Önünde duran limonlu turta çok lezzetli görünüyordu. Mhyris, tatlı yemeyi severdi. Limonlu turta ise favorisiydi. Küçükken, onun bir Leydi için olması gerektiğinden fazla tatlı yediğine dair sızlanan çok fazla bakıcısı olmuştu. Mhyris ise onları kızdırmakla eğlenir, gizlice tüm turtayı yiyip bitirirdi. Ancak son zamanlarda, Leydi Mhyris için bir şeyler yemek eziyete dönüşmüş durumdaydı. En sevdiği tatlıyı görmekten bile midesi bulanıyor, burnuna kokusu gelsin istemiyordu.
Yüzünü başka bir yöne çevirip derin bir nefes aldı. Yorgun hissediyordu. Uyumak, son iki aydır onun için bir lüks haline gelmişti. Daemon onu terk edip gittiğinden beri yakut taşlı kolye boynunda hiç görülmemişti. Mhyris kolyeyi çekmecesinin en derinine bırakmıştı. Kral Viserys'in ona hediye ettiği altın bir kolyeyi takıyordu artık. Görünüşü güzeldi ama yakut taşlı kolye gibi Mhyris'e, kendisini daha iyi hissettirmiyordu.
Genç kadının kabusları da bir o kadar kötücüldü ve Mhyris'e günlerini boğulma hissi ile geçirmesi için baskı yapıyordu. Yabancı kızıl kadın, her gece daha çok yaklaşıyor ama bir türlü Mhyris ona ulaşmanın yolunu bulamıyordu. Karanlık sarayın gölgesi, Mhyris'i boğuyordu her gece. Henüz rüyasında hayatta kalmayı da başaramamıştı. Bunun bir çeşit haber olduğuna inanıyordu. Boğazı, sanki ölümü yakınmış gibi yanıyordu.
"Leydi Laena biraz küçük değil mi?"
Kral Viserys'in sorusu, yanında oturan Lord Strong'u geçerli bir cevap bulabilmek için düşünmeye itmişti. Öğle vakti, yemek masasını küçük bir konseye çevirmişlerdi. Kral, Otto'nun fikirlerini almıştı ve şimdi de Lord Strong'a danışmak için onu yanlarına davet etmişti.
"Evlilikler siyasi bir anlaşmadır, Majesteleri." dedi nihayetinde, Lord Strong. "Bunu da bir ittifak olarak düşünmeniz gerekiyor."
Rhaenyra ve Mhyris, birbirlerine bakıp gülmemek için kendilerini tuttular. İki yetişkin adamın evlilik meselesini tartışıyor olmaları, onlara komik gelmişti. Kral'ın isteği ile ona yemek salonunda eşlik ediyorlardı ancak geldiklerinden beri sessiz kalmışlardı. Çünkü konseyde konuşulan konu, artık yemek salonlarına ve koridorlara kadar taşmıştı. Kral Viserys'in soyunun devamı için ikinci kez evlenmesi gerekiyordu. Otto Hightower da bu konuda Viserys'i bir hayli zorluyordu. Elbette ki onun amacı kendi çıkarına bağlıydı ama başka bir akıl, Lord Strong araya girince Kral Viserys bir karar verme ikilemine düşmüştü. Zorunluluğa sadece kulak kabartan Prenses Rhaenyra ise babasını yeni evliliği konusunda desteklediğini söylememişti ama nedense karışmak istemiyor gibiydi. Ya da şimdilik sessiz kalıp sadece gözlem yapıyordu. Gerginlik yaratmak yerine tabağında duran limonlu kremayı tadıyor ve Mhyris'in ilgisini çekmek için arada bir ona masanın altından ayağı ile dokunuyordu.
"Kız on iki yaşında, Lyonel." dedi Kral Viserys. Aemma'nın ölümünün ardından, böyle bir zorunluluğa düşmüş olmaktan hoşnut değildi.
Driftmark Lordu Corlys Valeryon, kısa bir süre önce Viserys'e önemli bir teklifte bulunmuştu. Kızı Laena Valeryon ile Kral Viserys'in evliliğini önermişti. Böylelikle zaten akraba olan iki hanedanın birliği ve kanı tazelenecekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Red Targaryen ☾ Daemon Targaryen
FanfictionKral Viserys I. tarafından küçük yaşta himaye altına alınan ve Rhaenyra Targaryen'in gözünde bir abla gibi büyüyen Mhyris Silverarmor, uzun kızıl saçları ve büyüleyici görünüşü ile Westeros'un en güzel kadınlarından biridir. Ancak on yedi yaşında ol...