Perde Arkasındaki Oyun (Düzenlenmekte)

PAO 62: Kanlı Randevu ve Kaygılı Karınca

<<<Bu bölümde, işaretli alanlar arasında cinsel sahneler içerir. 18 yaş ve üzeri okuyucular için uygundur. Ancak, rahatsız edici bulabileceğiniz içerikler içerebilir. Lütfen kendi duyarlılığınıza göre değerlendirip okuma kararı alın. Atlamak istiyorsanız işaretli alanlar dışında kalan bölümlerden devam edebilirsiniz.>>>

***

Bedenimizin birbirine sıkıca sarılı olduğu, nefes alışverişlerimizin huzur veren bir uyum sağladığı bir anda sessizlik odamızı sarmıştı. Onun derin uykusunu izlerken uyandığımda bu anı hatırlamak istiyordum.

Gözlerim yüzündeki kavga izlerini, huzurlu bir gülümsemeye dönüşmüş olan dudaklarını seyre daldı. Parmak uçlarım yüzünde gezerken hafifçe mırıldandı, her iz bir hikayeyi anlatıyordu; geçmişte yaşadığı kavgaların izleri, ağabeyimin bıraktığı izler, üstüne Ölümcül'le olan kavganın izleri. Buna rağmen yakışıklı yüzü, iyi bir ressamın tuvaline işlenmiş gibiydi. O kadar belirgin bir çekiciliği vardı ki dayanamayıp dudağını öptüm. En güzeli ise ona ait olduğumun bilincinde olarak bana ait olduğunu bilmekti. Gül kurusu dudaklarında öpücüklerim devam ederken beni uykulu bir şekilde kendine daha fazla çekti ve öpücüğüme uykulu bir şekilde karşılık verdi. Daha fazlasını ister gibi bedenine biraz daha sarıldığımda ve bacağımı üstüne atınca gözlerini hafifçe araladı. Belimi ve saçımı okşarken bir anda altına alınca öpücükleri büyüttük. Ta ki o ana kadar...

Rahatsız olduğumu anladığı an kısılı gözleriyle yüzümü inceledi. "Regl mi?" diye sorduğunda başımı hızla iki yana salladım. "Bu evet mi hayır mı? Çok uykuluyum."

"Hayır sevgilim." Düşündü bir süre, omuz silkip öpmeye devam edince karşılık verirken tereddüt ettim. Şu an gerçekten tekrar yapacak mıydık, ilerletip durdurunca kızar mıydı? Uykusunu bölmüştüm bir de. Donukluğumu fark edince durdu.

"Bana sorunu 2 saniye içinde söylüyorsun, ben de açmaya utandığın sorununu çözüp bu olay yaşanmamış gibi davranıyorum."

"Kalkmış."

Fısıltımla birkaç saniye yüzümü inceledi, boynumu öperken kendini tutamayarak güldü. "Çözümü belli." dediğinde başımı iki yana salladım. Gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. "Sihirli kelimeler, sabah ereksiyonu. Aramanın gücüne inan. Not: Telefonumu kurcaladığını görmeyeyim." Telefonuna uzanıp açtı ve bir şeyler yaptıktan sonra bana verdi, daha sonra başını göğsüme koyarken uyumaya devam etti.

Söylediği kelimeleri gizli sekmeden aratacakken açık olan sorguyla gülmemeye çalıştım. Karan Akel 3 senedir seks yapmıyordu ve açılışı benimle yaptı. Sonra aniden sinirlendim, evet ve benimle devam edecek dedim içimden kendime karşı. Ya yapmazsa, hoşuna gider ve başkalarıyla da yapmayı düşünürse? Ya da hoşuna gitmez ve başkalarıyla da yapmayı düşünürse? Bununla ilgili bir takım aramalar yaparken Karan'ın arama yaparken kullandığı kelime seçimleri dikkatimi çekti. Ona soracaktım ama şimdilik arama yapalım.

Bir süre iç karartıcı aramalar yaptıktan ve kafamı diğer insanların travmaları ile doldurduktan sonra elimi çabuk tutmam gerektiğini düşündüm. Hızla üstümdeki Karan'ı göğsümden kaldırıp üstümdeki tişörtü çıkarmaya çalıştığımda, Karan yüzünü buruşturarak uyanmaya ve ne yaptığımı anlamaya çalıştı.

"Akel çabuk olmalıyız." Gözlerini kırpıştırarak başını yastığa koyduğunda mırıldandı. "Tenini mi havalandırıyorsun?"

"Komik mi Akel? Vaktimiz kısıtlı, ciddi ol ve boxerını indir." Gözleri aniden açılıp irileşince elimden telefonu çekti ve benden uzak bir yere koyarken onaylamaz bakışlarını yüzümde tuttu. "Derin aramaya inan dedim, yanlış aramaya değil. Sabah ereksiyonu bu tür bir şey değil, seks çağrısı hiç değil. Her erkeğin başına gelen, sabahları penise kan gitmesi sonucu yaşanması normal bir durum. Genelde geçmesini bekler ya da karınla boxer arasına sıkışt-"