PAO 17: Dolandırıcı Derin ve Dolambaçlı Hayatı

4 2 0
                                    


Derin bir nefes aldım.

"Kız kardeşim Su öldüğü zaman evde sadece babam ve ben kaldık. Çünkü ağabeyim Türkiye'de değildi, annem ise eve uğramazdı. Bir süre sonra babamın işleri yavaşladı. Daha sonra beni evde yalnız bırakmaya başladı. Evde yalnız kalmakta sorun yoktu ama sürekli başım belaya giriyordu bir dönemler. Bunun üzerine babam beni yalnız bırakmamak için işe gitmemeye başladı. Maddi durumumuz yavaş yavaş kötüleşiyordu çünkü annem kumar bağımlısıydı. Ben de bunun üzerine babamla konuştum. Ona gittiği yerlere gelmek istediğimi söyledim. Başta itiraz etse de sonradan ısrarlarıma dayanamadı."

Onlara nasıl anlatacağımı düşününce aniden kendimi tuhaf hissettim. Akel'ler ve Ataman'lar... Onlar babamın düşmanlarıydı ve onların ailesi de ilaç geliştirme işindeydi. Onlara hiç bu şekilde yaklaşmadığımı düşününce yanlış mı yapıyorum diye düşünmeden edemedim. Sonuçta ben onlara şu an babamı anlatıyordum ama onlar babamı zaten tanıyordu. Muhtemelen aileleri onlara yaptıkları işten bahsetmişti. Belki de düşman değillerdi, korunmamı oylayan taraftalardı.

"Babam ilaç geliştiriyordu, buluşlar yapıyordu. Parayla veya pulla ilgisi yoktu ama çalışmak için para gerekliydi, dahası çok kötü bir evlat olduğum için başına sürekli iş açıyordum bu yüzden o da ilaç şirketlerinde işe başladı. Sürekli çeşitli iş adamlarıyla görüşüp finansal destek sağlıyor ve ilaç üretiyordu. Bir iş adamıyla iş konusunda anlaştı." Derin bir nefes aldım ve önümdeki bardağa odaklandım.

"Ama iş adamı babamı kandırıyordu, babamın istediği ilaçları değil de muadil ilaçları veriyordu. Babamdan tehlikeli ilaçlar geliştirmesini istiyordu ve babama verilmesi gereken paranın bir kısmını aklıyordu. Buna gerçekten çok sinirlendim ve adamı araştırdım. Adamın bir sürü kirli işi vardı. Bunları bulmak gerçekten çok tehlikeliydi ve elimde imkanım da yoktu o kadar. Babam ve adam konuşurken sürekli dışarı çıkmamı istiyorlardı. Ben de kafayı çalıştırdım. Dışarı her çıktığımda bilerek bir şeylere zarar verdim. Zamanla çalışanlara zarar verdim. Bu nedenle iş adamı bana çok kızdı ama babamın bana değer verdiğini gördüğü için sesini çıkarmadı. Ben de bir şekilde bunu kullandım. Zamanla yanlarında kalmamın bir sorun teşkil etmediğini düşündüler. Yanlarında uslu uslu oturuyor, ödev yapıyordum." Dudaklarım daha da kıvrıldı.

"Tabii onlar öyle sanıyordu. Odaya böcek yerleştirmiştim orada olmadığımda da dinlemek için. O böceği nereden bulduğumu sormayın bile." Karan'ın kaşları havaya kalktı, kokteylinden bir yudum aldı. Bu yaptığıma şaşırmış gibiydi.

"Zamanla babamla adam laboratuvara inmeye başladı. Çünkü babamın tasarladığı ilacın uygulama aşamasına geçmişlerdi. Beni yanlarında götürmemeleri için uyumuş taklidi yapıyordum." Dirseğimi masaya dayadım ve çenemi elime yasladım.

"Bir gün biz içeri girdiğimizde adam masanın üzerinde tonla kağıt olmasına rağmen bir dosyayı aceleyle kasaya attı. İşte o zaman anladım o dosyada bir şeyler vardı." Kaan ve Karan ilgiyle beni dinliyordu. Sancak ise hikayenin nasıl ilerleyeceğini bilmek istiyordu.

"Odada kamera yoktu çünkü bizim iş adamı sekreter kızla işi pişiriyordu ve evliydi. Karısı çok gözü açık bir kadındı ama aptallaşıyordu bazen. Şirketin tüm kameralarını ne var ne yok diye kontrol ediyordu. Bok gibi parası ve zamanı vardı. Adam zaten onunla bu yüzden evlenmişti. Parası için. Ama kadına üzülüyordum, çünkü adam onu ilaçlarla delirtmeye çalışıyordu. Akıl hastanesine gitmesi ve orada daha da kafayı yemesi için. Böylece paralar adama kalırdı, hem adam dikkat de çekmemiş olurdu. Ben bunların hepsini öğrendiğimde çok şaşırmıştım ve midem de bulanmıştı. Çünkü bizim iş adamıyla sekreter kızı görmüştüm ve bu iğrençti." Yüzümü buruşturdum. Karan'ın dudakları kıvrıldı.

Perde Arkasındaki Oyun (Düzenlenmekte)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin