BÖLÜM 40 ~A~

1K 787 66
                                    

🌷~~Bir kadını ortadan ikiye böl...
Yarısı annedir,
Yarısı çocuk,
Yarısı sevgili
Yarısı aşk...~~🌷

■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■■

O kadar çok yorulmuşum ki gece yastığa çeyrek kala uyumuştum. Şimdi ise yavuz ve teyzesi kahvaltıya gelecekleri için biraz erken kalkmıştım. Pijamalarımı çıkartmadan dava dosyalarını çantama koyduktan sonra banyoya gidip işlerimi hallettim.

Banyodan çıktığım da yatağım da yatan yavuzu görmemle kısa çaplı bir şok geçirdim.

"Manyak mısın be adam. Burası kız odası dan diye girilir mi?"

"Sen emreye karşı her zaman banyoda giyinirsin. Dan diye girmem de sorun yok."

"Var ya sabah hiç çekilmiyorsun"

"Alışsan iyi olursun yakın da evleneceğiz"

"Dur bir nişanı yaptıkta düğün kaldı"

Daha fazla üstelemeden dolabımı açıp ne giysem düşündüm. Elimi hangi takıma attıysam yavuzun arkadan ' o olmaz, onu beğenmedim, onun rengi güzel değil' demeleriyle sonun da.bir takım bulabilmiştim.

Üzerimi değiştirdikten sonra dava çantamı alıp aşağıya indik. Masaya baktığım da ben hariç herkes vardı. Biz daha dün nişan yaptık ertesi gün için burada olmaları çok saçma zaten benim nişanım için bereber olacaktık. Of abla ya bırak millet evinde yapsın kahvaltısını. Dava çantamı yavuzun çantasının yanına koyarken çantadan biraz ucu çıkmış dosyaya baktım. Geçen akşam gördüğüm şermin yıldızın dosyasıydı bu. Elime alıp inceleyecekken.

"O kadar da değil küçük hanım"

"Dosyanın ucu kalmış dışarıda ne yapayım. "

"Bak ben hallettim. Hadi masaya"

Masaya geçtiğimiz de herkese hoş geldiniz dedikten sonra hep bir ağızdan hoş bulduk cevapları verildi. Serkan abi ve ailesi, zeynep ve ailesi, yavuz ve teyzesi neden herkes burada. Ara açmak diye bir şey var. Gördüğüm kadarıyla hiç açmamışlar. Herkes kahvaltısını sakince yaparken tabakta kalan son böreğe serkan abiyle aynı çatalı batırmıştık.

"Canım eniştem çatalını çeker misin?"

"Canım baldızım çatalını çek hadi abim"

"Ablam evlenince yapar sana. Bu benim hakkım"

"Beni alakadar etmez. Bu görek benim "

"Hayır benim"

"Benim"

"Aaa yeter artık. Afira bu börekleri ben yapmadım senin yaptığın börekler bunlar buzluktan çıkartıp pişirdim sadece." Diyen ablama şaşkınca baktım. Ben ne zamandır bu kadar güzel  börek yapıyordum tabi ki de her zaman. İkimiz de çatalımızı çektiğin de yavuz alıp yemişti böreği ayı ne bulsa yiyor. Herkes kahvaltısına devam ederken masada duyulan telefon sesi gözlerin bana dönmesine neden oldu. Müvekkilim arıyordu.

"Dinliyorum Yelda hanım"

"Anlaşmalı boşanma olmadığı için mal paylaşımı yapılacaktı. Son kez üzerinden geçilip dava da hak ettiğim mal varlıklarını alacaktım. Eğer müsaitseniz bugün saat 14.30 kafe de buluşalım mı?"

AFİRA Basıldı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin