Perde Arkasındaki Oyun (Düzenlenmekte)

PAO 50: Keira Metz'den Bir Davetiye

Medya: Witcher 3 oyunundan Keira Metz.

***

"Ölüm çok yakın olsa bile mi?" diye sordu fısıltıyla Sena.

"Hemen yarın ölecek olsan bile."

Sena anlayışla gülümsedi, ardından donuk bir şekilde alnını ağabeyimin kulağına yaklaştırdı, dudakları oynadı hafifçe. Geri çekilip ağabeyimin gözlerine baktı ve tepkisini izlemeye başladı. Neler olduğunu anlamak ister gibi onları izlediğimde Sena ağabeyimin gözünden düşen tek damla yaşla birlikte yere yığıldı.

*

Ağabeyim ve Egemen'i evde beklerken gerginlikten Karan'ın yaptığı Mac and cheese'i kaşıklıyordum. Belki de açlıktandır. Sonra düşüncemi insanoğluyla paylaşmak istedim.

"Belki de açlıktandır. Kahvaltılarımız ring gibi, dayak yiyenler raund raund bayılanlar derken polemikler sürüp gidiyor. Ben de aç kalkıyorum."

Mete tabağımdan yerken mırıldandı. "Bilmem ben doyuyorum genelde. Karan az daha ekler misin çiçeğim?"

Karan çiçeği nasıl sulayacağıyla ilgili şeyler anlatırken ağzımdaki makarna ağırlaştı, midemi bulandırdığını fark etmiş olacak ki susup biraz daha ekledi tabağıma. Merve ise yine ağlıyordu ama bu defa ağlamasının sebebini açıklamıyordu. Kaan aniden tabağımdan bir kaşık alıp Merve'nin ağzına koyduğunda Merve ağlayarak çiğnemeye başladı. Sonra Kaan bunu tekrarladığında Karan sessizce söverken biraz daha yapmaya başladı.

Tabağımı Kaan'ın önüne koyduğumda eli çenesinde Merve'yi beslemeye başlamıştı. Merve ise ağlamayı bırakmış herkese travmatik gelecek bir olayı normal bir anısıymış gibi Kaan'a anlatmaya koyulmuştu. Başımı masaya koyduğumda Mete beni izlemeye başladı.

"Kötü hissediyorum viskiden sonra böyle oldu." Uzanıp yanağını sıktım. "Vicdan azabından öl Mete." Tövbe tövbe.

"O zaman keşke Bourbon verseymişim." Yanağını sıkarken aklıma lisede oynadığımız saklambaçlar geldi, diğer yanağını da sıkıp çekiştirdiğimde bunu engellemek için yanaklarını içe çekti. Gülüp çekiştirmeye çalıştığımda burnumun hemen dibine bir tabağın çarpmasıyla dikkatim dağıldı. Kafamı kaldırıp Mete'nin yanağından elimi çektim.

"Yanlışlıkla oldu." Karan'ın sesiyle göz devirdim. "Arpan yine fazla gelmiş Akel." diye mırıldandığımda "Viski de içmedi Akel, orada da arpa vardı." diye keyifle söylendi Mete önüme konulan tabaktan yemeye başlarken.

"Soydan dikkat et bir gün ölün bulununca yanında viski şişesi bulunursa 'hep içiyordu kazayla ölmüştür' dediklerinde yerel gazeteye 'Siktim Öldü' diye köşe yazısı yazmayayım."

Mete keyifle viskiye uzandı. "İyi Akel, en azından bir şeyler yazmaya başlamana vesile olurum her ne kadar seks hikayesi yazacak da olsan."

"Ben seks hikayesi yazmam Soydan, seks hayatım hikaye gibi dilden dile anlatılır."

Mete güldü ben Karan'a dik dik bakarken. "Evet Hale de baya övmüştü."

Buna kahkaha attığımda Karan'ın kötü bakışları bana döndü ama kahkaha atmaya devam ettim. Bir süre sonra gülüşüme bakıp göz devirdi ama bastıramadığı bir gülümseme oluştu.

"Siktiğimin Hale'si." diye sövüp bir kaşık makarna aldığında Mete onun kaşığını iterken mırıldandı "Olumsuzluk eki koy Akel çünkü gerçekleştirmedin."

Karan kaşığı bana uzattığında istemedim ama kafama doğru götürünce saçıma dökeceğini anlayınca uzanıp yedim. Mete tabağa biraz daha eklerken mırıldandı.