48. Bölüm Büyük Kavga!

202 24 114
                                    



..................................................


'Müdürüm!!' diyerek Bayan Woods'un odasına dalmıştı öğrencilerden birisi. 'Müdürüm yetişin!!'

'Noluyor ey kafir!' diyerek sinirle baktı Bayan Woods kıza! 'Kapı çalma adeti yok mu evladım sizin evde?'

'Hocam bırakın kapıyı!' dedi nefes nefeseyken kız. 'Yetişin Lexa Catie'yi öldürecek!'

'Ne dedin sen??' şaşkınlıkla ayağa kalkıp 'Nerede çabuk söyle!' demişti.

'Arka bahçede!'

Ve Bayan Woods bir telaş ile hızlıca odadan koşarak çıktı. Evet doğru duymuştunuz Lexa Catie denen kızı öldürecekti! Nedeni de bilinmiyordu...



O sırada arka bahçede;;;

 Lexa'nın elleri kan içindeydi. Catie'ye vurmaktan ve sinirlenip yere yumruk atmasından dolayı elleri bu hale gelmişti. Alnı kan içindeydi. Kanlar süzülüyordu alnından. Bu yarayı da Catie vermişti ona. Clarke ise ağlayarak Lexa'yı kendine çekmeye çalışıyordu. Victoria ve Amy ise Lexa'yı kendine getirmek için çeşitli yollar denemişti. Ama Lexa'nın gözü dönmüştü. Fazlaca hem de!

'Gel buraya!' dedikten sonra yakasına yapıştı Catie'nin Lexa. Tam o an;;

'Lexa Woods!' diyerek ortama giriş yapmıştı Bayan Woods. 'Yeter kesin ikinizde!' o an etraf sessizleşmişti. Ve Lexa sinirle soluyarak Catie'ye bakıyordu. Catie'de ona.

'İkinizde odama!' dedi bağırarak. 'Diğerleri de sınıflarına! Hadi çabuk!'

'Bayan Woods bak--'

'Sen karışma Clarke' dedi sözünü keserken Bayan Woods! 'Bu rezilliği ikisi açıklayacak bana! Sen ya da başkası değil!'



......................................................

Kavgadan yarım saat öncesi;;;


Kızlarla hala çimlerde oturuyorduk. Sohbet etmeye devam ediyorduk. Clarke'gil de hala karşı da çimlere çökmüşler onlarda sohbet ediyorlardı. Ben hem sohbete dahil oluyordum hem de Clarke ile mesajlaşıyordum. O da aynı şekilde.

Clarke: 'Akşam sahilde köfte-ayran yapalım mı?' yazıp göndermişti bana. 'Çok canım çekti!'

Lexa: 'Bak ya sen şu işe  bu aralar her şeyi canın çekiyor senin.. Yoksa...'

Clarke: 'Evet Lexa Hamileyim ben.. bir bebeğimiz olacak..'

Lexa: 'Kaç aylık ya..'

Clarke: 'Köfte-ayran yaparken detayları konuşuruz' diyip gülücük atmıştı.. Ah bu kız.. 'Yiyecek miyiz...'

Lexa: 'Tamam tamam Sevgilim ne isterse onu yeriz!' ne köfte-ayran aşkıymış ya..

Clarke: 'Aslan sevgilim benim...' Sanki ordudan arkadaşım lafa bakar mısınız bir...


O an Clarke kızların yanından kalkmıştı. Muhtemelen ya kantine ya da tuvalete gidecekti. O yüzden 'nereye gidiyorsun?' diye sorma gereği duymamıştım. Ki önemli bir şey de olsaydı zaten mesajlaşırken illaki söylerdi. O an kızlara dönüp sohbete dahil olmaya devam etmiştim.

Aşk ve Nefret' (gxg) +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin