Hem ısrarla davet ediyor hem de geç kalıyor olacak iş değil.

221 26 0
                                    

Serkan’ın  iki saat önce arayıp ısrarla kahve içmek için davet etmesi üzerine hayır diyemedi. Güya bir bahane uydurup randevuyu iptal edecekti ama Serkan ondan önce arayıp teyit etmek isteyince tüm planı suya düştü. Mecburen teklifini kabul edip işyerine en yakın yerde  buluşmak için sözleştiler. 

Kafeye geleli beş dakika olmuştu ve şimdiden sinirlenmeye başlamıştı. ‘Hem ısrarla davet ediyor hem de geç kalıyor olacak iş değil.’  diye söylendi. Kolundaki saate bir kez daha  baktı bir kahve içtikten sonra işe geç kaldığını söyleyip kalkmayı planlıyordu. Aslında ben seni ararım demişti ama hiç bir işe yaramamıştı. İşi başından aşarken şimdi yüzünü bile hatırlamakta zorlandığı adamla kahve içmek zorunda kalıyordu. Üzerinden seneler geçen ve  lise yıllarından beri görmediği adamın ısrarı yüzünden öğle arasını mahvettiği adamı bekliyordu hayır diyemediği için.

Dakikalar ilerledikçe kapıdan içeri giren beylere bakıp o olup olmadığını anlamak için geçmişte neye benzediğini  hatırlamaya çalıştı. Boyu 1.70’e yakındı sınıfın en uzunlarından biriydi ama oldukça zayıf sıska, siyah çerçeveli gözlükler ,sivilceli ve soluk  bir yüz diye düşünürken arkadan gelen kalın sesle ürperdi. “Gözde” 

Gözlerini açıp ”Evet benim.” derken  başını çevirip arkasındaki adama baktı. Karşısında duran adamla resimlerde gördüğü adam arasındaki fark şaşılacak derecedeydi. Derler ya evrim geçirmiş diye bu söz şu anda karşısında duran genç adam için söylenebilecek en doğru kelimelerdi.                                                                                

Gördüklerinin sebep olduğu şaşkınlıkla dili tutulmuş  bir haldeydi. Beklediğinden farklı biri olarak karşısına çıkmasından dolayı birkaç saniye kendini toplamakta güçlük çekti. ” Serkan sen misin?” diye emin olmak için sordu.

“Evet. Benim Serkan.”

Gözde elini uzattığında “Tanınmayacak kadar çok değişmişsin.” dedi. Beklediği kişinin değişimi  Gözde’nin ters köşeye düşmesine neden oldu. Gözlüklerin arkasına saklanan yeşil renk şimdi ben buradayım diye bağırıyordu. 

“ Bu sözleri iltifatı yoksa hakaret olarak mı anlamalıyım.”

Gözde her kızın gördüğünde dönüp bir kez daha bakacak kadar yakışıklı biri olduğuna inanıp “Hakaret unsuru olacak bir kelime kullandığımı sanmıyorum. ”Diyerek karşısındaki sandalyeyi gösterip “Hoş geldin.” dedi

“Sende hoş geldin davetimi kabul ettiğin için teşekkür ederim.”

“Benim içinde güzel bir değişiklik oldu.”

Serkan yerine oturup kolundaki saate baktı “Kusura bakma geciktim yolda kaza vardı ve  trafik berbattı.”

“İstanbul trafiği ne zaman iyi oldu ki.” Derken karşısındaki adamı çaktırmadan inceliyordu. Tatilden yeni gelmiş havasına sahip bronz teni, zayıflıktan içine çekilmiş yanakların yerine ise dolgunlaşmış güçlü ve keskin yüz hatlarına sahip di. Kirli sakalıyla her yerde dikkatleri çektirmeyi başaran bir hali vardı. Bir zamanlar ,zayıflıktan üflesen uçacak görüntüsü yerine şimdi kilo almış ve yıllardır spor yaptığı belli kaslı vücuduyla oldukça hayat dolu görünüyordu.  Dikkatini bu denli çeken bir adamla, biraz önce hatırlamaya çalıştığı adam arasında bu kadar büyük bir değişim bulmayı hiç beklemiyordu. ”Ama sen çok değişmişsin! Eğer sen gelip kim olduğunu söylemeseydin hayatta bilemezdim.“ diye söylerken düşüne bildiği tek şey ne kadar farklı olduğuydu. Yüzüne baktığında yanaklarının ısısının yükseldiğini hissetti. İnşallah karşısındaki adam bu sıcak basmasını fark etmemişti. 

SENİN İÇİN (AŞKIN SINAVI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin