Katsu köyün çevresine baktığında, Gordo'nun yönettiği eski köle kampının yenilenmiş hali olduğunu anlamıştı. Etrafta neşeyle koşuşturan çocuklar ve huzur içinde yaşayan insanlar vardı.
İlk iş olarak köyün muhtarıyla konuşmak istediler ve çevresi çiçeklerle kaplı yollardan geçip birkaç kişiye sorduktan sonra muhtarın evini buldular.
İşlemeli kapıyı tıklattıkları anda kapı, yarı insan bir hizmetçi tarafından açıldı. Uzun, turuncu saçları ve tilki kulaklarının yanında tilki kuyruğuna sahipti. Mavi gözleri, en berrak gökyüzünden daha berraktı. Sesindeki huzur verici ton, Kamelva'yı andırıyordu.
[Sarabeth: Güzel köyümüze hoş geldiniz maceracılar, ben bu hanenin hizmetçisi, Sarabeth Harletta. Ziyaretinizi neye borçluyuz acaba?]
[Katsu: Köyün muhtarıyla konuşmak istiyoruz.]
[Sarabeth: Lütfen beni takip edin.]
Duvara asılmış hayvan kafalarının bulunduğu koridordan geçip sola döndüler ve bir yemek masasının bulunduğu odaya girdiler.
[Sarabeth: İkramlarımızın tadını çıkarın. Muhtar bey birazdan burada olacaktır.]
Katsu ve diğerleri, birer sandalye çekip otururken, Sarabeth ise kapının sağında ellerini karnının altında birleştirerek beklemeye başladı.
Masada duran kurabiye benzeri atıştırmalıklardan yiyorlardı ki odanın kapısı yavaşça açıldı. 80 yaşlarında, kıvrımlı bir bıyığa sahip olan birisi içeri girdi. Gözleri o kadar kısıktı ki nereye baktığı ya da gözlerinin rengi belli olmuyordu. Kafası keldi ve bıyığı ile az miktarda bulunan sakalı tamamen beyazdı.
[Muhtar: Benimle konuşmak istiyormuşsunuz maceracılar...]
Masaya yaklaşıp bir sandalye çekti ve oturdu.
[Gontas: Bana Gontas Ymaril derler. Köyümüz kurtarıldığından beri en yaşlı kişi olarak muhtarlık yapıyorum.]
[Katsu: Köyün adı ile sizi kurtaran kişinin bir bağlantısı var mı?]
[Gontas: Elbette var! Sasaki Katsu efendimiz olmasaydı, köle gibi yaşayıp ölecektik!]
Sarabeth, gözlerini yavaşça kapadı ve başıyla onayladı. Masadaki herkes, Katsu'ya bakıyordu.
[Katsu: Yıllar önce, buradaki köle kampının liderini, lorda teslim edip, ödülünü köyün tamiri için gönderen kişiden mi bahsediyorsunuz?]
[Gontas: Bir yabancıya göre oldukça bilgilisin.]
[Katsu: Bahsettiğiniz kişi benim efendim... Sasaki Katsu.]
Gontas, elindeki kaşığı masaya düşürdü ve ağzı açıldı. Sarabeth de ellerini ağzına götürüp şaşkınlık içerisinde Katsu'ya baktı.
[Gontas: Gerçekten siz misiniz Sasaki efendi!?]
[Sarabeth: O gün kafesin içerisinden sizi görmüştüm! Sağ gözünüzdeki yara hala duruyor!]
[Katsu: Burası eski bir dostumun memleketi olduğu için size yardım etmek istemiştim.]
[Gontas: Yardımdan fazlasını yaptınız efendim! Köydeki herkes sizin gelişinizi bekliyor! Bu köyün asıl lideri siz olmalısınız!]
[Katsu: Yanlış anladınız! O kadar büyük bir şeyde gözüm yok!]
[Gontas: Lütfen bizi geri çevirmeyin efendim! Sizin gibi iyi kalpli bir lidere ihtiyacımız var!]
[Katsu: Böyle bir karar...]
[Orenda: Şeytan lordunun uyanışını durdurmak gibi bir amaç uğruna bir ordu kurma fırsatımız var artık. Romandaki gibi Kraliyet Ordusu askeri gibi bir şey olmadığın için kendi ordumuzu kurmak tek şansımız.]
[Katsu: Siz ne diyorsunuz çocuklar?]
[Rachelle: Denemekten zarar gelmez diyorum.]
[Sylvia: Güçlenmek için güzel bir seçenek.]
[Lenon: Birlikte altından kalkabiliriz.]
[Hanae: Ticaret ağları sayesinde bilgi toplamak daha kolay olacaktır.]
[Katsu: Lia?]
[Lia: Karşı çıkacak değilim!]
[Katsu: O zaman karar verildi!]
[Gontas: Tüm köyün önünde bir konuşma ile liderliğinizi ve yüceliğinizi göstermeniz için hazırlıkları başlatıyorum efendim! Herkesi topla Sarabeth!]
[Sarabeth: Efendimden başkasından emir almam bok çuvalı.]
[Gontas: EEEEEE!?]
[Katsu: Ellerinden öper Sarabeth... Ve biraz daha nazik olursan sevinirim...]
[Sarabeth: Emredersiniz efendiim! Hemen hazırlıklara başlıyorum!]
[Gontas: Sara-]
[Sarabeth: Efendi Sasaki'nin sadık hizmetkarı Sarabeth Harletta diyeceksin çöp kutusu!]
[Gontas: Haaaa...]
[Katsu: He... He... Hehe...]
-Sadist hizmetçi listeye eklendi...-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kristal Gül Serisi 1: Dünyanın En İyi Light Novelinde Normal Bir Gün (1. Kısım)
FantasíaEskiden her türlü sporda çok yetenekli olan Sasaki Katsu isimli genç, bir gün bir trafik kazası geçirir ve belden aşağısı felç kalır. Artık eski hobilerini yapamayacak durumda olan Katsu, kendini yazarlığa adar. Aylar sonra ilk romanının sonunu nası...