Yedi Emin'in Kışı

1.7K 111 233
                                    

Merdivenlerden yukarıya çıkarken ikisinin de aklında tek bir düşünce vardı. "Birbirlerine kavuşmak."Bu bir günlük ayrılık ikisine de bir asır gibi gelmişti.Sadi anahtarı oyuğa yerleştirip kapıyı kaçtı. Songül hızlıca içeriye girip bekledi kocasını. Sadi kapıyı kapatır kapatmaz göz göze geldi karısıyla. Büyüyen göz bebekleri ve düzensiz nefes alış verişiyle çok şey anlatıyor gibiydi. Sırılsıklam olan bedenlerine aldırmadan çekildiler birbirlerine. Derin ve tutkulu öpüşmelerine küçük iniltiler karışırken Songül odaya doğru çekmeye başlamıştı Sadi'yi.

Sadi adımlarını Songül'e uydurarak ilerledi odaya doğru. Kapının kulbuna elini yaslayıp nefeslendi. Bakışlarını karısından ayırmadan bir hamlede içeri çekti onu. Yüzünün her santimine öpücükler kondururken üzerindeki ceketten kurtardı karısını. Hafifçe tebessüm etti Songül. Vakit kaybetmeden Sadi'nin paltosunu yerle buluşturup iyice yanaştı kocasına.

Sadi ellerini Songül'ün kazağından içeriye soktuğunda tek nefesi paylaşır hale gelmişlerdi. Songül'ün küçük iniltileri odada yankılanırken Sadi karısının üzerindeki fazlalıklarından kurtulmakla meşguldü.

Songül iç çamaşırları ile kaldığında Sadi'yi yakasından tutup yatağa çekti. Alt dudağını dişlerken "seni seviyorum" dedi mırıldanarak.

Duyduğu cümle ile gülümsedi Sadi. "Ben daha çok" derken kendini geri çekip kurtuldu kazağından. Sadi'nin bu aceleci tavrı ile kıkırdadı Songül. "Sabırsızsın" derken Sadi'nin boynundan çenesine doğru öpücükler kondurmaya başlamıştı.

Songül'ün sıcak nefesi boynunda dans ederken kendini tutmakta zorlanıyordu Sadi. Hızlı bir hamle ile Songül'ü üzerine alırken fısıldadı. "Beni bir daha sakın bırakma"

Sadi'nin cümlesi ile gözleri buğulandı Songül'ün. Kocasının kucağına iyice yerleşirken mahsun bir tını yerleşti sesine. "Özür dilerim"

Songül'ün mahsunlaşması ile Sadi derin bir öpücük kondurdu karısının dudaklarına. Belini hafifçe doğrultup sarmaladı onu. "Üzül diye söylemedim Songül. Ama yalvarırım bir daha beni bırakıp gitme. Sensiz nasıl yaşanır, nasıl nefes alınır bilmiyorum ben."

"Gitmem" dedi Songül. Başını Sadi'nin omuz girintisine yerleştirdiğinde dünyanın en güvenli ve huzurlu yerindeymiş gibi hissetti kendini. Sonra başını hafifçe geriye çekip kocasının bir ton koyulaşan maviliklerine baktı gülümseyerek. "Nerede kalmıştık"

Küçük bir kahkaha attı Sadi duyduğu cümle ile. Songül'ü tekrar yatakla buluşturup dudaklarını boynuna gömerken mırıldandı. "En heyecanlı yerinde"

"Sadi" dedi Songül yarım bir nefesle. Boynunda dolaşan dil darbeleri ile kendinden geçerken Sadi'nin sırtına geçirdi tırnaklarını.

Dudaklarını Songül'ün boyun bölgesinden göğüslerine doğru yavaş yavaş indirirken küçük ısırıklar bırakmayı ihmal etmedi Sadi. Hissettiği hafif acıyla hırıltı ile karışık haykırdı Songül sevdiği adamın adını. "Sadiii"

Başını kaldırıp Songül ile göz göze geldiğinde hafifçe gülümsedi Sadi. "Beni bırakıp gitmenin bir bedeli olacaktı herhalde" dedi mırıldanarak.

Adamın söylediği cümleyi duymasına rağmen cevap verebilecek durumda değildi Songül. Düzensizleşen nefes alışverişi ve delicesine atan kalbi ile kendinden geçmiş bir vaziyetteydi. Sadi diliyle Songül'ün vücudunda gezintiye çıktığında Songül'ün iniltileri yerini küçük çığlıklara bırakmıştı.

🕊️
Nejat Kırdar odasında sinirle dolanırken Songül'ün peşine taktığı adamlardan  ses seda olmaması ile iyice gerilmişti. Bakışlarını adamı Ali'ye çevirip sinirle gürledi. "Git şu Mesut itini getir bana."

Bir küçük sadgül meselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin