BERCESTE

3. Sınırlar 🦋

Gelmişti.

Tam istediği gibi ön koltuklarda yerini almıştı. Şimdi sahneye çıkıp konferansı vermesi gerekiyordu. Pekala Karan daha önce bir çok kez konferans vermişti elbette şuan heyecanlanmıyordu ama tam 1 sene sonra Halesinin gözlerinin içine bakacaktı. Bu durum bedeninin kasılmasına neden oldu.

Karan'ın en merak ettiği şey Hale kendisini hatırlayacak mıydı hatırlamayacak mıydı ? Bu soru aklını fazla kurcalıyordu.

Tamam, artık sahne zamanı.

İlk Haleyle göz göze gelmişti. Karan bu hissi çok özlediğini fark etti. 1 sene olmuştu gözleri gözleriyle kucaklaşmayalı. İçi titredi adamın. Huzur doldu. Derin derin soludu keşke kokusunu alabilseydi bu mesafeden.

Konferans konuşmasını başlatmıştı. Herkes ilgiyle onu dinliyordu. Karan'da sürekli Haleyle göz teması kuruyordu. O an fark etti Halesi bir şeyler düşünüyordu. Kaşları hafif çatık, gözleri ise ilgiyle kısılmış kendisine bakıyordu. Karan bu durumdan oldukça memnun olmuştu.

Evet güzelim hatırlayacaksın..

Bir yandan öğrencilere yol gösterecek şeyler anlatıyor diğer yandan Hale'nin yüz ifadesini tartıyordu.

'Sanırım sana biraz yardımcı olabilirim güzelim' diye içinden geçirdi Karan. Hale'nin her halinden belliydi Karan'ı hatırlıyordu ama nerden bir türlü bulamıyordu.

Karan o sırada konuyu İtalya'ya getirdi. "İtalya" derken bakışlarını Haleye çevirmişti ilgiyle kafasını hafifçe eğip ona baktıktan sonra salona dönerek cümlesine devam etti.

Sonuçta İtalya dönüşü uçakta tatlı anları olmuştu. Hale şimdi hatırlayacaktı emindi.

İtalyada ki deneyimlerini anlatmaya devam ederken birden cümlesi yarıda kesilmişti.

"BULDUM !"

Ses Hale'den gelmişti. Karan, Hale'nin neden bahsettiğini anında anlamıştı. Bu yüzden dudaklarının kıvrılmasına engel olamadı. Sonrasında meleği o kadar masum görünmüştü ki gözüne. Herkes ona bakıyordu bu Karan'ın sinirlenmesi için yeterli bir sebepti ama Hale'nin utanması, parmaklarıyla oynaması..

Kızaran yanaklarıyla Karan mest olmuştu.

"Afedersiniz ben... ben telefonumu kaybettim sandım da buluncada birden şey oldu."

Hı ? ne oldu güzelim dinliyorum. Hale kendince bir yalan bularak kendini ifade etmeye çalışıyordu. Karan iyice keyiflenmişti.

Konuşmasını sonlandırmıştı ve soru cevap kısmına gelmişti. Karan'ın nefret ettiği bölüm.
Saçma sapan sorular sorabiliyorlardı ki hangi spor salonuna gittiği sorulması bunlardan biriydi.

Karan gelen soruları yanıtlarken bir hocanın Hale ile konuştuğunu gördü. Hoca onunda katılım sağlamasını istediğini el hareketlerinden anlamıştı ellerini önce Haleye açıp sonra sahneyi işaret etmişti.

O sırada Karan ve Hale tekrar göz göze geldi. Karan tamamen Haleye dönerek onu dinlediğini göstermişti.

Hale ağzını açtığında Karan büyük bir ilgiyle onu dinlemeye başlamıştı ama Hale'nin direk Kaya Şirketiyle aralarında yaşanan tatsız olaydan bahsetmesi Karan'ı biraz germişti çünkü bu Karan'ın karanlık tarafıydı. Hale ile hayatlarını tamamen bağladıklarında bile bu yüzünü göstermeyecekti.

Kendine defalarca tekrar etmişti 'Benim olduğunda asla hiçbir şeyden korkmayacaksın.'

Buna Karan'ın kendiside dahildi. Hale'nin Karandan korkmaması gerekiyordu. Bu yüzden silahlar hep Hale'nin arkasında kalmalıydı.