Yüsra ellerini Fuat'ın üzerinden çekip zoraki bir gülümseme ile umursamaz gibi davranmaya çalışmıştı. Fakat o çabası gözlerinden belli oluyordu.
"Sen bilirsin."
Fuat, Yüsra'nın bu cevabı ile afallamıştı. Yüzünde şaşkınlıkla gülmüş ve elindeki şişeyi yere bırakmıştı. Cam kırılma sesleri bütün terası kaplarken Kuzgun ile Hande uzaktan onları sessizce izliyordu.
"Baya baya umursamaz gibi davranıyoruz öyle mi?" dedi Fuat.
Yüsra kollarını birbirine bağlayıp sahte bir gülümseme ile başını sallamıştı.
"Buraya senin için gelmedim Fuat. Sarhoşsun diye hiç bir şey söylemiyorum, ama zorlama."
"Sarhoşum öyle mi?"
Yüsra rahat bir tavırla onu onaylamıştı. Fuat her ne kadar sarhoş olsa da Yüsra'ya bakışlarından onu ne kadar özlediği anlaşılıyordu.
Fuat acınası bir gülümseme ile başını sallayıp ona çarparak gitmek için bir adım atmıştı fakat Yüsra'nın sözüyle donup kalmıştı.
"Buraya biriyle geldim."
Hande sessizliğinin arasında kaşlarını çatarak Yüsra'ya bakarken Kuzgun olaylardan habersiz öylece izliyordu. Fuat ise o sözlerden sonra başını kaldırıp koridordaki adama bakmıştı.
"Barlas gelebilir misin hayatım?"
O kelimeler Fuat'ın başından aşağıya kaynar sular dökülmesine sebep olurken Hande'yi şoka sokmuş Kuzgun'u ise şaşırtmıştı.
Barlas terasa çıkıp Yüsra'nın yanında durarak diğerlerine gülümsemişti.
"Selam millet."
Kuzgun uzaktan esmer uzun boylu adamı süzerken Hande, Fuat'a bakıyordu. Olduğu yerde donup kalan Fuat usulca arkasına dönüp onlara bakmıştı.
"Barlas bu Hande kardeşim sayılır, Hande bu da Barlas yakında nişanlanacağım adam."
Hande birbirine bağladığı kollarını çözüp Barlas'a ters bir bakış atmıştı. Fuat, Yüsra'nın ilk ve tek aşkıyken şimdi başka adam ile nişanlanacağını söylemesi Hande'ye büyük bir şok yaratmıştı.
"Memnun oldum Hande, Yüsra senden çok bahsetti."
Fuat daha fazla orada kalmak istemediği için yeniden arkasına dönüp gitmişti. Hande ise Kuzgun'a bakıp "Peşinden git." demişti.
.....
Fuat'ın olduğu ortama nişanlanacağı adamı getirmesi beni bir hayli öfkelendirmişti. Kuzgun onun peşinden gider gitmez hızlı adımlarla Yüsra'nın karşısında durdum.
"Sen ne yapmaya çalışıyorsun Yüsra?" dedim sinirle.
"Ne yapıyormuşum Hande? Nişanlanacağım adamı getirdim bunda kötü bir şey mi var?"
Benimle konuşurken güçlü kalmaya çalışıyordu. Fakat ben dostumu çok iyi tanıyordum. Fuat'ı gördüğünde affallamıştı.
Bakışlarımı yanındaki adama çevirdim. Kendinden emin ve ciddi bir biçimde bizi dinliyordu.
"Yüsra ile yalnız konuşmak istiyorum."
"Hayır, ne konuşacaksan onun yanınsa konuş." diyerek Barlas'ın elini tutmuştu.
Sözümün üstüne inatla kalmasını söylemesi ve o adamın elini tutması beni bir kez daha şaşırtmıştı. Bakışlarım ellerindeydi. Lafımı esirgeyeceğimden değildi, yanındaki adamın duyacaklarından sonra vereceği tepki için gitmesini istemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜZENBAZ
Teen Fiction"Aşk mı? Ölüm mü?" dedi gözlerimin içerisine derin derin bakarken. Elimdeki silah tam kalbine doğru bakıyordu. Gözlerim yavaş yavaş dolarken hırsla alıp verdiğim soluğun sesini duyabiliyordum. "Tabi ki de ölüm, senin gibi bir adam için asla aşkı s...