41 (6. YIL)

2K 349 184
                                    

Herkes kendi seçer
Kadınını, dinini, yolunu,
Kurtarıcısına mı, şeytana mı hizmet edeceğini.
Herkes kendi seçer.

Herkes kendine göre seçer
Aşk ve dua için sözcüklerini
Düello ve kavga için kılıcını.
Herkes kendine göre seçer.

Herkes kendine göre seçer
Kalkan ve zırhını, asasını ve urbasını
Nihai hesap ölçütünü.
Herkes kendine göre seçer.

Herkes kendi seçer.
Seçerim ben de bildiğimce.
Şikâyetim yoktur kimselerden.
Herkes kendi seçer.

-Yuri Levitansky

×

Benjamin'in hayatında her zaman mecburiyetsel seçimler olmuştu. En azından teyzesi öldükten sonra böyleydi. Ondan önceyse bırak kendi hayatında seçim yapmayı, kendisiyle ilgili bir hayata bile sahip değildi.

İstenmeyen olmak problem değildi. Teyzesi ona sevmeyi öğretmişti, şans vermişti, göstermişti.

Hayatında ailesi olan tek bir kişi vardı, teyzesi Marina. Onun sevgisi ve şefkatiyle üstünden gelmişti zorlukların.

Ansızın bir gün onu kaybettiğindeyse kendi yolculuğu başlamış oldu. Seçimleri artık ona aitti ve yanlış olduğunda kendinden başka kimse ona teselli veremezdi.

Marina öldüğünde tüm hayatını Benjamin'e kendi rızasıyla adamıştı. Benjamin bunun hep farkındaydı ve minnet duygusu daima hat safadaydı.

Yapabilecekse eğer, tüm iyiliklerini ona vermek ve Tanrı'nın onu cennetine alması için cehennemine girmeye razı gelirdi. Benjamin sevginin özünü iyi bilirdi, en çokta teyzesinin fedakarlığı içindeki çocuk hasretini bildiği gibi.

Teyzesi hiç çoçuk sahibi olamamış, eşini veremden kaybetmiş, acılarla büyümüş bir kadındı. Kardeşinin çocuğu olarak görmüyordu Benjamin'i hiç, onun uzun zamandır hasretini çektiği çocuğu gibiydi.

Arabayı durdururken Vincent'in evini gören çatıya baktı. Aklında olan görüntülerin neden eskiye dayandığını anlayamasa da sanki beyni bir şeyleri anlamıştı. Onu rahat ettirmek istiyordu.

Gecenin körüydü ve Benjamin sessizce arabadan inip lüks evin bahçesine girerken illegal hareketleri umurunda değildi.

Sorumluluk ve minnet duyguları karışmıştı. Teyzesinin öğretilerini anımsıyor, Pakhan'ın ona her imkanı sağlaması sebebiyle minnetinin boyunduruğu altına giriyordu.

Ve birde, galiba, azıcıkta olsa Vincent ölmesin, yaşasın istiyordu.

Bahçenin en izbe köşesinde gezmenin kötü yanı kesilmemiş yabani otların rahatsız edici hissiydi. Ancak Benjamin'in bunu önemsemeye vakti bile yoktu.

Evin arkasındaydı. Lüks bir yer olması sebebiyle iyi korunuyordu. Vincent'in eki müstakildi ve etrafındaki evlerin çoğu da öyleydi. Yıllardır burada yaşıyordu ve belli ki bu plan yıllardır işliyordu.

Görememişlerdi, göremezlerdi de. Nereden bilebilirlerdi ki iki çocuklu ailenin arkasında Sergei'nin olabileceğini? Bunca yıl beklemesi bile yeterince fazlayken hem de.

Kendini şanslı saydı, tanrıya şükretti. Bu aklı ve dikkati ona verdiği için, en çokta bunu geç olmadan fark ettiği için.

Vurgun| GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin