BÖLÜM 64

1.2K 46 9
                                    

"Hande havuzdan yeni çıktın bari saçlarını kurulasaydın."

"Vaktim yok, motor nerede?"

"Aşağıda."

Hava kararmıştı, evde kaldıkça boğuluyordum. En iyisi şimdiden başlamaktı. Alınan siyah tayt siyah crop ve deri montu giyinip ıslak saçlarımı ensemden topuz yapıp siyah kısa kahküllü peruğu saçlarıma taktım.

Aynadan kendime bakıp iyice üzerimi inceledim. Sonunda cesaret edip kendime bakmayı başarmıştım. Ama normal olarak değil hırstan yapmıştım.

"Sabaha karşı dönerim."

"Tamam o zaman şu telefonu al."

Cebinden çıkardığu telefonu bana uzattığında şaşkımca kadına baktım.

"Kimin telefonu?"

"Sana almıştım dün, bugün geldi. Sim kartı var numarasını kaydettim. Aradığımda sana ulaşabilmek için."

Telefonu elinden çekip montumun içine soktum. Ardından yanından geçip koridora çıktım. Hemen karşı odada Zümra'yı beni izlerken gördüm.

Masum bakışlarıyla bana bakıyordu. Bir an duraklasam da sonradan önünden geçip koşar adımlarla merdivenleri inip dışarıya çıktım.

Bahçenin içerisinde mat siyah sports bir motor vardı. Hemen üzerinde de onun takımı kask vardı. Daha önce iki kez görevde motor kullanmıştım.

Kaskı başıma takıp motorun üzerine binerek anahtarı çevirdim. Motor anında çalışıp ilerlemeye başlamıştı.

Ana yola indiğimde eski evimin yoluna saparak motoru hızlandırdım. Annemin yazdığı günlüğü bulmam gerekiyordu.

Ev ne haldeydi onunda görmek ve bilmek istiyordum. Silah kemerim, silahlarım ve günlüğümü almam lazımdı.

Artık tek başımaydım, gönlüme gücüm yetmemişti ve sonucunda herkesi kaybetmiştim. En azından yaptığım hatanın telafisi olarak intikam alacaktım.

Kuzgun beni en hassas noktamdan yakalayıp kendine aşık etmiş ve sonra kullanıp atmıştı. Aynısını bende ona yapacaktım, en hassas noktasını bulup bana yaptığı gibi sevdiklerinden vuracaktım.

Eve yaklaştığımda önden etrafa bakındım. Arabalar yoktu, etraf ölüm sessizliğine bürünmüştü. Evin duvarları kurşun izi camları paramparçaydı.

Motoru kimsenin göremeyeceği bir yere çekip başımdaki kaskı çıkardım. Dört gün önce yaşadığım bu ev, ailem şimdi yok olmuştu.

Motordan kalkıp kaskı üzerine koydum. Yavaş ve titrek adımlarla eve doğru ilerleyip bahçesine girdiğimde gözlerim dolmuştu.

Yerde hala kan izleri vardı. Kurşun kovanları, kan izleri, kurşun izleri...

Hepsi benim yüzümden olmuştu, düşmanımızı getirip evin ortasına ben yerleştirmiştim.

Merdivenleri çıkıp evin içerisine girdiğimde tüylerimi diken diken eden o karanlıkla karşı karşıya kalmıştım. Göz gözü görmüyordu, ışığı hiç eksik olmayan ev karanlığa gömülmüştü.

Titreyen ellerimle cebimdeki telefonu çıkartıp flashını açtım. Dışarıdan farksızdı, aralarındaki tek değişiklik evin içerisinde kan yoktu. İşlerini dışarıda bitirmişlerdi.

Koridorun sonundaki acil çıkışın kapı kulpuna uzandım. Açılmıştı, burası sadece Mavi için vardı ve büyük ihtimalle kaçmak için buraya sığınmıştı.

DÜZENBAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin