Allah'ım izin ver se yaralarını sarmama, o zaman bende onunla hayat bulurum.

138 18 0
                                    

Yiğit sözlerini tamamladığında Eylül'ün yaşadığı şoku gördüğünde bir şey bilmediğini anladı.  Eğer tahminleri doğruysa o Serkan değildi. 

Genç adam duyduklarına karşı " Ne saçmalıyorsun." Diye karşı çıktığında gözlerindeki endişe açık  ve seçik görülüyordu. Tanıdığı günden beri belkide ilk defa yüzünde huzursuzluğu gördü. Ve cevabıda "Gördüklerimi söylüyorum sen Serkan değilsin." oldu.

Yerinde huzursuzca kıpırdanıp "Sen artık fazla oldun." dedi.

Yiğit yanıldığını görmek için tek bir söz bekliyordu 'Ben Serkan'ım.'  ama o sadece dolaylı olarak hayır demeyi seçince  düşüncelerinde haklı olduğunu gösteriyordu. Bir kez daha "Sen kimsin?" diye sorduğunda zaten kim olduğunu tahmin ediyordu. Ama emin olmalıydı.

Genç kadın kolunun altında kıpırdayınca "Hayatım istersen seni kamarana götürelim burası seni sıkmış olmalı." diye konuştu.

Eylül hala şoku atlatmış sayılmazdı. Fiziksel olarak büyük değişiklikler olsada o tanıdığı Serkan'dı. Ama karakter olarak karşısındaki kişi eski Serkan değildi. Yiğit'e hayatta herkesten çok güveniyordu bu yüzden "Hayır. Hayatımı mahveden kişiyi bende merak ediyorum." diyerek kolunun altından çıkmaya çalıştı. Ama genç adam kendine daha çok yaklaştırınca mecburen kıpırdanmayı bıraktı.

Genç adam Yiğite dönüp "Bu fikre nerden kapıldın bilmiyorum. Fakat yanılıyorsun" diye tepki gösterdi.

Yiğit yerinde kıpırdanıp dizlerinin üstünde yerini değiştirdi. "Annen her şeyi anlattı."  Dediğinde karşısındaki adamın yüzünde bu sefer öfkeyi gördü.

Serkan olduğunu iddia ederken sakindi fakat son duydukları ile burnundan soluyup öfkeyle baktı. Yakında öleceğini düşünüp itiraf etmek zorunda kaldı. "O kadın benim annem değil." Dedi 

"Ama seni doğuran kadın."

"Doğurmakla anne olunmuyor."

Yiğit sonunda beklediği itirafın gelmesiyle "Sen yıllar önce öldüğü zannedilen Serkanın ikiz kardeşi Korhan'sın." dedi.

"Seni aptal birisi sanmıştım fakat yanılmışım. "

Yiğit şimdi annesinin neden öyle davrandığını anlaya biliyordu. Bir oğlu diğer oğlunun yerine geçmişti. Geçmişti de Serkan'a ne olmuştu. Merakını gidermek için "Söylesene Serkan'a ne yaptın?" diye sordu.

Korhan "Hiçbir şey. O bir kazada hayatını kaybetti ve bende sadece yerine geçtim." dedi.

"Nasıl."

"Uzun bir süre onu takip ettim. Annesiyle birlikteyken iş yerinde , kendisini tanıyan herkesi biliyordum. Öyle ki uzaktan beni görenler Serkan sanıp bana selam verince onu kaçırıp yerine geçmeye karar verdim. Hiç ummadığı  bir anda karşısına çıkıp kendimi tanıttım. Başlarda beni tanımak istedi öyleki annesine benden söz etmekten bahsedince biraz zaman istedim. Merak ettiğim her konuda sorular sordum, iş yerinden, aile hayatına kadar. Bir gün kaldığım yere çağırdım ve bayıltıp bağlayıdım. Bir süre misafirim oldu. Bilmek istediklerimi ağzından bir şekilde alıyordum. Kaldığı odaya girdiğimde iplerden kurtulmuştu.  Bana saldırdı , karşı koyduğumda kafasını çarpıp öldü. İşte o anda yer değiştirmek daha kolay olacaktı. Bir zamanlar yaşadığım eve götürüp bıraktım. Bende İstanbul'a döndüm."

Yiğit duyduklarını az çok tahmin ediyordu. Eylül ise donmuş bir halde öğrendiklerini hazmetmeye çalışıyordu. 

Yigit zaman kazanmak ve dikkatini dağıtmak için "Bu durumda herkes seni öldü biliyor öyle mi?" diye sordu.

SENİN İÇİN (AŞKIN SINAVI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin