Üç hafta önce
—Torunlarım, yeni bir maceraya hazır mısınız bakalım ? Luke inanamayarak:
—Ciddi misin, daha geçen hafta çöl tapınağını yağmaladık, dedi.
—Ona da macera mı diyorsun, içi bomboştu.
—Mark az daha havaya uçuyordu. Bahçede odun kesmekte olan Mark adını duyduğu gibi evin camından içeri atıldı.
—Biri Ejder Avcısı Mark'ı mı çağırdı ?
—Kapının bir amacı var, niye kullanmıyorsun ?
—Meeh... Sıkıcı, diyerek kardeşini geçiştirdi. Dede heyecanla Johnson'ı da çağırdı. Johnson kendini dedesinin kütüphanesine kapatmış üç gündür uyumadan kitap okuyordu. Yorgun argın kapıyı açtı. Üç gündür oturduğu yerden kalkmadığı için ayakları uyuşmuştu. Sendeleye sendeleye salona geldi. Gözleri yarım yamalak açıktı.
—Okur yazar yarasamız da geldiğine göre yeni macerayı anlatabilirim. Johnson esnerken:
—Daha bir şey yazmadım, diye dedesini düzeltti.
Birlikte dedenin çalışma odasına gittiler. Etrafta bir sürü açık kitap, duvarlarda çizimler, masasında ise bir harita vardı. Her şeyi çoktan planlamış, kardeşlere ise dinlemek kalmıştı.
—Yeni okuduğum kitaba göre çok özel bir kitaplık varmış. Buradan aldığın kitabı nether portalına attığında, portal daha önce görmediğin çok garip diyarlara açılan bir portala dönüşüyormuş. Johnson hemen itiraz edecekti ama dede parmağıyla ağzını kapattı.
—Bambaşka garip diyarlar ama çoğu hiçbir şeyin olmadığı işe yaramaz ıssız diyarlar.
—Ee, o zaman niye gideceğiz ? diye karşılık verdi Luke.
—Daha bitmedi... Bu kitaplara yazdığın şeylere göre gideceğin diyar da değişiyormuş. Bir maceraperest öyle bir şey yazmış ki tarif edemeyeceği, garip diyarlardan zibilyon kat daha garip bir yere gitmiş. Anlattığına göre, GİTTİĞİ YERDE CİSİMLERİN KÖŞESİ YOKMUŞ ! Bunu demesiyle kardeşlerin gözleri fal taşı gibi açıldı. Johnson'ın uykusuzluğundan eser kalmamıştı. Hep bir ağızdan:
—Ne ?! diye bağırdılar.
—Nasıl yani ? diye şaşkınlığını gösteren Mark'ın ardından Johnson:
—Cisimler köşeli değil ise nasıl peki ? diye sordu. Hiçbiri buna akıl erdiremiyordu.
—Ben de nasıl olduğunu bilmiyorum. O yüzden de sizlerle birlikte oraya seyahat etmek istiyorum.
—Peki o macerapereste ne olmuş ?
—Duyduğuma göre kimse ona inanmamış ve deli olduğu düşünüp hapsetmişler.
—Yani bir delinin dediklerine inanıp maceraya atılacağız... Tamam o zaman ne zaman başlıyoruz, dedi Mark. Dedeyle katıldığı maceralardan en çok o zevk alıyor, yeni maceraları iple çekiyordu. Son ejderini öldürdüklerinden sonraki üç yılda hiçbir macera onu tatmin etmemişti. Hep daha büyük maceralar istiyordu.
—Peki, bu kitaplık nerede ?
—İşteee orasını bilmiyorum. Ama olabileceğini düşündüğüm yerleri haritada işaretledim. Masaya serili haritadaki iki köyü ve şehri gösterdi.
—En yakında şehir var. Dört günde gideriz. Eşyalarınızı alın hemen yola koyulalım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİNECRAFT ÜÇ KARDEŞ - TEK KİTAP
PertualanganSerinin düzenlenerek tek kitap haline getirilen versiyonu. Yazım hataları daha az, hikayede ufak değişiklikler var ve bölümler çok daha uzun. İkinci kitap sıfırdan tekrar yazıldı.