Ve senin yanında
öylesine huzurlu öylesine huzursuz
Öylesine baskı altında ve öylesine huzurluyum ki
-Franz KafkaÖldürmeyen acı güçlendirir mi gerçekten ? Bilemiyorum belki öyle belki değil. Beni güçlendirmediği kesindi en azından şimdilik.
Eve geri dönmüştük. Birazdan da Türkiye'ye dönmek için yola çıkacaktık. Az önce benim yemem için bir şeyler hazırlanmıştı. Ama iki lokmadan fazla bir şey girmemişti mideme. Karan yanıma gelerek kaşığı o devraldı. "Biraz daha ye lütfen." dedi kısık bir tonda.
Yüzüme bakmıyordu.
Kaşığa çorbayı doldurup yavaşça altını kasenin kenarına sürttü. Dudaklarına yaklaştırıp birkaç kez üfledi. Kaşığı bana doğru uzattığında beklemeden içtim. Bunu birkaç kez daha tekrarladık ama daha fazla yiyemeyecektim. Midem kaynıyordu resmen.
Karan kaşığı tekrar bana uzattığında "Karan midem almıyor. Bu kadarı yeterli." dedim.
Yavaşça başını sallayıp çorba tepsisini masaya bıraktı. Üçümüzde salondaydık. Ama evde ki herkes ayaktaydı. Çalışanlar dahil. Hastaneden geldiğimizden beri Karan yüzüme bakmadığı gibi kanlı elbiseden kurtulmam için çalışan teyzelerden yardımcı olmalarını istemişti.
Kendini suçluyordu.
Önümden kalkacağı sırada kolunu tutup durdurdum. "Yüzüme bakmayacak mısın ?"
"Güzel yüzüne bakmaya bir yüzüm olsaydı tek bir an bile bakmamazlık etmezdim." dedi.
"Karan kendini suçladığında bir yere varamayız." dedim elimi yüzüne doğru uzattıp sakallarını okşadım. "Kimi suçlayacağım." dedi alaylı bir gülüşle. "Hepsi benim halt yemem." dedi.
"Birde benim." dedi salonun bir ucunda oturan Yaman.
İkiside kendini suçluyordu.
"Kadında bir tuhaflık olduğunu hissettiğim halde önlem almadım. Evin içinde beraberiz ters bir durum olursa mücadele ederim dedim." diyerek sıkıntılı bir soluk verdi. Dizine yasladığı elini saçlarının arasından geçirip hırsla çekti.
"Kadın ? ona ne oldu ?" dedim. Şimdi aklıma gelmişti sormak.
"Kendini öldürmüş." dedi Karan oldukça soğuk bir sesle. Öyle ki benim kanım donmuştu. İşini yaptı ve kendini mi öldürdü ? Ya da yakalanmamak için..
Orada öylece ne kadar oturduk bilmiyorum. Neyi beklediğimizi de bilmiyordum. Bence onlarda bilmiyordu. Sadece oturuyorduk.
Bakışlarım koluma kaydı. Üzerim değiştirilirken uzun kollu bir şey giymek istemiştim. Görmemek daha iyiydi. Hem benim için hem Karan için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERCESTE
Teen FictionKaran Haznedaroğlu. 27 yıldır her istediğini elde eden, sadece adıyla bile bütün kapıları açabilecek bir adam. Şimdi her şeyden çok istediği bir şey vardı. Onu alarak buz tutmuş kalbinin en güzel köşesine saklamak, gülümsemesiyle çıkan güneşte ısınm...