"Et yemek ister misin?"
"Hayır, onu sana yedireceğim."
"Hm, makul duruyor. Eyalet Amerika'nın Çin'i zor duruma sokmak için Tayland'ı bünyesine alması gibi." Gözlerim gözlerini bulurken çatalladığı peynirli patlıcanı yedim. Lezzetiyle gözümü kapatmamak için kendimi zor tuttum. Şans vermeliydim. Sanırım onlara Dünya'nın gerçeklerini ve gizli tutulan Avrupa Birliği anlaşmalarını anlatabilirdim. Derin bir nefes aldım, bu bilgilerle başa çıkabilmelerini umdum.
"Asıl amaç zor duruma sokmak değildi, herkes Tayland vatandaşlarıyla Çin vatandaşlarını karıştırırdı, hatta Çinliler homofobik olduğu için Avrupa Birliği'ne mektuplar atmaya ve Tayland'lı Lady Boy'larla neremiz birbirine benziyor, gözlerimiz çekik diye bizi bir tutmanız ırkçılık demeye başlamıştı. Drag Queen'liğe ve translığa olan bu karşıtlık Avrupa Birliği'nin o dönemki bütünleştirici yaklaşımını etkilemiş ve..."
"Derin, ne anlatıyorsun? Gerçekten soruyorum, bunları unutamayacağımızı biliyorsun değil mi?"
"Ebrar sus da dinle, az kültürlen. Avrupa Birliği'nde elçi olarak rol alıyorsun bir de." Karan'ın kınayan sesiyle şaşkınlık dalgası yayıldı.
"Akel, onun sözlerinde tek doğru yok. Görüşmelerde bunlar aklıma düşerse ne yapacağım? Her gün 13 saat meditasyon yapıyorum zihnimi arındırmak için, bunlardan arındırmak günlerimi alacak. Derin, öncelikle Tayland, Amerika bünyesinde değil ve Çin ile de ar-"
"Çok bilmiş." dedim gözlerimi terslercesine ona dikerek. Ebrar, lafını kesmeme ve tavrıma şok olurken Karan sırıtıp ağzıma bir kaşık daha yemek koyarken beni izlemeye başladı keyifle. "Avrupa Birliği'nde olduğunu söylüyorsun. Tabii ki üyelerine bunları açmazlar. Sizlerin sadakatleri onlar için önemli. Bunları bilmeniz durumunda ajanlık yapabilirsiniz, kim ister Çin ile Amerika arasında ajanlık yapmanızı?"
"Saydığın ülkelerden hiçbiri Avrupa Birliği'ne üye değil."
"Şimdi sen Türkiye'nin de üye olmadığını söylersin." dedim büyük oyunu bozar gibi. Karan kahkaha atarken ona uzattığım eti yerken gözlerini Ebrar'a çevirdi.
"Evet Derin. Değil." Buna güldüm, nasıl inanabilirdi buna?
"Ebrar, içinde bulunduğun organizasyon sanırım senden çok şey saklıyor, bununla yüzleşmeye hazır mısın bilmiyorum ama senin gibi her şeyi bildiğini sanan birinin özgüvenini parçalamak eğlenceli olacak." Karan şarap içerken gülüyor ve Ebrar'ı yok etmemi bekliyordu. Dayanamayıp yanağımı üst üste öpünce onu beslemeye kaldığım yerden devam ettim.
Sonra Ebrar'a yüzümdeki gizemli gülümsemeyle dönüp konuştum. "Ebrar, belki de senin suçun değildir, Avrupa Birliği, gizlice her üyesinin rüyalarına müdahale ediyor. AB liderleri, her gece gizli bir frekanstan rüyalarına mesajlar gönderiyorlar. Bu nedenle, bir AB üyesi olarak sen de her gece bilinçli olarak AB'nin ajandasına göre rüya görüyorsun."
Ebrar, şaşkın bir ifadeyle söylendi. "Derin, bu gerçekten rahatsız edici. Efrar dışında kimse rüyalarımıza müdahale edemez, kendimi koruduğum için benim rüyalarıma da müdahale edilmiyor." Buna güldüm, gerçekten kandırılıyordu.
"Ebrar, buna inanmak güç biliyorum ama kırmızı hapı almalısın. Sen hâlâ sana inandırmak istediklerine inanıyorsun. Bak, benim de rüyama geldiler..." dedim ve sır verir gibi sesimi düşürdüm. Karan daha büyük bir ilgiyle lokmasını çiğnerken beni izlemeye devam etti. "Avrupa Birliği lideri seçimleri aslında büyük bir bingo oyunu. Her lider adayı, kendi şans numarasını seçiyor ve bir dev rulet tekerleği çevriliyor. Kimin topu düşük numaralı bir bölmeye düşerse, o lider seçilmiş oluyor. Benim rüyamda da o tekerlek bana dönmüştü. Başkan seçildim."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Perde Arkasındaki Oyun (Düzenlenmekte)
Novela Juvenil"Yıldızlar tehlikelidir, Öğrenci. Onlara ulaşamazsın yalnızca kayınca dilek tutarsın, kayanın yıldızlar değil de hayatın olduğunu bilmeden." Ailesinin gizemli ölümünün ardından, gerçeklerle yüzleşemeyecek kadar dehşet içinde ve yalnız olan Öğrenci...