AFİRA Basıldı

BÖLÜM 19 ~R~

🌷~~Güçlü bir ruha ve yaradılışa sahip kadınlar hele tutkuluysalar başka türlü severler. Acımasızca severler~~🌷

•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°

Hayatın bize ne getireceği belli olmaz. Gülersen ağlatır, ağlarsan güldürür. Belki ummağın bir anda açar sana umut kapısını ve sen o umuda tutunur yaşamayı hissedersin. 'Umudunu hiçbir zaman yitirme kızım her şey bittiği yerde başlar' derdi annem. Tanımadığım bir kadının işte bitti dediği anda açılan kapısındayım.

Adam inatla o bebek doğmayacak dese de, kadın inatla Allahın verdiği canı alamam diyordu. İçeriden sesler yükselince kapıyı açıp içeriye girdim. Adam karısına elini kaldırmıştı.

"o bebek doğacak"

"ne diyorsun sen be kadın" dedi adam üzerime doğru yürürken.

"o bebek doğacak Allahın verdiği canı almaya hakkınız yok"

"defol git işine bir de senle uğraşmayayım"

"uğraşırsan ne olur ben de kadınım diye öldürür müsün? Ben de kadınım diye döver misin? Yoksa saçımdan sürükler öyle öldürürsün? Ha ne yaparsın?"

"kes lan sesini"

"ne o çok mu zor geldi söylediklerim neyin altında kaldın da sesin boğuk geliyor"

"sana ne ulan hakkın olmayan şeylere karışma, defol git elimi kana bulamayım"

"sen kimsin ki hakları bana öğretmeye çalışıyorsun. Asıl sen kes sesini lan, kadına el kaldırma hakkını kim verdi sana, kadına öldürme hakkını bir kız çocuğunu doğmadan öldürme hakkını kim verdi sana. Söylesene lan dilimi yuttun, az önce bağırıyordun ne oldu da sustun."

Adam elini kaldırmış bana vuracakken elimle kavradım bileğini. Bu bardağı taşıran son damla olmuştu.

"sen ki ne cüretle bana tokat atmaya çalışırsın. Gücünüz anca dövmeye yetiyor demi doğru lafların altın da kalınca dövmeye teşviş ediyorsunuz."

Adam dişlerinin arasında tısladı.

"sus lan yoksa çok kötü olur"

Adamın üstüne doğru yürümeye başladım.

"niye ne zoruna gitti? Hangisi ağır geldi? Sen bir kadına şiddeti nasıl çıkış yolu görürsün. Baban da mı anne'ne böyle davranıyordu ha ilk nerden başlıyordu yıkmaya hayallerinden umudundan mı? Şunu unutma eğer kadınlar olmasaydı siz olmazdınız. Sen bir şerefsiz olarak büyümezdin."

Odadaki hareketlenme dikkatimi çektiğinde arkaya baktım. Polisler içeriye giriyordu. Bir helak olmuş kadına bir de bize bakıyorlardı.

"durum nedir avukat hanım"

"kadına şiddet, zorla evladını öldürmeye çalıştı ve ayrıca açık olan ilk mahkeme de yargılanıp müebbet istiyorum."

Polis şaşkınlıkla bana bakarken başımla ne işareti yaptım. Aa ama yani anlamayacak ne var canım burada.

"duymadınız sanırım, illa tekrar mı edeyim"

"duyduk efendim"

Polisler kelepçeleri takıp adamı götürdüler. Ablam kadının yanına oturmuş sakinleştirmeye çalışıyordu. Yavuz ve emre'ye baktığım da onlar da birbirlerine bakıp alkışladılar. Hah bir de bu eksikti ne yaptım ki sanki.

"bir kez daha benim ikizim olduğunu gösterdin helal be valla bravo "

"aynen ikiz ben de bundan bahsediyordum. Emre gelse de kendini övse diye nasip bu güneymiş"