Beni sev istedim..

2.4K 112 293
                                    

"İnsan sevdiğinin bir sözüne küser mi...
...
İnsan sevdiğinin söyle­mediği sözüne de küserdi."

"Şükrü Erbaş"
🥀

Bazı pişmanlıklar;kaybetme korkusu yüzünden doğardı.

En büyük kaybetme korkusu, gözlerinin içine acı dolu bir ifadeyle bakarken sıkkın bir nefes verdi Sadi.

Sevdiği kadının dudaklarından dökülen söz, kulaklarında yankılanırken; yüreğinin orta yerinde bir yangın başlamış ve onu yakıp saniyeler içinde küle çevirmişti.

Toz haline gelen her bir zerresi, etrafa saçılırken "Songül" diye inledi fısıldarcasına.

Adım atmaya dermanı olmayan bacakları titrerken, yüreği koşarak sarmaladı sevdiği kadını.

Etrafındaki kalabalık bir anda önemini yitirirken, yaralı yüreğindeki köz, sevdiği kadının gözlerinde gördüğü acı ile harmanlanıp nefessiz bırakmıştı onu.

Söylemek istediği her kelime boğazını yakıp geçerken, tek bir cümle döküldü titreyen dudaklarından.

"Anlatmama izin verirsen eğer.."

Cümlenin devamını getirmeye cesaret edemedi o an Sadi. Sesine öylesine mahzun bir tını yerleşmişti ki bir tek sevdiği kadın duyabilirdi ne hissettiğini.

Bir tek o anlar, bir tek o duyar, bir tek o dinlerdi.

Sadi'nin mahçup sesinden dökülen cümleyi zihninde defalarca kez tamamlasa da, yaşadığı hayal kırıklığının hezimeti altında kaldığı için suskunluğunu korudu Songül.

Kırıp dökmeye, bağırıp çağırmaya gücü olmadığı için sessiz bir iç çekişle verdi cevabını. İçinden bu anın bir rüya olmasını dilerken, ağır adımlarla eve doğru ilerlemeye başladı.

Aldığı nefes boğazını yakıp geçerken, dönmeye başlayan başı ve kararan gözleri adım atmasına engel oldu.

Sendeledi olduğu yerde.

Gözünden süzülen yer yaşta "Sadi" diye inlerken, kulaklarında yankılanan sesin tınısına kapılıp, usulca kapattı gözlerini.

"Songül! Güzel karıcım!"

Yüzüne yerleşen alaycı tebessümü silmeden yavaş yavaş arkasını döndü Songül. Gözlerinin içine baktığı adamın aşık olduğu sesinden bir yalan daha dinlemeye daha tahammülü olmadığı için "sakın" diye gürledi can hıraş.

"Sakın karıcım deme bana!"

Songül'ün sesinden saçılan öfke, içine işlerken ağır adımlarla sevdiği kadına doğru ilerledi Sadi. Yaşadığı vicdan azabının yükü omuzlarını çökertirken, söylemek istediği binlerce kelimenin arasında boğulmuş gibi hissetti kendini.

Ne söylemesi, anlatmaya nereden başlaması gerektiğini bimiyor olması işini biraz daha zorlaştırırken, sevdiği kadının gözlerinin ardına saklanan hayal kırıklıkları ile dolu olan o bakışla bir kere daha yerin dibine girdiğini hissetti.

Aynı yanlışı bir kere daha yapmış olması onu çaresiz bırakırken, Songül'ün bir açıklama beklercesine gözlerinin içine bakmaya devam etmesine acı dolu bir tebessümle karşılık verdi.

Binlerce defa boğuldu o an,  sevdiği kadının hayal kırıklıklarında.

Nemli okyanuslarını yerden kaldıramadı..

Bir küçük sadgül meselesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin