Tam yarım saat olmuştu ve ne Mavi ne de diğerleri gelmişti. Bir sorun olduğunu kesinleştirmiştim artık. Elimdeki boş kadehi yanımdan geçen garsonun tepsisine koyup arıştırmalıklardan bir tane aldım.
Yarım saatte iki şanpanya dört viski içmiştim ve daha fazla sarhoş olmadan durmuştum. Elindeki çikolatalı krakeri ısırırken bakışlarımı terasın kapısından çekip Kuzgun'a baktım.
Ebrar ona yarım saattie bir şeyler anlatıyordu ama onun gözü bendeydi. Göz göze geldiğimizde krakeri yavaş yavaş çiğnemeye başladım. Ona benden uzak durmasını ben söylemiştim. Yanına gidip sohbetlerine katılmak biraz yüzsüzlük olurdu.
Ama ne konuştuklarını da merak ediyordum. Keşke vampir kulağım olsaydı da sohbetlerini uzaktan dinleseydim.
"Bipolar mısın be kızım?" dedim kendi kendime.
Bakışlarımı Kuzgun'dan çekip sakin bir nefes verdim. On dakika önce ona asla yaklaşmayacağımı söylerken şimdi yanına gitmek istiyordum.
Aklıma gelen şeyle dudaklarımın arasındaki krakeri çıkartıp yeniden onlara baktım. Ebrar buraya yeni gelmişti ve sevgilisi olan biriyle samimi sohbet ediyordu. Onu uyarmamda bir sakınca yoktu.
Kalan krakeri ağzıma atıp bir hırsla yanlarına doğru yürümeye başladım. Kuzgun geldiğimi fark etse de çaktırmadan Ebrar'ı dinlemeye devam ediyordu. İkisinin arasında durup direkt Ebrar'a baktım.
"Bakıyorum da sohbetiniz baya koyuydu. Ne konuştunuz bu kadar merak ettim açıkcası."
Ebrar elindeki meyveli içkisinden bir yudum alıp neşeyle Kuzgun'a baktı.
"Birbirimize anılarımızı anlarıyorduk. Bu sayede birbirimizi tanıyorduk. Ama Kuzgun'un baya komik maceraları varmış."
Bakışlarımı ona çevirip sahte bir gülümseme yerleştirdim yüzüme.
"Ne güzel." diyerek yeniden Ebrar'a döndüm.
"Ama fazla samimiyet kurma Ebrar'cım. Burada yaşamaya başladıysan en katj kurallarımızdan birini sana ben söyleyim. Burada aile gibi olabiliriz ama asla fazla samimiyet kurmayız."
Hemen yüzü düşmüştü.
"Ben sadece buradakileri tanımaya çalışıyordum."
"Anlıyorum ama kurallarımızın olduğunu unutma. Özellikle de sevdiği ve sevgilisi olan insanlarla fazla samimi olma. Bu konuda çok ciddiyim."
Ebrar'ın düşen yüzü aniden şaşkınlığı almıştı.
"Kuzgun'un sevdiği mi var?"
"Hayır sevgilisi var, Fuat'ın sevdiği var."
"Fuat mı? Sen ciddi misin?"
"Şaka yapar bir halim mi var?"
"Bahsetmemişti o yüzden şaşırdım."
Bakışlarını Kuzgun'a çevirip yüzüne müzip bir gülümseme yerleştirdi.
"Yoksa siz birlikte misiniz?"
"Hayır!"
Bir anda tepkiyle verdiğim cevap beni de şaşırtmıştı. Kuzgun sessiz kalırken Ebrar kaşlarını kaldırıp bana bakmıştı. Hafif boğazımı temizleyip cümlemi tamamlamak için kendimi hazırladım.
"Sevgilisi başka birisi, ayrıca buradaki kişilerin aynı ortamdan ilişki kurulmasına sıcak bakılmaz ki öyle bir şey olsa bile Kuzgun sevgilim olacak son kişi bile olamaz."
Şimdi de olayı daha beter batırmıştım. Ortamın gerildiğini hisseden Ebrar ellerini teslim olurcasına kaldırıp geri geri adımlamış ve sessizce yanımızdan uzaklaşmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DÜZENBAZ
Teen Fiction"Aşk mı? Ölüm mü?" dedi gözlerimin içerisine derin derin bakarken. Elimdeki silah tam kalbine doğru bakıyordu. Gözlerim yavaş yavaş dolarken hırsla alıp verdiğim soluğun sesini duyabiliyordum. "Tabi ki de ölüm, senin gibi bir adam için asla aşkı s...