'Benim bir kurşunum bütün dünyayı durduracak güçteydi.'
"İşte" dedim odanın önünde durup kapıyı göstererek.
"Burası senin odan, bizimkilere senin için kıyafet ayarlatırım. Haricinde duşunu alıp dinlenebilirsin. Yarın evi gezer, sana görevini anlatırım."
"Sen nereye gidiyorsun?"
İşaret ve baş parmağımla küçük işareti yapıp sırıttım.
"Küçük bir işim var."
Gülümsedi, arkamı dönüp gitmeye başladığımda aklıma son dakikada gelen şey ile yeniden ona döndüm.
"Bir de, bütün ihtiyaçların odanda var. Haricinde dışarıya çıkma, sonra uyarmadı deme."
Yeniden önüme dönüp yüzümdeki ciddiyeti keskinleştirdim. O adam yaşadıkça benim buradaki yerim tehlikeye giriyordu. Aynı şekilde Mavi de tehlikeye giriyordu.
Yeniden asansöre binip en alt kata bastım. Pantolonumun arkasındaki tokamı çıkartıp saçlarımı ensemden toplayarak kendimi düzelttim.
....
Depoya vardığımda arabamdan inerek kemerimdeki silahımı çıkardım. Mermilerini kontrol ederek deponun kapısına doğru ilerlerken depoya yaklaştıkça Fuat'ın bağırışlarının yakınlaştığını duydum.
Adamlar kapıyı açtıklarında karşımdaki manzara karşısında kaşlarımı çattım. Fuat öfkeden deliye dönmüş şekilde sandalyeye bağladıkları adamı dövüyordu.
"Fuat ağabey, Hande geldi."
Adamlardan biri sonunda varlığımı hissederek ona söylediğinde Fuat nefes nefese bana dönmüştü.
"Nerede kaldın?"
"Mavi ile konuştum." diyerek tetiği çekip yüzü kandan gözükmeyen adama baktım.
Fuat bayıltana kadar dövmüş görünüyordu. Silahın ucuyla adamın alnını ittim.
"Uyan."
"Bakın, dediğim gibi kimseye bir şeyin adresini vermedim. Lütfen bana acımıyorsanız çocuklarıma acıyın."
"Telefon nerede?"
"Arabadaydı, yemin ederim arabadaydı."
Bakışlarımı Fuat'a çevirdim. Arka cebindeki telefonu çıkartıp elinde sallamıştı. Başımı sallayıp yeniden adama döndüm.
"Çocukların varsa bu işe girmeyecektin. Kendi evlatlarına haram para yedirirken de çocuklarım diyor muydun?"
"Ben çocuklarıma asla haram para yedirmem."
Fuat ile aynı anda gülmüştük.
"Senin çalıştığın adam diğer mafyaların başına çöküp onun mallarına konan bir şerefsizdi. Onun verdiği para helal mi sanıyorsun?"
"Mavi'nin size yedirdiği para helal bizimki haram öyle mi?"
"Bana bak-"
Fuat yeniden ona vurmak için uzandığında elimi önüne indirip durmasını işaret ettim. Bu işteysek sabretmeyi bilmemiz gerekiyordu. Fuat'ın sinirli bir yapısı olduğu için asla sabretmeyi bilmiyordu.
"Son duanı et."
"Cehenneme kadar yolunuz var piç kuruları!"
Az önceki baygın adam gözlerini cin gibi açmış bağırarak sandalyeden kalkmaya çalışıyordu. Silahı yeniden alnına dayayıp gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜZENBAZ
Ficção Adolescente"Aşk mı? Ölüm mü?" dedi gözlerimin içerisine derin derin bakarken. Elimdeki silah tam kalbine doğru bakıyordu. Gözlerim yavaş yavaş dolarken hırsla alıp verdiğim soluğun sesini duyabiliyordum. "Tabi ki de ölüm, senin gibi bir adam için asla aşkı s...
