12 farklı ırk ve 12 farklı kıta.
Tanrılar, her kıtada; her ırktan 2 kişi yarattı.İnsan, Elf, Kara Elf, Yarı Canavar, Yarı Hayvan, Ejderan, Şeytan, Dev, Peri, Cüce, Deniz İnsanı ve Orman Ruhu.
Irklar büyüdü ve savaştı, evlendi, dost oldu, kayboldu.
Irkların arasındaki savaşın bitmesi için 12 ırktan, 12 cadıya güçler bahşedildi ve cadılar, seçtikleri kişilere öğretmenlik yaptı.
Dünya, Ejderanlar ile Şeytanların büyük güç savaşları yüzünden zayıf düşmüştü.
Cadıların bazıları, bu muhteşem gücün arzusuna kapılıp kendini kaybetti.
Yoksulluk ve keder içinde yaşan ırkların günahları o kadar büyüdü ki, Ejderan Çağı olarak adlandırılan bu dönemde, Şeytanların en güçlüsü ve Kralı olarak bilinen kişi, gücüne güç katmak için herkesin işlediği günahlara, fiziksel bedenler verdi.
Açgözlülük, Kıskançlık, Şehvet, Tembellik, Kibir, Oburluk, Gazap, Öldürme Arzusu, Hırsızlık, Yalan.
Şeytanlar, 10 Günahın Yüce Şeytanları olarak adlandırılan bu güç ile Ejderanlar üzerinde büyük baskı oluşturdu. Yaratılışları gereği, fiziksel formunu aldıkları günahlar kaybolmadan onlar da kaybolamazdı. Ölümsüz oldukları bir gerçekti.
İblis Kralı, İblis Lordu, Şeytan Kralı, Şeytan Lordu. Artık tüm dünya onun ismini biliyordu.
Ordusu ile Periler Kıtasında yolculuk etmekteyken, Ejderanların pususuna uğradı ve büyük kayıplar verdi. 10 Yüce Şeytandan 4'ü mühürlendi. Kalanlarla birlikte, Perilerin yaşadığı bir ormana sığındılar.
Perilere verdikleri değerli eşyalar sayesinde Periler, onların yaralarını sardı ve onlara sıcak birer yuva verdi. Ejderanların her yerde onları aradığını bildiklerinden, orada kalmayı devam ettirdiler.
Bu süre boyunca İblis Lordu, Peri Prensesi ile aşk yaşamaya başladı ancak Peri Prensesinin şiddetli bir hastalığı vardı. Aldıkları bilgiye göre bu hastalığın tek tedavisi, Haimi Dağının tepesindeki Tanrıça'nın kutsamasını kazanmaktı.
İnsan Kıtasında olan dağa doğru ilerlediler. Ejderhaların sırtında uçarak, en sonunda dağa vardılar.
Tanrıça'nın huzuruna çıktılar fakat Peri Prensesi çoktan hayatını kaybetmişti. Kedere boğulan Şeytan Lordu, Tanrıça'ya yalvardı. Tanrıça, karşısındakinin lanetli ruhunu görüp onu geri çevirdi. Şeytan Kral, Tanrıça ile savaştı ve Tanrıça'yı öldürdü. Elde ettiği tek güç, 3 dilek hakkı olmuştu.
"Ölü diriltmeyi dileyemezsin, Dünyanın yok olmasını dileyemezsin, sonsuz büyü gücü dileyemezsin, İlahi varlıkları öldürmeyi dileyemezsin. Dilediğin şeyin büyüklüğüne göre büyü gücü harcarsın. Dilek hakkın olduğu sürece ölümsüz olursun."
Tanrıça ile savaşından sonra bitkin düşen Şeytan Kralı ve kalan 6 Yüce Şeytanı bunca yol boyunca gizlice takip etmiş kişi, yani en güçlü Ejderan olan Salamander, İnsan Kıtasının Yüce Kahramanıyla hepsini mühürledi.
Binlerce yıl sonra, Şeytanlar ve Ejderanların soyu tükendikten sonra bile Şeytan Kralın izinden giden cadılar, onu diriltmek amacıyla birleşti.
Uyanan Şeytan Kralın, mühürlü halde geçirdiği binlerce yılın ardından mahvolmuş akıl sağlığı, kalbinde taşıdığı Peri Prensesinin ruhunu diriltmek için delicesine önüne gelen her şeyi yok ederek ilerlemesine sebep oldu. Tüm kıtaların birleşmesi sonucunda çıkan savaşta, Ejderan Çağındaki Yüce Kahramanın soyundan gelen Kahraman, İblis Kralı öldürüp mühürledi. 10 Yüce Şeytanı da farklı kıtalara gönderip mühürletti. Şeytan Kral ölmeden önce, Yüce Kahramanın cadı olduğunu anlayıp bir dilek hakkı kullandı ve tüm cadıları lanetledi. İkinci dilek hakkı ise görmüş olduğu geleceği değiştirmek içindi. Bilinen tüm Tanrı ve Tanrıça'lardan, bu evreni yaratan ve sevdiği kadına böyle bir hastalık veren Tanrı'dan intikam almak istiyordu.
Şeytan Kralını 2. kez mühürlemiş olan Kahraman, atasının Salamander'den devraldığı kılıcı kullanıyordu. Kılıç soylar boyunca aktarıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kristal Gül Serisi 1: Dünyanın En İyi Light Novelinde Normal Bir Gün (1. Kısım)
FantasíaEskiden her türlü sporda çok yetenekli olan Sasaki Katsu isimli genç, bir gün bir trafik kazası geçirir ve belden aşağısı felç kalır. Artık eski hobilerini yapamayacak durumda olan Katsu, kendini yazarlığa adar. Aylar sonra ilk romanının sonunu nası...