🌷~~Unutmak özgürlüktür. İşte kadınların özgür olamamalarının birinci nedeni de budur, asla unutmazlar!~~🌷
°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°
"içelim madem de içimiz ısınsın"
Sanki bu cevabı bekliyormuş gibi arabadan termos ve iki bardak getirdi demek ki hazırmış. O bardaklara kahveyi doldururken ben de denizi izlemeye koyuldum. Denizin verdiği huzuru bu dünyada ki hiçbir insan veremez belki de.
"al bakalım"
"teşekkür ederim"
"afiyet olsun"
Ne olacaktı şimdi. Babamı affedecek miydim? nasıl inanacaktım? Her şey rayına oturacak mıydı? Bazı şeyler düzelecek miydi? Kahvemden büyük bir yudum aldım. Kahvenin sıcaklığı boğazımı yakarken gözlerimi kapattım belki bazı şeyler dinerdi. Ben düşünürken yanımda ki adını bilmediğim şahıs
"senin de sohbetine doyum olmuyor ne yapsak bir iki kelam mı etsek"
"öyledir sohbetim başladım mı bitmez"
"anlat bakalım bir şeyler kim ne yapar sana da böyle duruma gelirsin, sessizliğe bürünmek istersin,"
"insanlar yapar ne yaparsa"
"hiç bu yönden düşünmedim"
Bu dediğimize ikimiz de gülmüştük gülerken gözlerimiz parlıyordu uzun zaman sonra gerçekten gülmüşüz gibi.
"çok güzel gülüyorsun"
"eyvallah"
"eyvallah mı?"
"beğenemedin mi?"
"çok beğendim aksine "
Anlatması o kadar zor belki anlamaz belki anlatamam. Belki anlatsam dinlemek istemez.
"sen anlat bakalım biraz da seni dinleyelim. Ben çok konuştum."
"kararsızlıkları olan biriyim ya var ya yok bu ikisi arasında gider gelirim. Adım yavuz. Ben de avukatım senin gibi, insanlara yardım ediyorum. Davadan davaya koşuyorum bazen eve uğramıyorum bile. "
"neden kendini bu kadar yoruyorsun kaçmak istediğin ne?"
"kaçmak istediğin kim diyecektin olmadı. Direk söyliyim kendimden kaçıyorum ben ,hangi insan kendinden kaçar. Ben kaçıyorum işte olmayan kendimden, kaybettiğim kendimden."
"herkesin hayatın da iniş çıkışları var. Bu sefer indim şimdi de çıkmaya bocalıyorum"
"seni ne geriye itiyor hangi duygun tutuyor? kalbinin yanında mısın? beynin mi?"
"annemin yanındayım"
"nasıl"
"annemi kaybettim bir hafta önce kanser hastasıydı. Ben annemi dinlerdim hep ama annem beni dinlemedi gitme dedim bırakma dedim. İlk kez beni dinlemedi"
"ne demiş hayati inanç 'her zilletin elbette bir illet var içinde, seyret çehi kenanı ne devlet var içinde, Kenan kuyusu çehi Kenan oraya düşen kimdi? Hazreti Yusuf aleyhi selam. Kuyuya düştü çıkarıldı hikaye malumdur. Ve kuranı kerim de anlatılır bilindiği gibi. Mısıra sultan oldu buna bak diyor. Dersini al her inişte bir çıkış vardır. İnsan hayatı boyunca düşüş yaşadığı zaman, bilmelidir ki hatırlamalıdır ki, demelidir ki düşüş bakalım, hangi düşüşün habercisi. Yani uzun lafı kısası Allah senden anneni aldıysa elbet vardır bir şey hayat bitmedi daha annen gitti bakalım yerine kimi verdi."
"haklısın annem gitti kim gelecek bakalım. Sen nerden biliyorsun bunu"
"neyi"
"Her inişin bir çıkışı var diye"
"hayat öğretir yavuz. Ben annemle indim kendim çabalayarak çıktım."
"ve sen de annenle indin kendin çabalayarak çıkacaksın. Unutma Allah büyüktür. Dersin ki bittim tükendim bittin yerden en güzel başlarsın. Sen sabrını yitirme"
"ne güzel dedin afira. Buradan bakınca görünüyor ki ne derdin var ne tasan. Gel gör ki için gemiyi bağlayacak limanın kalmamış nerden anlarsın bir insanın derdini"
"insanları okudum ben"
Evet insan okudum insanları okudum hayatlarını okudum. Ve şimdide kendi hayatımı okumaya korkuyordum. Doğal mı bu? Yoksa ben mi yabancılaştırıyorum. İnsan hiç yaşadıklarından korkar mıydı? Ben korkardım işte annem öldükten ilk defa sonra korktum kendi hayatım için. Bardağı arabanın üzerine bırakıp yavaş adımlarla uçurumun kıyısına doğru yürüdüm. En uca geldiğimde yavuzun tedirgin bakışlarını üzerimde hissediyordum. Belki bir adım atsam düşerim yada bir küçük taş parçası oynasa yerinden. Düşsem kim tutar beni, kim der ki benle düşerken.
"atlamıcaksın umarım"
"atlarsam üzülür müsün?"
"üzülürüm tabi"
"üzülmezsin merak etme"
"saçmalama afira gel şuraya düşeceksin, uçurumun kıyısındasın ya düşerim diye korkmuyor musun?"
"insan hiç düştüğü yerden korkar mı?"
"bugün üzülürsün yarın unutursun. İnsanın doğasında var bu senlik değil yani."
"afira gel şuraya düşeceksin durduk yere bir kaza çıkartma beni pişman etme buraya getirdiğime."
Belki bağırsam dinerdi içimde ki öfke. Yumruklarımı sıkmaktan avuç içlerim acıyordu.
"kime bu öfken"
"babama, hayata, insanlara ne yapsam kurtarır."
"bilmem aklına eseni yap belki iyi gelir"
Son derece yüksek bir şekil de bağırmaya başladım.
"çok mu zordu hayat zor olanı kolaylaştırmaya çalışmak çok mu zordu. Şimdi bazı şeyleri atlamak yakışır mı bana. Ne yapayım şimdi annemin katili sandığım o adamı affedeyim mi? Annem gökyüzü şahidim olsun senin katillerini bulacağım. Gökyüzü şahidim olsun senin kanın yerde kalmayacak. Gökyüzü şahidim olsun kadınların ölmesine izin vermeyeceğim."
Cebimde titreyen telefonuma baktım. Ablam arıyordu.
"efendim abla"
"nerdesin sen"
"uçurumun kenarında"
"ne afira yapma sakin ol önce bir konuşalım."
"abla az sakin olur musun"
"bir arkadaşımla kahve içmeye geldim. Merak etme bünyem alıştı artık yıkılmadım ayaktayım."
"afira dikkat düşme"
"düşmem ben merak etme. Beni tutan olur burada -yavuza bakıp söylemiştim- eve gelince görüşürüz."
Telefonu kapattığım da yavuzun sesini duydum.
"demek seni tutan olur burada her zaman tutacağım seni"
Yavuz bana doğru geliyor galiba üzerine basılan taş sesleri belirtiyordu. Arkamı dönüp yavuza ona doğru yürüyecekken ayağımın altında ki taşın kaymasıyla geriye doğru giderken yavuzun sesi göğü inletti.
"AFİRAAA"
Umarım beğenirsiniz. Bu bölüm biraz kısa oldu. Oy vermeyi unutmayın. Keyifli okumalar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AFİRA Basıldı
Chick-LitTRENDYOL, KİTAPYURDU D&R VE DAHA BİRÇOK SEÇKİN SATIŞ SİTESİNDE BULABİLİRSİNİZ Wattpad de AFİRA isimli ilk kitaptır! Kadın hakları ile ilgili kitaptır! Beni okuduğunuz taktirde bir çok kadını daha kurtardım demek. Evet o bir KADIN. Ama sıradan bi...