ikisini de alıp ikiz şeytanlarla bütünleşti. Bütünleşme bittiğinde, Katsu'nun sağ gözü yenilenmiş gibiydi. Dik bir çizgi halinde duran göz bebeği ile birlikte gözü, yeşil ve kırmızı renklerle parlıyordu.

[Katsu: Bu göz ile yapabileceklerim neler Dimera?]

[Dimera: Karanlıkta görebilir, düşmanın yaydığı ısıyı her türlü yapının ardından görebilir, önünüzdeki kişinin 3 saniyelik gelecekte yapacağı hareketleri görebilir, ölü bedenlerin anılarını toplayabilir ve kendi bedeninizden ayrılıp ölü bedenleri kontrol edebilirsiniz efendim. İkiz şeytanların size verdiği yeni özellikler sayesinde de özümsediğiniz maddelerden silahlar yaratabilirsiniz.]

[Katsu: O zaman şu pelerin üzerinde bir deneyelim.]

Katsu, pelerinine dokundu ve onu özümsedikten sonra hayalinde, aynı pelerini oluşturup sağlam halini yarattı ve giydi. Aynı şeyi göz bandına ve kolundaki sargıya da yapıp şeytan parçalarını gizledi.

[Katsu: Hanae'yi geri almaya gidiyoruz.]

[Dimera: Emredersiniz efendim.]

Kristal Gül Serisi 1: Dünyanın En İyi Light Novelinde Normal Bir Gün (1. Kısım)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin