69. KALBİM ÇUKURDA

44.2K 2.1K 1.4K
                                    

Hoşgeldiniz.

Oy verdiysek eğer iyi okumalar. Bol yorum yapmayı unutmayın.
Not: bu bölümde Ahu sahnesi yok. Bir sonraki bölümde okuyacağız. Yayında bahsetmiştim ama ona sıra gelmedi bölüm çok uzun oldu.

HAZNEDAROĞLU

Haleye mesaj geldiğini öğrendiğim an Uygar beni tutmasaydı sanırım şuan bütün şehir ayağa kalkmış olurdu.

Benimle bir anlaşma yapıyorsan, ona uymak zorundasın.

Uymazsan gazabımla yüzleşmeye mecbursun.

Hele ki konu Haleyse.

"Görüşme ayarlandı yarın akşam Panterle randevun var abi." dedi Uygar. Hale davetten ayrıldıktan sonra bizde eve geçmiştik. Yolda yarın akşamı konuşurken Uygarın gerginliğini farkettim. Uygar... Her zaman kardeşimdi ama bu geçirdiğimiz yedi ay da bana her şey olmuştu. Bir o vardı üstelik yanımda. Her zaman Uygarın ve Yaman'ın ihtiyaçlarını ben hallederken bu sefer Uygar bana el ayak olmuştu. Yasımızı birlikte tuttuk. Yedi ay bir evde, evin bir odasında başımda bekledi, benimle içti, benimle sarhoş oldu, benimle ayıldı, benimle acı çekti, benimle uykusuz kaldı ve benimle tedavi oldu.

"O kadar istiyorum ki..." dedi ben sormadan o döküldü "bir an önce şu işi bitirmeyi ve onu öldürmeyi. Aynı zamanda kolay bir ölüm olsunda istemiyorum onun için." dedi.

"Bu kadar yol katettik. Bundan sonrası daha kolay olacak." dediğimde Uygar yüzüme baktı "daha mı kolay olacak daha mı zor ?" dedi imayla. Bakışlarımı cama çevirdim.
"Hale bu kadar yakınındayken olmuyor, değil mi ?" dedi.

Sıkıntılı bir soluk bıraktım. "Ne uzakken oluyor ne yakınken." çünkü yakınkende bir o kadar uzaktı bana.
"Tek hesaba katmadığımız şey buydu." dedi Uygar. "Haleden böyle bir değişim beklemiyorduk. İşlerin içine bu kadar bulaşacağını tahmin edemedik."

Bu ayrılıkla illa değişecek ve büyüyecekti. Ama bu kadarını beklemediğimi itiraf etmem gerekirdi. Ben hayatımda ilk defa yanıldım. Sandım ki kendi içine kapanır bir köşede acısını çeker. Ama o öyle bir değişmiş ki. Kendi düzenini kurmuş, işinin başına geçmiş yetmemiş benden kalan karanlık düzenin başına geçmiş ve orayı da kendince, kendi tarzında yönetir olmuştu. Üstelik her şeyden çok Yaman'ın intikamını almak istiyordu. Tüm bunlar bir yana bu güçlü duruşundan inanılmaz gurur duyuyordum. Öte yandan yitip giden duyguları, gözlerinde sönen ışığın sebebi olduğumu bilmek sırtıma öyle bir biniyordu başımı öyle bir eğiyordu ki yanında ayaklarına kapanasım geliyordu.

Güzelim ben yokluğunda sana gelmeyeyim diye şu sırtıma kaç darbe yedim de eyvallah demedim sen bir bakışınla yere serdin beni.

"İyi başa çıkıyor ama yinede onu korumam lazım."

Uygar oturduğu yerde devleşti. "Herhalde. Ne zaman elimizi çektik ki üzerinden." dedi. Hiç çekmemiştim. Hiçte çekmezdim.

Eve girdiğimde ışıkları hiç açmadım. Bunca zamandır karanlık içime işlemiş benden parça olmuştu. Hale hayatıma girdiğinde kaybolan karanlığım bedenime geri dönmüştü. Daha Kara, daha acımasız.

Planımın sondan bir önceki aşamasındaydım. En tehlikeli kısmı bu iken Halenin bu kadar aktif bir şekilde işlerin içinde olması benim planlarımı bozuyordu. Üstelik Panter bu yeni Haleyi gördükten sonra planlarını değiştirirse her şey sil baştan olurdu.

Haleyi bir şekilde eskisi gibi koruma altına almam lazımdı. Ama bana karşı olan tavrı ve çevresindeki insanlarla bunu aleni yapamazdım. Gizliden yürütecektim mecburen. Panterle yaptığımız anlaşma pamuk ipliğine bağlıydı o da bu anlaşmayı bir anda bozabilirdi bende kural dışı bir harekette bulunabilirdim. Benim hamlelerim artık Haleye bağlıydı. Ya onun eylemleri sonucunda Panterle olan anlaşmamız devam edecek ve ben istediğim bilgiyi elde ettikten sonra anlaşmayı bozacaktım ya da Haleyi korumak için anlaşmayı bozup eski düzene dönecektim.

BERCESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin