Kod Adı: Mersin

Verin

"Bars Şeker ile neden ayrıldınız?" diye sordu bu sefer de.

"Arkadaşımın yanındayken hem şarjım bitti hem de benzinimiz bitti. O da telefonunu evde unutmuştu. Şehirden de uzaktık. Doğal olarak eve varmam uzun sürdü ve eve vardığımda gece yarısıydı. Bars Şeker de bana güvenmediği için kendisini aldattığımı ima etti. Bu sebeple ara verdik ve o evden çıkıp gitti. Tabii ben ona karşı bir şeyler hissettiğim için burada çalışan Hureyra Aydın'dan onun yerini bulmasını isteyip telefon numarasını attım. Hureyra bana geri dönüş yaptığında Bars'ın kaldığı Gold Otel'e gittim. Barışmak istiyordum fakat onu başka bir kadınla görüp terk ettim," dedim. 

"Şahsi meselenizden dolayı bilişim uzmanımızı kullanmanız doğru muydu?" diye sordu. Beni tuzağa düşürmeye çalışıyordu. 

"Bence ve aldığım eğitimlere göre bu doğru. Çünkü Bars Şeker benim ortağımdı ve onunla aramızın kötü olmasının sonucu dava tehlikeye düşebilirdi," dedim. 

"Bu tür şahsi meseleniz de sayılan işlerden dolayı daha önce de GGT'yi kullandınız mı?" diye sordu. 

"Hayır, kullanmadım. Bu olay ilkti. Bu da dediğim gibi dava için de önemliydi," dedim. 

"Bana hiç kendi çıkarlarınız uğruna yalan söylediniz mi?" diye sorunca "Hayır, size kendi çıkarlarım uğruna hiç yalan söylemedim," dedim. 

"Benden ya da bu birimden Kod Adı Mersin olan soruşturma hakkında gizlediğiniz bir şey var mı?" diye sordu. 

Derin bir nefes verdim ve "Gizlemek sayılmaz fakat içeriden bir köstebeğim var ve bu gelişme çok yeni." diye cevap verdim. 

"Bu köstebeğinizin adı ve soyadı ne?" diye sordu.

"Köstebeğim benim ajan olduğumu bilmiyor. Ona yalan söyledim ve Mersin'e düşman olduğumu sanıyor. Bu sebeple benimle çalışıyor. Yani onun adını vermem doğru olur mu, bilemiyorum." diye sorusunu cevaplandırdım. 

"Tabii ki doğru olur. Şimdi bana köstebeğim diye bahsettiğiniz kişinin adını verin," dedi.