BAYRAM ÖZEL BÖLÜM

27.1K 1.4K 416
                                    

Bu bölüm bir özel bölümdür.

Bayramımız kutlu olsun.
Sevdiklerimizle nice, güzel bayramlar görelim. Bu bölümde benim size bayram şekerim. 🤍

Hikayenin gidişatıyla bir alakası yok. Bu bölümü eğer Karan ve Hale'nin hikayesi mutlu biterse bir bayram sabahı, kötü biterse başka bir evrende en güzel halleriyle gibi hayal ederek okuyalım.


Uyku yavaş yavaş Halenin bedenini terk ederken göz kapakları hala oldukça ağırdı. Konaktan gelen sesler artık kalkması gerektiğini işaret etse de gözlerini tamamen açamayacak kadar yorgundu.

Bir ay Karandan köşe bucak kaçması -arada sırada akşam yapılan kaçamaklar hariç tabi- dün gece son bulmuştu. Karan "karıma doymak istiyorum." diyerek akşam daha herkes çay faslındayken Haleyi elinden tutup yukarı odaya çıkarmıştı.

Babaanne bakışlarıyla onları süzse de Karanı durdurmak adına bir şey dememiş onun yerine tatlı tatlı lafını sokmuştu. "e oruç yordu tabi pek iş yaptınız gidin dinlenin." demişti.

"Güzelim" diye uykulu ama tok ses Halenin kulaklarına dolunca gülümsedi. Yatakta gözleri kapalı kedi gibi mırıldandı. Karan karsının bu haline içi giderek bakarken uykusunun açılacağını bile bile yanaklarına sert öpücüklerini bırakmaya başladı. Yıllar içerisinde çok şey değişmişti ama Karanın, Haleye olan aşkı hiç değişmemiş aksine katlanarak çoğalmıştı.

"Birazdan gideceğiz namaza, haber ver dediğin için uyandırdım ama ben gelene kadar yat sen kalkma." dedi Karan karsının yastığa dağılmış saçlarını severken. "Mmmm..." diye yatakta gerinince Hale, Karan nefesini tuttu. Evlilikleri boyunca en sevdiği şeylerden biri Halenin uyanmasını izlemekti. "aşağıdan sesler geliyor kalkayım, valla babaannem arkamdan laf eder." dedi yastıkta biraz doğrularak.

Karan uzanıp kokusunun kaynağı olan boynundan öptü koklayarak, Halenin tekrar gözleri kapandı. Karan dudaklarını oradan çekmeden konuştu "ben tembihleyeceğim kızları, ben gelene kadar gelmesin kimse seni uyandırmaya." dedi.

Nazlıcan ve Esranın sesleri geliyordu, kızlar bu bayram sabahında bahçede ki büyük masaya mükellef bir sofra kuruyorlardı. Fakat gel gelelim Hale için saat çok erkendi hala içi uyuyordu, Karanda bunun farkındaydı, gülümseyerek izliyordu bu halini.

Kapının dışından "hadi oğlum hadi oğlum ayrıl artık da karından !" diye söylenen amcalarının sesini duyunca ikisi de sırıttı. "Namaz kaçacak, karın kaçmaz." diye ekledi.

Hale elini uzatıp Karanın yanağına koydu, sevdiği sakallar avcunu okşadı yine. Karanda hemen Halenin elinin üstüne elini kapattı. Gözleri geceliğinin askısına kaydı. Az önce omzundan düşmüştü. "İn hadi sende aşağıya. Bekletme ayıp olur." dedi.

Karan umursamaz bir mimik yaptı, Halenin içi gitti. Hala çok serseri, çok yakışıklıydı. Fakat yaş aldıkça oturan bir olgunluk vardı ki bu Haleyi çıldırtıyordu. Her yaşında hala kendisini etkileyen bir kocası vardı. Hale onunla birlikte yaş almayı da sevmeye başlamıştı. Saçı beyazlayacak, kırışacak diye korkan bir kızdan her yaşın bir güzelliği var kadınına evrilmişti. Bu da tamamen Karanın etkisiyle olmuş bir şeydi. Onun her haline, her yaşına aşık aşık baktıkça Hale hala ilk zamanki gibi şımarıyordu. Karanda karısını şımartmaktan geri kalmıyordu. Bunu kendine görev edinmiş gibiydi.

Onun için karısına hizmet vatana hizmetti.

"Karımdan kopamıyor oluşum ilk değil onlarda alışıklar." dediğinde Hale kıkırdadı.

"Ama kocacığım hoca seni beklemez." dedi gülüşlerinin arasından. Dağılmıştı uykusu. "Git namazını kıl, bizim için dua et gel." dedi Hale uzanıp yakasını düzeltti. Saçları hafif ıslaktı ki abdest aldığı için bu normaldi, onları da parmaklarıyla şöyle bir düzeltmeye başlayınca Karan gözlerini kapattı. Hale yastığına yaslanmış uzanıyordu yatakta Karan ise dirseğinin üzerinde Haleye dönük yan yatmıştı yatağa. Karısını öpüp çıktığını söyleyecekti ama iş yine nerelere gelmişti. Hala gözleri kapalıyken "sen benim her duamda varsın zaten." dedi.

BERCESTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin