Yansıyacak

2.2K 207 128
                                    

Selim'in kumlara düştüğünü görünce kaşlarımı çattım. Orada kum falan yoktu. 

İş makinelerin orada duran Toprak'ı görünce derin bir nefes verdim ve koşarak aşağı indim.

Selim ayağa kalkıp kendini toparlarken hızla ona sarıldım.

Selim de sol kolunu bana dolayınca "Lütfen bunu bir daha yaşamayalım," dedim. 

"Yaşamayacağız." diye fısıldayan Selim'in göğsüne kafamı yasladım.

Ambulans ve itfaiyenin seslerinin yanı sıra polis sirenleri de duyunca yavaşça yutkundum. Birazdan ayrılacaktık.

Selim bana baktı ve "Özgürlüğümü teslim ediyormuş gibi hissediyorum demiştim. Hatırlıyor musun?" diye sordu.

"Evet," dedim.

"Ben özgürlüğümü sadece senin ellerine bırakırım ve unutma, bunlar sadece senin için," dedi.

Yüzüne baktım ve "Son bir dakikamız diyebilirim," dedim. 

Selim gözlerimin içine baktı ve bir anda dudaklarımızı birleştirdi. Bu hamlesi beni şaşırtsa da kısa bir süre sonra kollarımı boynuna doladım ve öpüşüne karşılık verdim. 

"Selim Aker! Teslim ol!" diye bağıran polis memurlarından biriyle Selim'den bir adım uzaklaştım. 

Selim sol kolunu kaldırdı ve "Teslim oluyorum!" diye bağırdı. 

Polisler hızla gelip Selim'i tutuklarken "Kolunda kurşun yarası var. Hastaneye gitmeli," dedim. 

Başkan yanıma geldi ve polislere kimliğini gösterdikten sonra "Soruşturmanın geri kalanı bizde, siz gidebilirsiniz." diye emir verdi. 

Polisler emre uyarak gidince başkan bizim birimden iki adamı çağırıp "Selim Aker, hastaneye gidecek. Eşlik edin," dedi.

Ben de yanlarında gidecekken başkan "Ada mahkeme gününe kadar onu göremezsin," dedi. 

"Unutmuşum, üzgünüm efendim," dedim. 

"Mersin'i yakalayabildiniz mi?" diye sordu başkan. 

"Mersin'i Selim, Ahmet'i ben öldürdüm," dedim. 

"Mersin'in bağlantılarına ulaştık. Ahmet'in hain olduğunu doğruluyor," dedi.

"Şimdi ne olacak?" diye sordum. 

Başkan cebinden bir kağıt çıkarıp bana verdi "Aramıza yeniden hoş geldin. Üstlerin senin hakkında hiçbir şüphesi kalmadı. Yine de bugün neler olduğunu öğrenmek için biri gelip seni sorgulayacak," dedi. 

"Anladım efendim," dedim. 

"Hadi birime gidelim." diyen başkana "Selim'e ne olacak?" diye sordum. 

"Aklın onda kalmasın, ben onunla ilgileneceğim. Bizimle yaptığı işbirliği ona iyi yansıyacak," dedi. 

Derin bir nefes verdim ve "Gidelim öyleyse," dedim.

Kod Adı: MersinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin