(Bilgilendirme: Suyun içerisinde boğulan bir genç kızın cesedinin gifidir.)
👁🗨: "Gözünü iyi aç, etrafına bak. Dikkatli ol."
[x]
Jungkook ve Lalisa sıkıntıdan patlamak üzerelerdi.
"Nerede bunlar? Offf!" Jungkook her zamanki haliyle gerim gerim gerilirken sinirle camdan dışarıya bakıp ağaçları inceledi. Lalisa derin bir nefes bıraktı. "Bence gidip bakmalıyız."
"Bunu benim demem gerekirdi."
"Ama ben diyorum." Lalisa kapıyı açıp dışarı çıkınca Jungkook hemen kapısını açıp Lalisa'ya doğru yürüdü. "Ne yapıyorsun sen?"
"Gidiyorum?"
"Gidemezsin, gelecekler bekle."
Lalisa kaş çatıp yutkundu. "Ya gelmezlerse?"
Jungkook duraksadı. Bir şey diyemedi, sadece gelmelerini umut ediyordu. "Gelirler."
"Ama ben gidiyorum." Lalisa önden okulun kapısına doğru ilerleyince Jungkook oflayıp kapıyı kapattı ve arabayı kilitleyerek peşinden koştu. "Bekle!"
[MP1]
Taehyung ve Jennie, tek tek sınıfların kapılarını açarak göz atarken ilerliyorlardı. İkisi de gergindi, ve aşırı korkuyorlardı.
"Yok." Dedi Jennie sınıfa bakarak.
"Burada da yok." Taehyung koridorda ilerlerken sağ taraftaki camın ardında bir ışık gördü. Kaşlarını çatıp cama doğru ilerlediğinde Jennie kendisini fark etti. "N'oldu?"
"Bir gelsene." Genç kız yanına geldiğinde Taehyung'un baktığı yere baktı.
Birkaç m ötedeki açıklıkta, tahta bir kulübe yanıyordu.
"Kulübe... yanıyor?" Jennie kaşlarını çatıp Taehyung'a baktı. "Kulübe niye yanıyor?"
Taehyung derin ama titrek bir nefes alarak bakışlarını Jennie'ye çevirdi. "Bilmek istemiyorum."
Düşündüğü şey olmasa iyi olurdu.
Derken Jennie'nin göz odağı Taehyung'un hemen arkasında duran korkunç surata kayınca çığlık attı. "TAEHYUNG!"
Taehyung ürkerek arkasına döndüğünde surat aniden yok oldu. Bir şey göremeyen Taehyung dehşetle Jennie'ye baktı. Jennie'nin yüzü de dehşet içindeydi ve ağlamaya başlamıştı korkudan. Elini ağzına götürerek dizlerinin üzerine çömeldi. Taehyung derin ama seri nefeslerle kendisine bakıyordu. "Ne gördün?..."
Jennie konuşamıyordu. Taehyung korkuyla yutkunarak çöktü ve Jennie'nin omuzlarından tutup kendisini sarstı. "Ne gördün, Jennie!"
Jennie başını iki yana salladı. Taehyung yeniden sarstı. "Kendine gel!"
Fakat Jennie kendine gelecek gibi durmuyordu. Yutkunamadan öylece ağlamaya devam ediyordu. Titrek nefesler alırken duracak kadar hızlı atan nabzını kontrol edemiyordu.
"Bak bana." Genç kızın kendisine bakmasını sağladı Taehyung. "Sakin ol, ben varken sana biri bir şey yapamaz."
Jennie o korkuyla Taehyung'un rahatlatmaya çalışan sözlerini bile dikkate alamıyordu. Korkunç surat sürekli gözünün önüne gelip duruyordu. Genç kız daha da ağlamaya başlamıştı.
"Konuşmaya çalış, ne gördün?"
Burnu kesilmiş, dişleri yarım, gözleri bembeyaz bir surat gördüğünü söylemeye gücü yetmiyordu.
Üstelik tam da Taehyung'un yüzünün yanında kendisine bakarken.
Başını iki yana salladı Jennie. Gerçekten, konuşmak çok zordu. Sanki çene felci geçiriyormuş gibiydi, kelimeler çıkmıyordu ağzından. Çıkamıyordu.
Taehyung kendisini ayağa kaldırmak için bir kolunu genç kızın bedenine doladı ve dizlerini kaldırmasına yardım etti. Jennie'nin dizleri bile titriyordu, dişleri gibi.
"D-Durama-yacağım..." Hızlı nefeslerini yavaştan düzene sokabilmişti.
"Sakin ol, bir şey yok ben varım sadece."
Sadece onun olmadığı o kadar açıktı ki...
[MEZAR PARTISI: BIRINCI KITAP]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
◄[AU!]► MEZAR PARTISI® (NO.I) | #thriller (✓)
Mystery / Thriller#WATTYS2021 YARI FINALIST KAZANANI ✓ "Gittikleri gece kulübünde baskına uğrayıp saklanmak üzere girdikleri okulda başlarına gelen felaket ile o günün bir beladan ibaret olduğunu fark eden 6 üyelik bir grubun, yaşadıklarına şahitlik edeceksiniz." (Dİ...